
Yasal dayanağı olmayan barkod ve karekodu yasalmış gibi dayatmaya kalkan zihniyet meslektaşı adeta şaşkına çevirmiş ve meslektaşı bir kaosa sürüklemiştir.
Değerli Meslektaşlarım,
Yasal dayanağı olmayan barkod ve karekodu yasalmış gibi dayatmaya kalkan zihniyet meslektaşı adeta şaşkına çevirmiş ve meslektaşı bir kaosa sürüklemiştir.
Meslektalarımız bu kaostan nasıl ve ne şekilde çıkacağı mücadelesi içine girmiş kendi kendine bir çözüm arayışları halen devam etmektedir.
Bunu tek çözümü ile ilgili açılan davada alınan Yürütme Durma Kararının uygulanmasıdır.
Çünkü eşi ve emsali dünyanın hiçbir ülkesinde olamayan bu sistemi neye ve hangi çıkarlara dayanarak getirmeye çalıştıkları bu sistemin mimarlarının eline ne geçeceği düşüncürüdür.
Yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin önüne geçilebilmesi için dayatılan bu sistem bu uygulama ile asla başarıya ulaşmayacaktır.
Hedeflenen yolsuzluk ve usulsüzlüklerin önüne iki şekilde geçebilir.
Birincisi hastaya doktor tarafından yazılan reçete ile Optisyen-gözlükçü müessesesinden reçeteye uygun gözlüğün yapıldıktan sonra birebir kontörlü yapılarak, İkincisi Kişiye fatura edilen durumlarda kişi faturasını kuruma ibraz ederken reçete muhteviyatı gözlügünüde kuruma ibraz etmeli ve bu esnada yapılacak kontrol neticesinde ödemenin yapılması ile hedeflenen başarı sağlanabilir.
Bunun dışında bu yolsuzluklar ve usulsüzlüklerin önüne geçilemez.Bunun dışında asla olmaz.
Bu konu ile ilgili aynaya tek taraflı bakmamak lazım bana göre hem gözlükçü açısından hemde alıcı açısından doğan ikili ilşkilerden dolayı bu yolsuzluklar ve usulsüzlükler ortaya çıkmaktadır.
Yukarıda izah etmeye çalıştığım sistem uygulandığı taktirde yani faturayı şahsa kesip şahıs kendisi tahsil cihetine gittiği taktirde %95 yolsuzluk ve usulsüzlüklerin önüne geçmiş olacaktır.
Elektronik bir ortamda konunun çözülmesi daha iyi olacağı yerde tavşana kaç tazıya tut misali asla çözülmez.
Ve meslektaşları çözümsüzlüğe sevk eder. Bu çözümsüzlüğün içinde iyi niyetli arkadaşlar ezilip yok oluyorlar, iyi niyetli insanların günahı ne anlamadım. Devlet gözlük ödemesini 3 yılda bir yapmaktadır.6 ayda birde reçetede 0,50 diyoptri artışı olmadan cam parası ödememektedir.
Ödedigi para ise çerçeve için 35,00 TL cam parası ise ortalama 10,00 tl olup toplam 45,00 tl bunun emekliden % 10 katılım payı düştükten sonra kalan 40,50 tl ‘dir.Çalışan için ise % 20 katılım payı düştükten sonra kalan 36,00 tl’dir. Yapılan bu işkenceye değecek değecek bir değer olsa gam yemiyecegim. Bu işkence bu meslektaşın canına tak etmiştir.
Yeter artık bu meslektaşı rahat rahat bırakın bu bürokratik işlenlerden kurtulun.Gözlükçülerin sağlık ödemelerinden düşen paya baktığımız zaman % 0,01 dahi değildir. Bu ödemelere göre bu kadar işkence yapılmaz ve bu cehennem azabı insana ve camiaya çektirilmez. Bu işkence tamamen insanlık dışıdır.
Bu konu ile ilgili yetkililere sesleniyorum lütfen konu ile ilgilenerek konuya acilen çözüm getirmelerini diler saygılar sunarım..
Tüm Optisyen Gözlükçüler Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
MAHMUT YETİM
SN. Mahmut YETİM beyefendi, senelerdir içinde bulunduğunuz için yakınen bilirsiniz; bürokrasi, sorunlara çözüm için kısa yolu bırakıp vatandaşa en zor olanı dayatma sanatıdır. Gözlükçü reçeteye göre gözlüğü verecek, hak sahibi vatandaş ta ödediği fatura bedelini kuruma ibraz ederek parasını alacak.! Bu ancak ideal bir hayal olabilir. SGK KURUMU 2011 Yılında 3 yaşında bir bebek için verilmiş intro-öküler bir lens için 2 yıl geçerli heyet raporu olmasına , genelge ile fatura karşılığı lens bedelinin kurum tarafından karşılanacağı açıkça belirtilmesine rağmen; vatandaş aylarca parasını alamadı, kesilmiş faturaya rağmen heyet raporunun süresi de geçtiği için vatandaş yeniden heyet raporu çıkarttı, medüla sisteminde ısrar neticesi aylar sonrası yine giremedik ancak kestiğim faturanın KDV VE VERGİSİNİ tekrar ÖDEMEYİ GÖZE ALARAK İKİNCİ BİR FATURA KESİP ancak SGK NIN BİLGİSAYAR SİSTEM OPERATÖRLERİ İLE ONLARCA TELEFON NETİCESİ VATANDAŞIN PARASINI TAHSİL EDİP KENDİNE ÖDEYEBİLDİK. Sizinde anladığınız gibi vatandaşın cebinden ödediği parayı bile vezneden derhal ödeyip vatandaşın işini bitirmeyen, işi yokuşa süren SGK KURUMU; çalıştıramadığı medüla sisteminde ısrar ederek vatandaşı bu kadar uğraştırır ise, her reçete karşılığı gözlükçüler tarafından verilen faturaları nasıl ödeyebilecektir?
Sn Mahmut Yetim, Kurum 4500 civarındaki anlaşmalı gözlükçünün görme sağlığı ile ilgili verdiği hizmetin kıymetini, şayet bu şekilde gözlükçüden faturasını alan hak sahipleri , kurumun önünde yığılma yapınca belki anlayabilecektir. Şu anda gözlükçüler üzerinde yaratılan karmaşa ve neticesi herkesi etkilemiş olan stres, yine SGK KURUMUNUN medüla sisteminin 1 TEMMUZ ISRARINDAN OLMADI MI?
Ortam biraz sakinleşince yapılacak en iyi iş ; Kurum ile ilişkilerde bizleri temsil eden sizler yani bütün dernek , federasyon, konfederasyon yöneticileri olarak kurum tarafından dayatılan haksız uygulamaların teker teker ortadan kaldırılması için hep birlikte girişimlerinizi yapmanızdır.Mesleğin geleceği için ODA ÇATISI ALTINDA BİRLEŞMEMİZ bu konuda hizmeti geçecek olan sizlerin adını altın harflerle yazdırır .
MESLEĞE İTİBAR KAZANDIRACAK BÜTÜN GİRİŞİMLERİNİZİ SAYGI İLE KARŞILIYORUZ.
Bütün bunlar sizlerden beklediğimiz hizmet ise ; Gözlükçülerin görevi de sizlerin heykelini dikmek olacaktır!
SAYGILARIMLA.