
Avrupa nın Çin i olacağız. Dünya ile rekabet edeceğiz, ortak yatırım yapacağız dediler. Çerçeve başına 3 dolar fon uygulamasını getirdiler Kayıt dışını artırırsınız dedik dinlemediler üstelik bize birde vatan haini dediler.
ÇİN DEN ÖNCE ve SONRA
Üreticiler kapalı ekonomi döneminde, model renk ve kalite yönünden çeşitliği az olan ürünlerini çok büyük karlılıkla gözlükçülere satıyorlardı. Her sene gözlük zam aldığında onlarda ürünlerine zam yapıyorlardı. Bu saadet zinciri Çin in gözlük sektörüne girmesi ile birlikte kırıldı.
Aynı pozisyonlarını sürdürmek için kafa patlatmaya başladılar:
ÇİN DEN SONRA BAŞIMIZA NELER GELDİ
•Derneklerle ilişkisi olmayan insanlar derneklerde boy göstermeye başladılar.
•Gözlükçülük kursu gündeme geldi. Eğitimin alternatifi eğitimsizlik olmaz. Başbakan arkadaşım gerekirse ona çıkar yine kursu açtırmayız dediler. Birde öğrendik ki Kayseri vekili Salih KAPUSUZ un evine gitmişler kursun çerçevesini çizmişler. optisyenlik programlarını kursiyerlere başarı dileyen afişlerle donattılar.
•Sonra 3958 sayılı meslek kanunumuz, 5193 sayılı kanunla değişti. AB müktesebatıdır diyerek mesul müdürlüğü meslek kanunumuza monte ettiler. Bunu yapmayın, bu meslektaşı işçi yapar, pazarın sermayenin eline geçmesine sebep olur dedik. Türkiye de zincir mi var (bugünde aynı şeyi söylüyorlar) ,optisyenlere iş alanı açıyoruz dediler. (Kanunla mesleğin ticari yönü düzenlendi)
•Mesul müdürlükle ilgili görüşlerimi aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.
•Çin den gelen ürünlere kota getirdiler. Çin den gelen ürünler bu seferde Bulgaristan ve bazı Avrupa ülkelerinden ülkemize girmeye başladı kotayı kaldırdılar.
•Bazı gözlükçüler organik camı istismar ediyor, çerçeveleri 1 dolara alıp devlete 50 TL satıyor dediler.
Gözlük cam ve çerçevelerinin fiyatları düştü.
• Çok ağır ceza maddeleri içeren bir optik protokol sözleşmesi ile karşı karşıya kaldık.
• AB de olmayan garanti belgesi uygulamasını başlattılar, seri numaralarını bile basmayı beceremediler, meslektaşlarımız ağır para cezaları ödediler.
• Avrupa nın Çin i olacağız. Dünya ile rekabet edeceğiz, ortak yatırım yapacağız dediler. Çerçeve başına 3 dolar fon uygulamasını getirdiler Kayıt dışını artırırsınız dedik dinlemediler üstelik bize birde vatan haini dediler.
•Bu palyatif yöntemlerle ÇİN gibi bir devi durduramazsınız. Emtia su gibi akar yolunu bulur.
SON OLARAKTA BARKOD KAREKOD UYGULAMASI GÜNDEME GELDİ
Gerekçe kayıt dışını kontrol etmek. Ürünleri saymak takip etmek. Bu projeyi bizlerde destekledik. 5 ilde üyelerimizi bilgilendirmek için toplantılar tertip ettik. Gaziantep e uçağım kalkmadı. Kış şartların da kara yolu ile 12 saatte gittim.
SGK hak sahiplerine temin ettiği görmeye yardımcı tıbbi cihaz gözlük ve çerçevelerin TİTUBB kayıtlı olmasını istiyor. Bu doğal hakkıdır ve doğrudur. Ancak kayıtların nasıl yapılacağı Sağlık Bakanlığının görevdir. SGK burada yönlendirici ve belirleyici olamaz.
Bir problemi tüm ısrarlarımıza rağmen tırmandırdılar.
Üreticisi ve ithalatçısı belli ürünler, TİTUBB orijinal barkodu ile tedarikçisinin girerek, karekodlarını optisyenlik müesseselerine servis etmeleri gerekirken, bu ürünler artık o müessesenin ürünüdür gerekçesi ile optisyenlik müesseselerinin girmesini istediler.
2012 de aldıklarına karekod u firmalar verecek dediler. Peki, bu ürünler müessesenin malı değil mi? 2012 dekine karekod alabiliyoruz da neden önceki üreticisi belli ürünlere karekod alamıyoruz?
2011 envanterine göre giriş isteniyor, 2011 envanterine göre giriş 1 Ocakta uygulama başlasa problem olmayacaktı. Uygulama başlayana kadar satılmış olan ürünlere de karekod alınmış olacak, Kurumlara verilenler, perakende verilenler nasıl düşülecek? 2011envanterine göre giriş yanlış uygulamadır.
Bu envanter merakı nerden geliyor? Neden bu envanterlerimizi görmeyi çok arzu ediyorlar? Bir stok affı bir stok düzenlenmesi olmadan bu envanterlere göre girişler üyelerimizi ilerleyen dönemlerde ciddi mağduriyetler yaşamasına neden olacaktır. Yanlış olan envanter girişlerinden mesul müdürlerde ileriki hayatlarında cezalarla maalesef karşı karşıya kalacaklardır.
TİUTBB bankasına girişleri bırakın ayın 15 ne kadar,6 ay daha uzatsanız ciddi sayıda meslektaşımız giriş yapamayacaktır. Giriş işlemleri çok zor ve karmaşıktır.
Bu inat sektörde kutuplaşma ve kaos dan başka bir şey yaratmaz.
Bu ürünleri sizler sattıysanız neden karekodlarını vermiyorsunuz? Gerekçeniz nedir? Envanterlerimizdeki ürünlerin sorumlulukları tedarikçisine aittir. Lütfen bu yanlıştan dönün ve bu kaosu sonlandırın.
Bu doğru ve yasal bir yöntem olsa 16 katrilyonluk ilaç pazarında uygulanırdı.
Bizler karekod uygulamasına karşı değiliz. Yanlış ve haksız uygulamalara karşıyız.
Bu muhteşem proje heba oldu.
Artık bu iş karakolda mahkemede biter.
Bakalım bundan sonra başımıza daha neler gelecek.
Mevla’m bizi korusun
Taylan KÜÇÜKER
sayın hocam siz ne kadar bana,beni bir daha arama demiş olsanızda fikirlerinize sonuna kadar katılıyorum.hepsi doğru fazlası yok eksiği var.şimdide o bahsi geçen insanlar eğitim şart deyip özel üniversiteyede bu işi sokmayı başardılar yani mezar çukurunu biraz daha derinleştirdiler.şimdi kalksak bunlara karşı dursak vay cahil eğitim karşıtı cevabını alacağız oysaki tek hedefleri gruplara bol bol ruhsat yaratmaktır.bu bol ruhsatlı ortamdada ruhsat enfelasyonu yaratım hem değerlerini düşürüp hemde adamların şubeleşmesini, kolaylaştırmaktadır.yakında seçimler var arkadaşlar biraz akıllı olun.:)bu zihniyetleri başımızdan atalım.