Uluslararası Göz Akademisi’ne İlk Türk Doktor

Aydın, yaptığı açıklamada, Uluslararası Göz Akademisi’ne kabul edildiğini ve tarihte ilk kez bir Türk’e üyelik verildiğini söyledi.

1975’te Belçika’nın Ghent kentinde 45 kurucu üye ile kurulan ve göz doktorlarının dünyadaki en itibarlı kuruluşu Uluslararası Göz Akademisi üyeleri, göz hastalıkları alanında eserleri ve diğer hizmetleriyle kendini kanıtlamış, uluslararası camiada saygın profesörlerden oluşuyor.

Aydın, akademinin özel bir kulüp gibi düşünmek gerektiğini ve üye olmak için, ancak ölen bir doktorun yerine geçildiğini de ifade ederek, “Hindistan’ın Haydarabad kentinde yapılan törende, 56 numaralı üye olarak kabul edildim. Üyelik nişanı ve beratı takdim edilerek az sayıdaki kadın üyeden ve yaşı en genç doktorlardan birisi oldum. Bu ömür boyu süren bir üyelik, hayatım boyunca sağlığım elverdiği sürece akademinin toplantılarına katılacağım. Hayatta olduğum sürece akademide oyum ve sözüm geçerli olacak” dedi.

Belli sayıda yayını yayımlanmış, uluslararası çapta katkısı kanıtlanmış, hem bilimsel hem de sosyal olarak göz doktorları açısından etkin kişilerden üyelerin seçildiğini ve üye sayısının 70’i asla geçmediğini belirten Aydın, akademinin amacının göz sağlığı ile ilgili politika oluşturmak, dünyadaki göz doktorlarının eğitimi ve uygulamalarının daha da üst düzeyde olmasını sağlamak adına fikir geliştirerek bir bilgi ağı oluşturmak olduğunu dile getirdi.

Aydın, akademide uluslararası standartta göz hekimi yetiştirmeye önem verdiklerini anlatarak, akademideki doktorların uygulamalarda stratejik olarak, neyin nasıl yapılacağı konusunda önerilerde bulunduklarını, bazılarının direkt bazılarının ise Uluslararası Göz Konseyi vasıtasıyla araştırmalarını gerçekleştirebildiklerini söyledi.

-Yeni toplantı Tokyo’da-

Akademiye kabul edilmek için bir doktorun kitap ve patent sahibi olması, 200’ün üzerinde yayınının yayımlanmış olması gerektiğini ifade eden Aydın, seçilen doktorun akademi tarafından toplantılara da katılma zorunluluğu olduğunu kaydetti.

Aydın, akademinin toplantıların yılda 1 defa gerçekleştiğini hatırlatarak, “Toplantılarda her doktor en son yaptığı bilimsel aktivite hakkında sunum yaparak üyelere bilgi veriyor. Ben, beyin özürlü çocukların göz hastalıklarıyla ilgili bir sunuş yapmıştım. Akademideki doktorlar için de ilginç bir konuydu, çünkü bu grupta göz nöroloğu olarak bir tek ben varım” değerlendirmesinde bulundu.

Akademinin yeni toplantısının Tokyo’da sonrakinin ise Meksika’da olacağını bildiren Aydın, dünyanın değişik ülkelerinde toplanarak bütün hekimlerle bilimsel araştırmaların tartışılması ve hayata geçirilmesinin çok önemli olduğuna da işaret etti.

-“Merkezi Türkiye olacak”-

Aydın, akademide öncelikle değişim programıyla doktorların bir ülkeden bir başka ülkeye gidip mesleki bilgilerini nasıl geliştirebilecekleri üzerine bir sistem gerçekleştireceklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Değişim programının merkezi Türkiye olacak. Diğer ülkelerdeki göz doktorları, sınava girmeksizin Türkiye’de mesleki eğitim ve öğretim süreci geçirecek. Mesela katarakt nasıl yapılacağını öğrenmek isteyen doktor Türkiye’ye gelip öğrenecek, ayrıca bütün masrafları da Uluslararası Göz Akademisi karşılayacak. Bu proje akademi tarafından ülkelerdeki göz doktorlarına sunulan çok önemli bir hizmettir. Çünkü Türkiye olarak nerede olduğumuzu bize gösterecek.”