” ……Ala alihi ve sahbihi ecmain, velhamdulillahi Rabbilalemin, el….” Bir topluluk önündeyken insan nasıl da olduğundan heybetli duruyor diye düşünüyorum hoca’ya bakarken . Normalde ben boyda biri. Artık minberde oluşundan mıdır ne ? bayağı bir dev adam gibi duruyor karşımda. Şu anda yere çömeldi, Arkalardan bir yerden ezan okunmaya başlandı. Sessizce dinliyoruz. Kadıköy’ün bu […]
10 Nisan 2012 - 15:23 'de eklendi.
” ……Ala alihi ve sahbihi ecmain, velhamdulillahi Rabbilalemin, el….”
Bir topluluk önündeyken insan nasıl da olduğundan heybetli duruyor diye düşünüyorum hoca’ya bakarken . Normalde ben boyda biri. Artık minberde oluşundan mıdır ne ? bayağı bir dev adam gibi duruyor karşımda. Şu anda yere çömeldi, Arkalardan bir yerden ezan okunmaya başlandı. Sessizce dinliyoruz.
Kadıköy’ün bu en eski camilerinden Kethüda Camisi yaklaşık 500 yıllık bir cami. Allah’tan ki bu camiler ve kiliseler yapılmış. Yoksa Kadıköy’e ait bir tane bile tarihi eser bulamazsınız. Nasıl ki ismini aldığı Khalkedon’a ve Bizans’a ait herhangi bir tarihi kalıntıya rastlayamazsanız .
” Değerli Cemaat, demin okuduğum Rahman suresinin ilk ayet-i Kerimelerin de Cenab-ı Hak, : göğü yükseltti ve ölçüyü koydu. ….”
Birden türkçe hutbeye geçince kendime geliyorum.Ayaklarım uyuşmuş,yarım bağdaş kurup dinliyorum. ”Ella tedgav fil mizan, yani ölçüde haddi aşmayın,tartıyı adaletle yapın,teraziyi eksik tutmayın diye buyuruyor yüce Allah.
Muhterem müminler,Kadıköy çarşısının göbeğinde bulunmamız sıfatıyla,çarşı esnafının çoğunluğunu oluşturduğu cemaatimizde bu gün alış-veriş te adalet ve kul hakkı üzerine hutbemiz.
Yüce dinimiz insanlar arası ilişkilerde kul hakkını bağışlanmaz günahlardan saymıştır.En büyük kul hakkı da insanlar arası ilişkilerde ticaretle olmaktadır.Onun için adil tartınız,doğru ölçünüz denmiştir.Alış-verişlerinizde adil olmak,doğru tartıp-doğru ölçmek sosyal ahlakı ve toplumsal yapıyı güçlendirir.İsrafı azaltır.Adaletsiz ve haksız alış-veriş , tatminsiz ve birbirine güvenmeyen bir sosyal yapı oluşturacağı için sosyal hayatın günden güne bozulup, Allah muhafaza dinden de uzaklaşmasına sebep olur.
Bu konuda efendimiz S.A.V, hadis-i şerif lerinde,uzaktan mal getiren tüccarı, henüz pazara gitmeden karşılayıp malını satın almasını yasaklar. ” mal sahibi pazara geldiği zaman fiyat farkını görünce yoldaki satışı iptal etmeye hakkı vardır ”der. Yani bir malın değerinden aşağıya satılmaması gerektiğini bildirir.Yani aldatmayınız, aldanmayınız.
Değerli Cemaat, % 70-80 iskontolarla satılan ürünlere şahit oluyoruz. Hatta internetin alış-veriş sitelerinde 500 liralık ürüne,50 liraya sahip olmak istemez misiniz ? diye reklamlar var.
” Ve leyse minni…” Bizden değildir.Kimler bizden değildir deniyor ? Aldatan….Aldatan ,bizden değildir.
Sevgili müminler , Bir malı zararına satma hakkınız yoktur. Hem günahtır, hem emeğe saygısızlıktır. Ayrıca bir malı değerinden ucuza almak dinen haksızlıktır. Pahalıya almak ta öyle…Kelepir diye tabir edilen ,hakedilenden daha ucuza bir alış-verişe konu olan mal fırsatçılığı doğurur. Burada söz konusu edilen Önüne çıkan fırsatlardan yararlanmak değil, bizzatihi fırsatları beklemek,fırsatları kollamak.. Cemat-i müslümin sıkıldığınızı görüyorum.Konuyu fazla uzatmayacağım.Tüketici ve müşteri ayrımını yapmanızı isteyeceğim sizden .
Kapitalist batı dünyası herkesi tüketici olarak gördüğü için 1 saat alan yanında 2 saat daha verebilir. Bu tüketim toplumunun bir politikasıdır.Ama sizden alış-veriş yapan kimseleri tüketici değil de müşteri olarak görürseniz ona ihtiyacı olan ürünü satmakla mükellefsiniz.
Bir tane satın DEĞERİNE satın.Helal kazancın keyfini sürün.Bir saat ihtiyacı varken 1 saat fiyatına 3 saat satıyorsanız hem tüketimi özendirip,hem de dünya üzerinde ki sömürünün bir parçası oluyorsunuzdur.”
Bu hoca’nın dinlediğim üçüncü hutbesi. İlk hutbesinde Sosyal İslam ‘ı,geçen haftada islam da kadın hakları ve çok eşlilik konusunu işlemişti.Şimdi ellerimizi açtık duasına eşlik ediyoruz :
….Ümmet-i Muhammed’in sağlık ve selameti için,Allah rızası için el fatiha……”
Metin TURANLI
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...
Kıymetli meslektaşlarıma saygılarımı sunduktan sonra, hem böyle güzel bir yazıyı kaleme alanı, hemde yorumuyla katkı sağlayan her iki meslektaşımı ve tabiki bizlere kadar ulaşmasını sağlayanları tebrik ediyorum.
Bu gibi söylemleri paylaşarak, manevi değerlerimizi bilip, hatırlatarak,sahip çıkarak, birde gereğini ifa ettiğimizde sırtımızın yere gelmeyeceğine inanmalıyız.
İşte o zaman ne aldatırız nede aldanırız.
Numan Hocaoğlu
Sayın Metin bey,muhteşem bir kaleminiz var .Yazılarınız için teşekkür ediyoruz ve devamını bekliyoruz Saygılarımla Taylan KÜÇÜKER KUL HAKKI ÇOK ÖNEMLİ BUNA DİKKAT ETMEK LAZIM DERVİŞ GÖNLÜ – KABAĞIN SAHİBİ Vaktiyle bir derviş, nefisle mücadele makamının sonuna gelir. Meşrebin usulünce bundan sonra her türlü süsten, gösterişten arınacak, varlıktan vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekten ibaret değildir. Her türlü görünür süslerden arınması gereklidir… Saç, sakal, bıyık, kaş, ne varsa hepsinden. Derviş, usule uygun hareket eder, soluğu berberde alır. -Vur usturayı berber efendi, der. Berber dervişin saçlarını kazımaya baslar. Derviş aynada kendini takip etmektedir. Başının sağ kısmı tamamen kazınmıştır. Berber tam diğer… Read more »