Ancak ve ancak demokratik, çoğulcu yapıları olan meslek örgütleri soluk alıp verebilirler. “İş” üretebilirler. Demokrasi yalnızca sandık başına gidip oy kullanmak değildir. Meslek örgütlerine bağlı kuruluşlar ve üyeleri her daim yönetimleri denetlemek ve katkı sunmak durumundadırlar. Bu katkı, güç ve destek vermenin yanında eleştirmektir de… Bir başka deyişle, eleştiri yapmak katkı vermektir. Diğer yandan, yapılan […]
26 Temmuz 2012 - 11:34 'de eklendi.
Ancak ve ancak demokratik, çoğulcu yapıları olan meslek örgütleri soluk alıp verebilirler. “İş” üretebilirler.
Demokrasi yalnızca sandık başına gidip oy kullanmak değildir.
Meslek örgütlerine bağlı kuruluşlar ve üyeleri her daim yönetimleri denetlemek ve katkı sunmak durumundadırlar.
Bu katkı, güç ve destek vermenin yanında eleştirmektir de…
Bir başka deyişle, eleştiri yapmak katkı vermektir.
Diğer yandan, yapılan yanlışı göstermek, doğru olanı işaret etmek üyelerin en demokratik hakkıdır. Hatta görevidir.
Demokrasi denilen şey budur.
Muhalefet demokraside olmazsa olmazlarımızdandır. Ancak her muhalif grup meslek örgütümüzden ayrılıp yeni bir oluşum içine girmesi ne kadar ahlaki, ne kadar demokratik takdir meslektaşlarımın…..Aynı çatı altında mücadeleye devam etmek, aynı bulvarda koşmak mesleğe ve meslektaşlarımıza katkı sağlamaz mı ?
Daha düne kadar aynı söylemleri paylaşanlar bu gün nerede olduğu aşikardır.
Dikkate alınan eleştiriler, meslek örgütlerinin mevcut yönetimlerini geliştirir, güçlendirir, büyütür. Yol gösterir. Işık tutar.
“Tekçi”, kendi bildiği gibi davranan yapıların üretken olmadığını, olamadığını yaşamın her alanında görüyoruz.
Ancak etkilenen yapılar etkileme ve yönetebilme gücüne sahiptir.
Yapılan eleştiriler karşısında, “ben seçimle geldim, dilediğimi yaparım…” anlayışıyla hareket etmek demokratik bir yaklaşım değildir. “Güç bende!” tavrı doğru değildir.
Eleştiri sahiplerini “düşman” ilan edip, bir tür “ötekileştirme” harekatına başlamak yanlıştır.
Yanlış işte ısrar etmek uygulayıcılarına zarar verir…
Yanlış işten dönmek ise erdemdir.
Meslek zor bir dönemden geçiyor…
Yapılacak çok iş var…
Yalnız bugün için değil yarınlar adına da…
Meslek örgütümüzün sorumluluğu büyüktür. Yükü ağırdır.
Yöneticiler bu ağırlığa denk davranmalı.
Her şeyden önce ağırbaşlı ve derinlikli davranmak gerek.
Bir de içtenlikli…
Dernekler, federasyonlar ve konfederasyon meslektaşlarımıza kulak vermeli. Üyeleriyle bütünleşmeli. Etkileşmeli.
Birlikte çalışmalı. Üretmeli.
Meslektaşlarımız hiçbir dönemde bu denli ezilmedi.
Meslek hakları hatta yurttaşlık hakları bu kadar ayaklar altına alınmadı.
Meslek örgütlerimiz bu gerçeğe uygun hareket etmesi gerekiyor.
Etmezse eğer, bunun vebali çok ağırdır.
Volkan YILMAZ
ÜNİVERSAL GÖZLÜK SAAT OPTİK ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET AŞ’YE...
Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki en önemli ...
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Volkan beye katılıyorum katılma nedenleri şunlar, ilk başta günümüz şartların optisyen mesleğini geldiği noktalarda sorgulanması gerekitğini ve bu mesleği toplandığı çatı altında oluşumların gelinden noktayla örtüşmediğini kimi zamanda ben yaptım oldu mantığıyla hareket etmenin birşeyleri bitirmeninde göz göre göre olduğundan bahsediyor yinede herşeye rağmen bu durumun düzeltileceğinnden bahsediyor.. gayet açık ve net bir şekilde anlatıyor mesul müdürlüğüe gelince optisyen arkadaşlar zaten belli bir tecrübeden sonra bu tip müdürlğüe geçip genel olarak işletmede çoğu kuralları uygularyak ve işletme dışındaki mesleki gelişimleride takip ediyorlar katılma konusunda bazı kavramlar oluştukdan sonra katılabilir her önüne gelen bu mesleği yapamaz bugün göz demek dünyada her… Read more »
volkan bey benim görüşüm bundan sonraki yazılarınızda bu mesleğe en büyük zaraır veren mesul müdürlük kavramıyla ilgili yazı yazarsanız bizi sevindirirsiniz.ya da bu yazıyı yazmadan önce mesul müdürlüğe katılıyor musunuz? görüşünüzü merak ediyorum.
volkan beye sonuna kadar katılıyorum bu meslek bukadar basit bi meslekmi gerçekten çok zor bi dönemden geçiyoruz. biz gözlükçü ve optisyenlere allah sabır versin………….
Çözülmesi gereken çok büyük sıkıntılarımız var .meslek o kadar çalkantılı dönemden geçiyorki bunu yaşadıgımız sorunlar açıkça ifade etmektedir .mesul müdürlüğün kalkmasını gerektiğine inanıyorum bu ülkede bu sektör bugun yaşadıgı sorunları hiç yaşamamiştir.bu açı bir gerçektir. inşlah en kısa sürede iyi yerde mesleğin hak ettiği yerde sıkınıtlarda kurtulmak için yukarıda volkan beyinde belirtiği gibi ben seçimle geldim dilediğimi yaparım kavramı hiçbir meslek örgütünün temsilçilerinine yöneticilerine yakışmamaktadır.umuyorum bu gaflet uykususndan bir an önce uyanırlar…… saygılarımla.