Gözü görmeyen, kulağı duymayan, bir tornavida bile tutamayan kimselerin optisyenlik belgelerini de iptal etmek lazım. Belirli bir yaştan sonra sürücü ehliyetlerinin yenilenmesi ve sürücülerin sağlık kontrollerinin daha bir dikkatli yapılması gerektiği gibi şeyler söyleniyor. Tv’ de; Zeynep hanım fırsatı kaçırmıyor. Lak diye lafı sokuyor. ‘’Sadece şoför ehliyeti mi? Her türlü ehliyetin denetimi lazım. Gözü […]
30 Eylül 2013 - 0:13 'de eklendi.
Gözü görmeyen, kulağı duymayan, bir tornavida bile tutamayan kimselerin optisyenlik belgelerini de iptal etmek lazım.
Belirli bir yaştan sonra sürücü ehliyetlerinin yenilenmesi ve sürücülerin sağlık kontrollerinin daha bir dikkatli yapılması gerektiği gibi şeyler söyleniyor.
Tv’ de; Zeynep hanım fırsatı kaçırmıyor. Lak diye lafı sokuyor.
‘’Sadece şoför ehliyeti mi? Her türlü ehliyetin denetimi lazım. Gözü görmeyen, kulağı duymayan, bir tornavida bile tutamayan kimselerin optisyenlik belgelerini de iptal etmek lazım. Ne o öyle, 2 büklüm gözlük yapmalar falan? Millet o yaşta camiden camiye koşuyor, ahiretleri için çalışıyorlar;
Sen tut mesül müdürlük yap!’’
Hep derim ya, ‘’bu kız acı dilli’’ diye. Al işte! Sabahta bir şey için takışmıştık. Neydi? Unuttum şimdi. Sadece, ‘’sen yaşlanma e mi? ‘’ dedim.
‘’Sen hiç yaşlanma. Yaşlanırsan da, paraya, pul’ a ihtiyacın falan olmasın hiç. Ben bu yaşta böylesine çalışmaktan memnun muyum? Gençlerle yarışırcasına..
Sabahın 8’den, akşamın 8’ ine keyfimden çalışıyorum sanki. Bir yandan reçeteleri bilgisayara ve kayıt defterine işlemek, öte yandan gelen faturaları günü gününe sıraya koyup, kestiğimiz faturaları Optik proğramında kayıt altına almaktan çok memnunum sanki.
Bu ay çıkacak KDV tutarını hesaplayıp, ay sonu ödenmesi gereken senetlerin ihbarnamelerini toplamaktan, çalışanların içtiği çay ve şeker miktarını hesaplamaya; günün en sıcak zamanlarına göre klima saatlerini belirlemekten, işçilerin dükkan dışında geçirdikleri zamanı mesai dışı saydırmaya,çok mu memnunum sence?
Cumartesi-Pazar demeyip haftanın 7 günü neredeyse 16 saat bifiil çalışmaktan memnun muyum sanıyorsun?’’ dedim.
Daha da bir sürü örnek verecek, konuştuğuna pişman edecektim ki,sözü mü kesiverdi.
‘’Elbette memnunsun.’’dedi.
‘’Elinden gelse yatağı dükkana serip, 24 saat dükkanda yaşayacaksın. Çünkü başka bir işin yok. Başka zevkin yok. Başka bir yaşamı bilmiyorsun. Sen gidersen bu dükkan batacakmış gibi hissediyorsun. Çünkü,kimseye güvenin yok.’’
Dedim ya ,bu kız acı dilli diye. ‘’Zeynep hanımmm’’ dedim sert bir şekilde.
‘’Bir dönem dolapların en dibinde sakladığınız, Yüzüne bile bakmadığınız gözlüklerin yeniden moda olması gibi biz her zaman retroyuz. Her zaman vintıc. Benim kıymetimi yokluğumla anlarsınız. Buraya kazık kakacak değilim elbet. Günü geldiğinde biz de bırakacağız. Küçük dükkan deyip geçmeyin. Burası kolay idare edilmiyor. Siz, belli ki yokluk nedir görmediniz. Bizim kuşak, en küçük ihtiyaçlarını bile dile getirmeye utanır. Biz kimseden bir şey istemedik. Her şeyi hak ederek, çalışarak elde et….’’
Yine sözümü kesti.
‘’ Öff baba ya! Bırak bu duygu sömürüsünü.Sabahtan, akşama dükkanda durmana bir şey dediğimiz yok. Bari müşterilere karışma. Tamam, dükkanı sen kurdun. Sahibisin, mesül müdürüsün, her şeyisin. Ama bir şeyleri paylaşmayacaksak , neden beni optisyen yaptın? Zamanında rekabet yokken, güzel güzel işinizi götürmüşsünüz, şimdi ahkam kesiyorsunuz.’’
Bu konuşmanın geleceğini öyle kolay tahmin ediyorum ki.. Gözlükçü-Optisyen ayrımına kadar uzar bu iş. Biraz daha konuştuğunda önce boğazı düğümlenecek, sonra gözleri dolacak. Konuştukça kızacak, bir, iki hıçkırık, ardından içeriye kacış. Ama bu sefer farklı bir şey de oldu. İçeriye kaçmadan önce bir kül tablasının yere düşmesi ya da fırlatılması ile kararımı verdim. Bu olayın Gezi parkı sendromuna dönüşmeden tatlıya bağlanması için içeriye seslendim.
‘’Ben yaşlı bir adamım. Sen böyle ikide bir ağlayacaksan, ben bu dükkanda çalışmam. Giderim yazılarımın başına. Seninle uğraşamam canım. Ama bak, haberin olsun haftada 1 gün yine burdayım.
Masama falan da dokunayım demeyin.’’
Metin Turanlı
Resmi Gazete 'de yayımlanan düzenlemeye göre tıbbi cihaz ona...
Türkiye’de giderek artan sarı nokta hastalığı havuzuna her s...
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından kart ödemel...
İnsanları görme, körlük ve görme bozukluğu konularında bilgi...
Gözlük kullanıcılarının reçeteli gözlük ve güneş gözlüklerin...
Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı ...
Gözlük ve lenslerin tarihini ve nasıl çalıştıklarını biliyor...
Ağustos ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalışt...
New South Wales Üniversitesi (UNSW) mühendisleri, görme yeti...
30. Yıl gününde bir araya gelmemize vesile olan, şirketimizi...