Bir mağaza zincirinin girişimi ile Optisyenin Sesi sitesindeki yazım kaldırılmıştır.
17 Ekim 2012 - 15:18 'de eklendi.
Başrollerini Elizabeth Taylor ve Richard Burton’un oynadığı altmışlı yılların çok oscarlı bir filminin adı, yazımın başlığı oldu.
Bu gün birisi bana bu filmi anlat dese hiçbir şey söyleyemem ama bu filmin ismi bana hep birşeyler çağrıştırmıştır.
Ayrıca bu filmin değişik versiyonları hiç ara vermeden dünyanın her ülkesinde oynanıyor ve gelecekte de oynanacaktır.
Bizim ülkemizde de öyle. Bir bakarsın ki oynanan bu filmin içindesin. Zamanla da kendi duracağın yer belirginleşmiş ve kendi safın netleşmiştir. Artık bilirsin ki karşıtların da vardır. Kendi tercihinden dolayı bedel ödemeyi de göze almışsın demektir. Böyle düşünmek bile insanı mutlu eder. Bu bilince varabilmişsen eğer yaşamının da bir anlamı vardır artık.
Bir mağaza zincirinin girişimi ile Optisyenin Sesi sitesindeki yazım kaldırılmıştır.
Yazının kaldırılmasındaki asıl gerekçe, bana göre kendi söyledikleri gerekçeler değildir. O bir bahanedir. Birincisi bu yazı optisyenlerin reklam yapıp yapmamaları ile ilgili kaleme alınmış bir yazı değildir. İkincisi Atasun gibi biz de ceza ödemeyi göze alıp reklam yapalım görüşü bir haber sitesindeki ismi ve kimliği gizlenen bir konuşmacıdan aynen aktarılmış olup benim kendi ifadelerim değildir. O haber sitesinde yazıya konu olan video hala Atasun tarafından 5187 sayılı basın kanununun 14. maddesi işletilerek kaldırılmamıştır.
Burada şunu özellikle belirtmeliyim ki hakaret içermediği sürece herhangi bir yazı veya konuşmanın yayından kaldırılmasına karşıyım. Sadece ve sadece bu çifte standart uygulamasına tepkimi dile getiriyorum. Bana göre burada iyi niyetli bir davranıştan söz edilemez.
Birileri şunu anlamış ki işler eskisi gibi kolay değil. Oluşan yeni ortam kendileri için dikensiz gül bahçesi olmaktan çıkmış. Yarım kalan işlerin gerçekleşmesi eskiye göre biraz daha zorlaşmış. Yıllardır gözlükçülerin örgütlerini (derneklerini) örgütsüzleştirenlerin özellikle son on yılın keyfini çıkaranların hırçınlaşmaya başlaması ve yeni oyunlarını sahneye koyması hiç de şaşırtıcı değil. Burada takılı kalmamalıyız. Bundan sonra gündemimiz mesleki çıkarlarımızı korumak ve geliştirmek için çıkış yollarını ortaya koymak ve uygulamak olmalıdır.
Zaman daralıyor.
Meslektaşlarımız kendine şu soruyu sormak durumundadır. ” MESLEĞİM İÇİN NE YAPABİLİRİM?” Ne yapılması gerektiğini bilmiyorum ama BEN BU İŞTE VARIM diyenlere tek bir somut önerim var. Önce Optik Koop’un amblemine bakacaksın. Yeterli değil. Göreceksin. Anlamını kavrayacaksın. Kararını verecek ve bu mücadelede yerini alacaksın. İşte o zaman gerçek değişimin ne olduğunu yaşayarak öğreneceksin ve haykıracaksın. Neredesiniz sahte değişimciler?
Önceki bir yazımda da değinmiştim; sanki bazı şeyler eskiye göre daha da hızlandı. Bu hıza herkes ayak uydurabilecek mi acaba? Bu hatırlatmayı yapmamın nedeni şu: İstanbul’da bir otelde yapılan birlik toplantısı ile ilgili almış olduğum bir not var.
DÖRT AYLIK BİR SÜRE İÇİNDE BİRLEŞMENİN GERÇEKLEŞECEĞİ İFADE EDİLDİ.
Bu sürenin yarısının bitmesine de bir şey kalmadı. Hoca misali testiyi kırmadan uyarmakta yarar var.
Göray UĞURLU
Yazımı Rıfat Ilgaz’ın bir şiirinin son kıtası ile sonlandırıyorum.
AYDIN MISIN ?
…
Tam çağı işe başlamanın doğan günle
Bul içine tükürdüğün kitapları yeniden
Her satırında buram alın teri
Her sayfası günlük güneşlik
Utanma suçun tümü senin değil
Yırt otuzunda aldığın diplomayı
Alfabelik çocuk ol
Yollar kesilmiş alanlar sarılmış
Tel örgüler çevirmiş yöreni
Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende
Benden geçti mi demek istiyorsun
Aç iki kolunu iki yanına
KORKULUK OL.
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...
Sayın UĞURLU öncelikle medeni cesaretinizden ötürü kutluyorum.Bilinçli meslektaşlarımız sayesinde yürekler ortaya çıkacak inanıyorum.Ama biz yaprakları dökülen ve kökü bile onu taşımaktan yorulmuş ağacın altından çıkmalıyız artık.Bu işe yüreğimi verdim sessiz çığlıkların artık kopmasını diliyorum.Saygıyla…
Çiğdem Hanım bu gün neyiniz var sizin. Ben yaşlı bir adamım. Sizin yazılarınızı sadece dergide değil optisyenin sesi sitesinde de görmek isterim.
Bir arkadaşımız tek tuğla ile duvar olmaz demişti, tuğlalar çoğalıyor galiba.
Sayın Uğurlu;yaprakları dökülen ve kökü bile onu taşımaktan yorulmuş ağacın altından çıkmalıyız artık sözlerimle kastım kesinlikle yaş değildi efendim.Orada ben taşlama yaptım.yasınıza tecrübelerinize saygım var.Yanlış anlaşılmaktan korkmuşumdur hep ve bu yüzden yüreğimden dökülenler düşündüklerimin küçük bir kısmıdır.Saygılar.
Göray Bey kaldırılması önemli değil zaten,mesaj yerine ulaştı.hatta daha çok dikkat çekti yazınız. Emeğinize;elinize sağlık.Başarılarınızın devamını dilerim.
Sevgili arkadaşım Levent
Yazılarıma yapılan yorumlara cevap verme gibi bir alışkanlığım yok ama benim için özel biri olduğundan bu kuralı bir defalık bozuyorum.
Sektörümüz senin gibi yürekli, inançlı, özverili ve bilinçli insanlarımızın çoğalması ile güçlenecektir. Ben buna tüm kalbimle inanıyorum.