19.07.2011 tarihinde İstanbul Ticaret Odası salonlarından birinde mesleğimiz ile ilgili olarak önemli bir toplantı organize edildi. T.C. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Müdürlüğü, Piyasa Gözetimi ve Denetimi Daire Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun değerli müdürleri bizleri gelecekte bekleyen yeni gelişmeler hakkında bilgilendirdiler. Toplantıda anlatılanlar ve bizleri ilgilendiren teknik konular hakkında konfederasyon veya dernek gerekli […]
20 Temmuz 2011 - 15:33 'de eklendi.
19.07.2011 tarihinde İstanbul Ticaret Odası salonlarından birinde mesleğimiz ile ilgili olarak önemli bir toplantı organize edildi. T.C. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Müdürlüğü, Piyasa Gözetimi ve Denetimi Daire Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun değerli müdürleri bizleri gelecekte bekleyen yeni gelişmeler hakkında bilgilendirdiler.
Toplantıda anlatılanlar ve bizleri ilgilendiren teknik konular hakkında konfederasyon veya dernek gerekli açıklamaları yapacaktır.
Ben, hiç kimsenin dile getirmeyeceği bir konuyu anlatmak istiyorum. Bu toplantı Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Gözlük Sanayicileri derneğinin ortak çalışmasıydı. İTO ilk zamanlar bu toplantıya salon bile vermek istememişti ve Sayın Mehmet Dibi bu nedenle başka alternatifleri değerlendirmiş; toplantı bir iki kez ertelenmişti. Sonuçta gerçekleşti ve bizler salona girdik.
İlk konuşmacı T.C. Sağlık Bakanlığı, İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü, Piyasa Gözetimi ve Denetimi Daire Başkanı Sayın Dr Murat BİLBAY sözlerine “ Havaalanından buraya kadar sektörünüzde büyük sorunlar olduğunu ve gözlüklerin % 50 sinin kaçak olduğunu öğrendim” diyerek başladı. Evet, % 50 yani her iki gözlükten biri kaçak. Toplantıdan sonra iş yerine geldim büyük panik içindeyim ben kaçakçılık yapmadığıma göre alış veriş yaptığım firmalar bana kaçak gözlük vermişler ben şimdi ne yapacağım? Çalıştığım firmalar büyük firmalar, ben onlara nasıl “siz kaçakçıymışsınız” diyeceğim?
O gün sabahtan toplantı saatine kadar konfederasyon temsilcileri ile birlikteydim. Sabah saatlerinde Ankara’dan gelen temsilciler ile bir zümre toplantısı yapılacaktı, bize bu toplantının iptal edildiği ve çalışmanın salonda başlayacağı söylendi. Bu nedenle gerek havaalanı Sirkeci arasında, gerekse toplantı saatine kadar geçen sürede ve öğle yemeğinde Ankara’dan gelen temsilcilerle Konfederasyon temsilcileri hiçbir şekilde bir araya gelmediler. Bu da demek ki bu bilgi konfederasyon temsilcilerinden verilmedi. Zaten kendileri ile konuştuğum değerli başkanlar da bunu teyit ettiler.
Öyleyse, bu kısa süre içinde bakanlık temsilcilerine bu çok değerli bilgiyi kimler verdi?
Eğer bu bilgi doğru ise, dayanağı nelerdir?
Bu kadar büyük miktarda kaçağı hangi firma veya firmalar yapıyor?
Bunlar hangi gümrüklerden giriyor?
Gözlükçü kaçakçı olmadığına göre kendini kaçakçılık yapan firmaların doğuracağı sıkıntılardan nasıl koruyacak? Firmalar çıkıp ben kaçakçı değilim diyecekler, onlara inanabilecek miyiz?
Yoksa sektörün dinamikleri olarak plaket alan firmaları referans alıp sadece onlardan mı mal alacağız?
Sektördeki aktörlerin bizleri kandırdığını, aldığımız ürünlerin % 50sinin kayıt dışı olduğunu ve bununla mücadele ettiğini söyleyen dernek başkanları ve yönetim kurulu üyeleri bu bilgileri, bizlerle paylaşmalıdırlar.
Bildiğiniz gibi Konfederasyon temsilcilerinin sanayici ve ithalatçılarla ilişkileri sadece mesleki seviyededir. Bu güne kadar sürekli olarak taklit gözlüklerin, naylon faturanın ve kayıt dışı ürünlerin piyasada var olduğunu savunan bunları yazılara döken dernek başkanları ve yönetim kurulları bildiklerini bizlere ve kamu yöneticilerine açıklamak zorundadırlar. Tüm sektörü zan altında bırakan söylemlerde bulunup sonrada otel salonlarında dinamik kutlamaları yapmak dergi ve sitelerde reklam yayınlayıp sonra da iki gözlükten biri kaçak demek, reklam verenlere de salonda resim verenlere de haksızlıktır.
Şimdi sizlerden rica ediyorum. Ben bilmiyorum ve bu yüzden itham da etmiyorum. Hava alanı ve Sirkeci arasındaki yolculuk sürecinde, iptal edildi deyip bir grubu dışarıda bırakıp toplantı yapanlar ve yemekte görüşmeye devam edenler kimlerdi, bunu hepimiz tahmin ediyoruz. Bu kişiler Bakanlık temsilcilerine bu şekilde bilgi veriyorlarsa ki başta Sayın Dibi olmak üzere hepsi önemli kişilerdir; kayıt dışı çalışan firmalarla irtibatımızı kesmemizi sağlayacak bilgileri bizlerle paylaşsınlar . Paylaşsınlar ki biz ve kamu bu firmaları cezalandıralım.
Turgut ÇAKAR.
Not: İşte tam da bu zamanda Kooperatifin ne kadar gerekli olduğunun altını çizmek gerekiyor. Aldığınız üründen kesinlikle kuşku duymadan satabilmenin mümkünlüğünün garantisi olacaktır…
http://haber.optisyeninsesi.com/haberler/her-iki-gozlukten-biri-kacak-7592.html
Türkiye’de giderek artan sarı nokta hastalığı havuzuna her s...
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından kart ödemel...
İnsanları görme, körlük ve görme bozukluğu konularında bilgi...
Gözlük kullanıcılarının reçeteli gözlük ve güneş gözlüklerin...
Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı ...
Gözlük ve lenslerin tarihini ve nasıl çalıştıklarını biliyor...
Ağustos ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalışt...
New South Wales Üniversitesi (UNSW) mühendisleri, görme yeti...
30. Yıl gününde bir araya gelmemize vesile olan, şirketimizi...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...