Kim olursa olsun “SGK zarfı” gibi ucuz “kasaba siyasetçisi” numaralarından vazgeçmeli ve herkes sınırlarını iyi bilmelidir.
09 Mart 2015 - 16:34 'de eklendi.
Cevap Yanlış Yerden Geldi
‘Her mesleğin akil insanları vardır. Sağduyuludur, duruşlarında dün ile bugün arasında hiç kırılma olmaz. Doğru bildiğini söylemekten asla çekinmezler. Sektörde kendilerine sevgi ve saygı gösterilmesini sağlayan bir duruşları vardır. Sevilen ve sayılan biri olmak zordur. Emek ister, özveri ister, akıl ister, dürüstlük ister…
Her yerde olduğu gibi, sektörümüzde de yöneticilik kademesine gelmiş insanların bazı kurallara daha fazla dikkat etmesi gerekir.
Yönetim en bilindik tanımı ile bir yöneticinin elindeki mevcut kaynakları belirli amaçlara ulaşmak için örgütlemesidir.
Hatırlarsınız, 18 Ocak 2014 tarihinde Optisyenlik müesseseleri hakkında yayımlanan yönetmeliğin meslektaşlar arasında haksızlıklara yol açan bazı maddelerin düzeltilmesi için Türkiye genelindeki dernekler birlikte Danıştay’a yürütmeyi durdurma talebi ile bir dava açmıştı.
Ve o davanın açıldığı gün, Danıştay’a açılan dava ile ilgili Avukatın kaleme aldığı, tüm dernek isimlerinin alfabetik olarak yazının altında sıralandığı ”Dava Açtık” başlıklı bir yazı sitemizde yayınlanmak üzere OptisyeninSesi haber sitesine gönderilmişti. OptisyeninSesi haber sitesi de yöneticilerimizin sektörümüze nasıl sahip olduğunu göstermek, Derneklerimizin birlikte hareket etmesinin güzel bir örnek olduğunu anlatmak için dava avukatının hazırladığı yazıyı yayınladı.
Yazıyı yayınladıktan 1 saat kadar sonra, avukat beni arayarak, Konfederasyon ve TOOMD tarafından, yazının siteden kaldırılmasını istediğini o nedenle yazıyı yayından kaldırmamızı istedi. Aslında bizim tek yapmaya çalıştığımız Konfederasyonun ve Derneklerimizin çabalarını meslektaşlarımızla paylaşmaktı.
Sonradan öğrendik ki önce dernek sitesinde yayınlamak istiyorlarmış, yani hem sektörün haberciliğine (!) hem de yöneticiliğine soyunmak istemişler.
Yönetici de ben haberci de ben? Ya da başka bir deyişle “BEN istediğimi çalar istediğim gibi oynarım.”
Daha sonra mı ne oldu? Bir gün sonra dernek ve konfederasyonun resmi web sitesinde şöyle bir yazı yayınlandı.
“ Resmi web sitelerimizin dışında yayımlanan haberlere ve bilgilere itibar etmeyiniz.”
Cürete, egonun şişkinliğine ve hazımsızlığa bakınız.
Evet, “Yönetim kurulu üyesi” Sayın Turgut Çakar doğru söylüyorsunuz.
Diyorsunuz ki; “Resmi sitende ve yayın organında her zaman korkak derecede dikkatli olmak zorundasındır. Çünkü sen birey olmaktan çıkmış toplumsal bir kimlik almışsındır. Yaptığın veya yayınladığın her şey sana değil temsil ettiğin topluma mal edilir.”
Bizde aynen sizin dediğiniz gibi düşünerek hareket ediyorduk. Ta ki 04 Mart 2015 tarihinde TOOMD ve Konfederasyonun resmi sitesinde, bir yıl önce yayınlanan yazının benzeri;
“Resmi web sitelerimizin dışında yayımlanan haber, duyuru vb. açıklamalara itibar etmemelerini önemle rica ederiz.” Yazısı yayınlanana kadar…
Bilmeyenler için yeniden anlatalım; Bu sektöre 50 yılını vermiş bir dernek başkanı, meslektaşlarına iki aydan bu yana ödenmeyen SGK katılım payları ile ilgili bir çözüm yolunu ile paylaşmıştı. İki aydır meslektaşlarımız paralarını alabilmek için bizlere mail atmakta ve telefonlar ile katılım paylarının akıbetini sormakta idiler. Bizler de iki aydan bu yana bu konu ile ilgili meslektaşlarımızın bu sorununa dikkat çekmek için haberler yapmaktaydık.
TOOMD ve Konfederasyonun bu konuda yaptığı tek faaliyet “Resmi web sitelerimizin dışında yayımlanan haber, duyuru vb açıklamalara itibar etmemelerini önemle rica ederiz.” Yazısı yayınlamak oldu.
OptisyeninSesi haber sitesinde, İtibarlı Derneğin, İtibarsız Elemanları başlıklı yazı yayınlanmadan önce, ben, Sayın İlker Ayazı telefon ile arayarak, Konfederasyon ve Derneklerin sektöre hizmet için var olduğunu, sektörün haber sitelerini itibarsız olarak ilan etmelerinin doğru olmadığını söyledim. Bu tür tartışmaların herkese zarar verebileceğini belirttim.
Yönetimdeki diğer meslektaşlarımıza da yaptıklarının yanlış olduğunu, bu yazıyı kaldırmazlarsa sektöre bizlerin de söyleyebileceği sözlerimizin olduğunu belirten bir e mail gönderdim.
Maalesef hiçbir cevap alamadım.
Evet, “Yönetim kurulu üyesi” Sayın Turgut Çakar, sizin bir konu hakkında yazı hazırladığınız zaman çok yönlü bir araştırma yaptığınızı çok iyi bilenlerdenim.
Yazdığınız “Cevap Verme Zamanı” başlıklı yazınızı da hazırlarken, size bu cevaplama görevini verenler eksik bilgi vermişler.
Yazınızı her ne kadar “sipariş” üzerine yazmış olsanız da, keşke, tarafsızlık ilkesi gereği konu hakkında bizden de bilgi alsaydınız. Konunun başka açılarının da olabileceğini düşünebilseydiniz.
Olmadı! Sayın Çakar, sizin tarzınız bu değil.
Alınan sipariş üzerine yazılan bir cevap yazısına daha fazla zaman ayırmak gereksiz diyerek, hiçbir kıymeti olmayan “kınama” vs. gibi detaylara takılmadan yineliyorum ki; Kim olursa olsun “SGK zarfı” gibi ucuz “kasaba siyasetçisi” numaralarından vazgeçmeli ve herkes sınırlarını iyi bilmelidir.
Saygılarımla
Orhan Küreli
Rodenstock önümüzdeki aylarda Regen tesisini saf bir mühendi...
Orta Vadeli Program (OVP), kredi kartı ve kredi kullanımına ...
Mahkeme kararı doğrultusunda optik gözlük camlarının hastala...
AB'nin MDR düzenlemesinin Türkiye'de de yürürlüğe girmesi so...
“Silhouette Evi kişisel deneyime odaklanıyor. Schmied, Buras...
Merhumeye Allah’tan Rahmet, Kederli Ailesine, Sevenlerine, C...
Küresel gözlük pazarı büyüklüğünün 2022'de 170,53 Milyar ABD...
Türkiye’de her üç çocuktan birinin göz bozukluğu yaşadığı ve...
Kollarınızı iyice uzatmadan yakını okuyamayacak duruma geldi...
Satışa sunulan mal ve hizmetlere ilişkin satış fiyatı, birim...