Kadın, mağazanın içinde dört dönüyor. Belli ki acelesi var. Çocuk lens almaya gitmiş, onu bekliyor. Lafa giriyorum. ” Hazır bekliyorken bir çay alır mısınız ? ” ” Yok, yok! teşekkür ederim ”diyor,sonra fikir değiştiriyor : ” ya da bir su alabilirim. ” ”Koş oğlum, bir çay kap gel hanımefendiye ”diyorum. Çocuk gülümsemeyle karışık […]
09 Aralık 2013 - 19:19 'de eklendi.
Kadın, mağazanın içinde dört dönüyor. Belli ki acelesi var. Çocuk lens almaya gitmiş, onu bekliyor. Lafa giriyorum.
” Hazır bekliyorken bir çay alır mısınız ? ”
” Yok, yok! teşekkür ederim ”diyor,sonra fikir değiştiriyor : ” ya da bir su alabilirim. ”
”Koş oğlum, bir çay kap gel hanımefendiye ”diyorum. Çocuk gülümsemeyle karışık şaşkın.. kadın müdahale ediyor. ” su.. su yeter ”
”hadi oğlum! su al gel ” diyorum. Bir pot kırdım ya, arkası illa ki gelecek. ” Aslında kahvemizde güzeldir. Suyun yanında bir orta kahve iyi şey olur ” diyorum. Serpil gülerek ayağıma dokunuyor, ” Levent abi ” diyor, ”zorlama istersen.”
Bazen böyle abartıyorum işte. Israrlıyım, müşteriyi zorla memnun edeceğim. Normalde böyle değilim. Kadının güzelliğinden mi etkilendim ne ?Uzun süredir lens müşterimiz. Dükkanda ben hariç herkesle arası çok iyi.. Güzellik salonunda çalışıyormuş, bazen kızlara makyaj yaparken gördüğüm de oluyor. Bu kez erken gelmesinin sebebi lensin tekini düşürmesi. -9.50 dioptri lens hazırda yok. Firması da akşam getirebilecekmiş. Neyse! yapılacak bir şey yokmuş. Bari akşam çalıştığı yere getirebilir miymişiz? Hay hay! diyoruz.
Sabahtan çocuklara yol yapmaya başladım.” Adresi verin, Yakacık’a giderken bırakırım” diyorum. Canlarına minnet.
Bakkalköy’ ün ara sokaklarından geçerek. büyük neon ışıklarla ” Mavi ay güzellik ve estetik salonu ”yazan binanın önünde duruyorum . İçerde beni karşılayan çok çok mini etekli kıza, Esin hanım’ ın lenslerini getirdiğimi söylüyorum. Çok çok mini etekli kız, beni doktor muayeneleri gibi döşenmiş deri koltuk ve muayene sedyesi gibi aksesuarların da olduğu bir salona alıyor. Önümdeki sehpadan dergileri karıştırıyorum. Güzellik ve estetik dergileri. Acıbadem hastahanesine ait aylık bir dergi. Bir de ”Jakuzi ve rahatlama yöntemleri ” diye bir kitap. Kitabı aldım, karıştırıyordum ki, bir ses. ” Ay, size çok zahmet oldu. ” diyor. Ben de ” Esin hanımm! ” diyorum. Şaşkınlığımı belli edercesine. Çok transparan ve makyajlı. Tanımakta güçlük çekiyorum. Rolleri değiştik, şimdi o birşeyler ısmarlamanın peşinde.. Geç kaldığımı belirterek, iznini istiyorum. Dışarı çıkarken bu sefer başka biri ” Levent bey ! ” diye sesleniyor. Dönüyorum. Tanıdık bir yüz gülümsüyor. Ama çıkaramıyorum. Ben yaşlarda , ortaboylu, atletik yapılı bıçkın ve şık bir adam elini uzatıyor ” Levent ,tanımadın mı ? ” diyor. ” Kadıköyden, Mahmut Asal’ ın yanından…” Uygunsuz bir yerde karşılaşmış gibi hissediyorum kendimi. Biraz da isteksizce ” Ertan mıydı ?.. Asal optikten ? ” diyorum. Düzeltiyor. ” Erhan, erhan. ”Belli hafif içkili. Koluma giriyor, salonun yanında 1 erkek ve kadınında oturduğu masaya yöneliyoruz.
” Hep gözlükçü olduğumu söylerdimde inanmazdınız. Bu arkadaş canlı tanığımdır ” diye beni takdim ediyor. Eskilerden bahsediyoruz.
” Asal optik’ ten ayrıldıktan sonra 82′ de bir ortakla dükkan açtık. Bir süre işler de iyiydi ya, ortakla anlaşamadık. Dükkanı ben aldım. Bayağı da borç vardı. Sonra 1-2 karşılıksız çekten Sağmacılarla tanıştım. 8ay ceza aldım. Dükkan falan gitti elden tabii…”
Ağzı doluyken dahi konuşuyor. Bir rakı içerken kesiyor konuşmasını. ” Bir daha da dönmedim mesleğe. Uzun bir süre yurt dışında kaldım. Sonrasında da yurda döndüğümde seks-shop dönemi başlamıştı. Oradan buralara kadar yürüdük. Şimdi bunun gibi 2 salonum daha var. ”
Bayağı iyi içiyoruz. Onun ağzı pelteleşti. Benim de başım dönüyor. Masamızda ki kadın ve erkek gideli çok olmuş. Farklı kızlar servis edip gidiyor.” ”Bostancıda ki kiracı yı çıkartalım. Ortaklı optik yapalım. Ne dersin ? ” diyor.Mesleği özlemişmiş.
”Bir sen eksiksin ” diyorum. Alınıyor. Düzeltmeye çalışıyorum. ”Ya ben bile sıkıldım artık. Uğraşılacak bir iş değil artık optik işi. Bu tezgah bırakılır da, başka iş mi yapılırmış ? ” İyice saçmalıyorum. Allah’tan üzerinde durmuyor. Saatler ilerledikçe üst kata gelenlerin sayısı ve gürültüsü de artıyor. Ben konuları bugüne, masaja ve kızlara getirmeye çalıştıkça, Erhan geçmişe, maziye, çıraklık dönemimize gidiyor. Esin de yok artık. Ama onu arayanda yok. Bir ara çok çok güzel bir kadınla tanıştırılıyorum. Erhan’ın eşiymiş. Bize eşlik ediyor. Çok içtik galiba.
Dışarda kustuğumu hatırlıyorum. Bir de birilerinin kapıyı açıp, beni evime getirdiğini. Sonrası kayıp zaman. Sabah uyandığımda banyo da , kuru kuvetin içindeyim. Jakuzi fantezisi bilmezdim, şimdi ise hep aklımda.
Metin Turanlı
Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki en önemli ...
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
harikasınız