Benim oyum kime?

Sevgili meslektaşlarım,

Bu mesleği 38 yıldır severek yapan, aynı adreste 36 yıldır bulunan, veresiye defteri olan semt bakkalıyım.

Eski esnafım, Saygısız Küçük İsmail’in dediği gibi kocamış yaşlı kurtlardan oldum. Mahalle bakkalıyım, köy bakkalıyım. Kadir Babaları, Hikmet Amber’leri, Hasan amcaları, Enişteleri, Ziya Aksu’ları, Hristo’ları, Mois’leri, Sedat hocaları, Reşat İnkaya’ları gördüm.

Kendi çapımda bu meslek için iyilik yapanları, kötülük yapanları kendi çıkarları için zarar vermeye çalışanları, yine çıkar için sıvışanları , balıkçıl kuşu gibi batıp çıkanları gördüm. Geçen zamanda yanıldığım, yanlış kararlar verdiğim, yanlış saflarda durduğum zamanlarım, iyi sandığım kötülerim oldu. Fakat artık mesleğimin geleceği gençlerimiz için yanlış yapmak istemiyorum.

Bugüne değin gelmiş geçmiş dernek başkanının mesleğimiz ‘’ODA’’laşsın diye veya tam tersi ‘’ODA’’laşmasın diye mücadelesini gördüm.

Nihayet yıllar sonra Mahmut Yetim Başkanın kararlı mücadelesi ile çok problemli de olsa bir odanın oluşma eşiğine geldik. Bu aşamada da Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabesinde dediği gibi içimizdeki hainler süreç ilerlemesin, ağar aksak yürüsün diye ellerinden geleni ardlarına koymadılar. Meslek adamlarını bin türlü Bizans oyunları ile zora koştular, yorgunu yokuşa sürdüler. Nihayet sona geldik. Kurulum gerçekleşti eski yönetim ile temeller atılmaya başladı. Fakat bu seferde bu işe talip meslek adamları, dostlar, kankalar, arkadaşlar anlaşmak yerine neden olduğu bilinmeyen sebeplerle kanlı bıçaklı oldular.

Sevgili arkadaşlar,

Süreç işliyor. 11.ay sonu itibariyle tüm meslek mensuplarını odaya üye olması söz konusu. Tabi bununda bir bedeli var. Bu bedel kimine göre yüksek, kimine göre olması gereken miktar. Bir grubun güçlü olabilmesi için mutlaka maddi varlığının olması gerekiyor. İşlerin dibe vurduğu şu günlerde dişimizden tırnağımızdan artırıp ödenmesi gereken aidat ve üyelik bedelini 11. Ay içinde ödememiz gerekiyor. Bu bedel araştırmalarıma göre kanun ile belirlenen bir bir bedel.

Keyfe keder alınan bir bedel değil. Bu bedelin ödenmesi bizim oy kullanmamız içinde gerekli zira üye olmayan geleceğini belirleyecek adayları seçme hakkını da kaybetmiş oluyor. Kısacası bunun bilincinde olup üyeliğimizi gerçekleştirmek gerekiyor. Aynı zamanda ilçe sağlık aracılığı ile imza karşılığı almış olduğumuz bir yazıda bu işlemi yapmayanların geçici olarak meslekten men edileceğini söylüyor.

Sevgili meslektaşlarım,
Mücadelemiz hepimizin de bildiği üzere grup mağazalarla ve mesleğimizi yerin dibine sokan çapulcularla. Hepimizin bildiği bu işletmelerden nemalanan malum insanlar karabatak kuşları gibi ortalarda dolanmaya içimize nifak tohumları atmaya başladılar. Bu isimleri ve bunları destekleyen semt gözlükçüsü görünümündeki çakalları, Truva atlarını sizlerde çok iyi biliyorsunuz. İşte birlik olup mücadele edeceğimiz kişiler bunlar.

Biran önce birbirimizle olan didişmeyi ve bölünmeyi bırakıp birlik olmalıyız.

Ben ve benim kafamda yaşayan meslek erbabları Her daim alış verişlerini semtlerinden yapmaya özen gösterirler. Bunun doğru olduğuna, semtin kalkınması gerektiğine inanırlar. Bu düşüncede olan ben ve benim gibiler ortak mücadele ile semtimizdeki insanları bunun bilincini aşılayıp savaşacağız.

AVM esnafları; Bizim mesleğimizde de olduğu gibi çok uluslu veya çok ortaklı paraya doymuş şirketlerin bünyesindeki işletmelerden oluşurlar. Bunlar fast foot işletmelerdir . İçlerinde duygu yoktur, komşuluk yoktur, veresiye defteri yoktur. Sadece dolar işareti gören elemanları vardır. Son zamanlarda bunu farkedildiğini gören bu tarz firmalar buralarda akvaryum balığını bile emanet edebileceği yerlerin olduğunu anlatan, vurgulayan AVM marketleri uydurdular. Tabi bu reklamlar hem asılsız, hem yalan, hem de, hem de, hem de, hem de…

Bu işletmeler bizlere meslektaş olarak gelmediler. Bizlere bir şeyler öğretmeye, geliştirmey , temelimize bir şeyler katmaya gelmediler .Kaşıkla verip kepçe ile almaya geldiler. Günü gelince etimizden sütümüzden yararlanıp gidecekler.

İşte tüm bu anlamda bu savaşta bizim istediğimiz ,yanında duracağımız başkan adayı aşağıda sayacağımız kuralları uygulayacak, dürüst, mert, cesaretli ve idealist olmalıdır.

1.Defter kaydının kaldıracak, buna farklı bir formül getirecek.
2.Markalarla mücadele edecek, kendi markasını kendi dükkanlarını açarak satan ve aynı zamanda bizlere de satan firmaları deşifre edecek ve bunlarla mücadele edecek.
3.Her türlü internet ve sosyal medya esnaflığına son verecek.
4.Pazar günleri ve bayramlarda aynı eczaneler gibi AVM ler dahil tüm gözlükçü dükkanlarının kapalı olmasını sağlayacak.
5.Mesleğimizin geleceğinin teminatı olan gençlerimizi yalnız bırakmayacak, haklarını yedirtmeyecek.
6.Mesleğin olmazsa olmazı olan ve meslek kanununda da bulunan akar ve gider özellikli su tesisatı bulunmayan dükkanların kapatılmasını sağlayacak. Meslek kanununda yer almayan MOBİL SU TESİSATINA karşı duracak.
7. İleri ki tarihlerde sağlıkla birebir ilişkili olan güneş gözlüğünü, hiçbir masraftan kaçmadan çeşitli çalışmalarla gündeme taşıyıp sadece gözlükçülerde satılabilirliği kanıtlayacak ve kanunlaştıracak.
8.Toplanan paralarımızı öğle yemeklerinde, ziyafetlerde yemeyecek ve yedirmeyecek.
9. Yöneticilere ayrıcalık ve menfaatler sağlamayacak.

Kısacası mesleğimize tecrübesiyle, bilgisiyle eski saygısını kazandıracak, adam gibi bir adamı başımızda görmek istiyoruz.

Levent Akagündüz /Bir Meslektaşınız, abiniz, arkadaşınız.