Siz tarih sever misiniz?

Tarih, geçmişten ders almak ve geleceğe şekil vermek için sahip olduğumuz en önemli argümandır.

24 Haziran 2012 mesleğimiz için bir milattır. O gün Sultan Ahmet Meydanında seçimin stresinden biraz olsun uzaklaşmak için küçük bir tur attım. Önünden birkaç kez geçmişliğim olan Burgulu Sütunu görünce bu sütunun hikayesini tekrar düşündüm. Pers imparatorluğuna karşı güç birliği yapan 32 eski Yunan kentinin savaştan sonra ölen esir askerlerin kalkanlarının eritilmesi ile yapılan bu sütun tanrılara hediye edilmişti.

Dünya çok çatışmalar gördü ve her zafer aslında bir çöküştü.

Bu gün bu seçimin sonunda bir grup simgesel olarak kazanacaktı. Aslında kazanan, kazanmak için mücadele edenler değil söylemleri olacaktı ve öyle de oldu.
Sayın Tuğrul Uğurlu başkanlığındaki ekip dostluk, birlik ve beraberlik söylemi ile çıktıkları yolda kamuoyunun olurunu almışlardı. Evet, yazılarda değil, toplantı salonlarındaki sahte el ele tutuşmalarla yukarı kaldırılmış kollarda değil özden, yürekten gelen bir biz olma özlemi zaferi getirdi.

Rakiplerini yok edip sonra da anıtlar dikmek değil onların da desteği ile dışarıdakileri kucaklayan bir birlik oluşturmaktı söylemleri.

Şimdi dostlar, zafer sarhoşluğundan ayılıp yorgun bedenlerimizi ve ağrıyan başımızı umursamadan çalışmalıyız.  Edirne’den Kars’a, perakendecisinden, tedarikçisine, dernek yöneticisinden bölge temsilcisine, alaylısından okullusuna, eğitmenininden öğrencisine ve aklıma gelmeyen bu sektörün tüm emekçilerinin özlemi olan, Oda ve Birlik, eğitimde gerçeklik, mesleki kalkınma, zedelenmiş sosyal itibarın tekrar kazanılması, kurumlar karşısında teslimiyetçi veya asi olmadan dik durmak, ekonomik kayıpların geri kazanılmasını sağlamak, mesleği geleceğin koşullarına hazırlamak ve benzeri sorunları çözmek hepimizin görevi olmalıdır.

Mevlana’nın dediği gibi:
“Dünle beraber
Gitti cancağızım
Ne kadar söz varsa
Düne ait
Şimdi yeni şeyler
Söylemek lazım.”

Biz buna hazırız ya siz?

Turgut ÇAKAR