Ata sporumuz Güreş olimpik oyunlardan çıkarılıyor!
23 Şubat 2013 - 18:45 'de eklendi.
Geçen hafta portalda kayda değer görülmeyen, dolayısıyla herhangi bir yorum yapılmayan teknolojik gelişme ürünü bir haber yayınlandı.
Dünyayı şekillendiren, iletişim devriminin elebaşıları, insanlığa uzay yolu 1999 dizisinde hayallerini kurduğu ortamı yaşatma arayışını sürdürmekte.
Ülke gündemine baktığımızda, Bizans döneminde olduğu gibi “meleklerin cinsiyetine” takılmış durumdayız.
Sektör gündemimiz ise toz duman içinde. GAK – GUK ‘tan geçilmiyor!.
Biyonik göz, genetik araştırmalar, yeni oftalmik ameliyat tekniklerine eklenen “Google glass” gibi teknolojik destek üniteleri, gelecekte özellikle LVA hastaları için de çözümün bir parçası olacak.
Şekil ve içerik değiştiren tıbbi ve teknolojik pazarda yakın gelecekte “sattırmam” polemikleri yaşanması da bu kafayla kaçınılmaz tabiî ki))
Değişimin, gelişimin önünde durulamayacağı gerçeğini içselleştiremeyenler, tıpkı merhum Calp gibi “çırpındığı” ile kalacak!.
Köprülerin üzerinden trafik, altından da sular akıp gitmeye devam edecek,!. Kimileri de bakmaya!….
Güncele, yani sektörel gündeme dönersek, “biraz sabredin yakında maskeler düşer” tespitimi okuyanlar hatırlayacaktır. Bknz. www.optisyeninsesi.com/haberler/kim-bunlar 6 nolu cevabım.
İcazetle gelinen görevlerin hareket sahası içerisinde “kafana göre” takılmaya izin verilmez!.
Halk dilinde buna emanet ata binen tez iner derler!.
Bilmez Atın sahibine göre kişnediğini!.
Görünmek istediğin şekilde gösteren aynalara bakarak, ancak kendini yanıltır kişi!.
Doğrusu boy fotoğrafına bakmaktır! Ancak görürsün gerçek ölçünü, çapını!
Kimisi de, “hizmet kervanının” sahibi olduğunu sanır, bilmez kervanın önündeki “çeken” olduğunu!
Gerçekler çoğu kez görünen, gösterilen gibi değildir!.
Bu her bakış açısına göre farklılıklar gösterir.
Bütünü görebilmek için yükselmek, bakış açısını genişletmek gerekir!
Yükselmek “uçmak” değildir!,
İnsan, ayakları yerden kesilmeden de yükselebilir!.
Bu dünyayı algılama yeteneğine bağlı bir kişilik gelişimidir
Gelişim okuyarak, okuduğunu anlayarak, analiz/muhakeme ederek kazanılan bir yetidir!
Yatay geçişle kazanılmaz!.
Sektörün geleceğini şekillendirme sevdalısı GAK-GUK’ların sahiplendiği sözde BİRLİK tasarısının başlığındaki maddi hata bile, tarafların “kıt/dar” düşünce sistematiğinin tipik bir yansıması.
Tuhaftır, baştan sona tek bir satırında “optisyen” kelimesi geçmeyen Optisyenlik mesleği ile ilgili birlik kanunu olabilirmi?
Daha da tuhafı, kimseden “tık” yok. Körü körüne bir alkış, methiye manzumesi!
Ayakları “baş” eyleyip, bütüne hâkim olacağını sananlar daima yanılır,
Yanılgılarından Aymaları zaman alır,
En kötüsü, kabullenmeleri pek kolay olmaz!.
Halk dilinde buna “yenilen pehlivan güreşe doymaz” denir!.
.
Sabit SALMAN
Dip not : Haber dernek sitesinden: www.gozder.com
Mesleki eğitim yuvasının “md.yrd” ünvanlı akademisyeninin kılık kıyafeti, içinde bulunulan durumun özetidir!
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...
malesef haklısınız
oda kanunun ne oldu bu arada
Sayın Salman, Mücadelenin kızıştığı günler gerçek dostlarla, dost görünenlerin ayrıştığı günlerdir. Bazıları bir kez ölür. Ayakta ve ulu ağaçlar gibi. İşte yükselmek budur.Bazıları ise her gün yerlerde sürünerek ölür. Ne demişti Mehmet Akif “MEDENİYET DEDİĞİN TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR. ” Eğer bizantinizm, köprü satışı ve teknolojik gelişme gibi laflar öne sürülerek çağa ayak uydurmalıyız denirse bunu diyenler canavarın ikinci dişi haline dönüşürler. O zaman kütüphanedeki kitap sayısının çokluğu hiç bir anlam ifade etmediği gibi iki elinin avuçlarını gök yüzüne kaldırmak da hiç bir anlam ifade etmez. Her dönemde teknolojik gelişme vardı. Hem Çanakkale’de hem de Kurtuluş Savaşı döneminde … Saygılar… Read more »