Gözlük kullananlara yönelik psikolojik şiddet travmatik sonuçlar doğurmakta.
Bebeklikte fark edilen göz kusuru (şaşılık & kayma, katarakt vb) önce gözlük daha sonra cerrahi yöntemlerle tedavi edilse de genelde gözlüklü bir yaşam sürdürülmekte.
Okulda başlayan “Dört göz” alaycılığı kişiye genelde lakap olarak yapışmakta.
Çocuklar ve gençler arasında; Dört Göz, Optik, Kör, Anten, Harry Potter.
Genç presbiyoplarda ise ; Sürahi Nine, Moruk & İhtiyar belli başlı betimlemelerdir.
Günlük yaşamda gözlük “alay” konusu bir metaya dönüştürülürken, “Finans” temalı haber ve reklamlarda nedense yüceltilmektedir.
Reklamcıların bu iki yüzlü yaklaşımı, toplumsal algının nasıl yönetildiğinin de bir göstergesi aslında.
Oyuncu Cezmi Baskın’ın Galip Usta rolüyle deneyimli bir mobilya ustasına hayat verdiği reklamda yaratılan tiplemede öne çıkarılan gözlüğün ustalık kimliğine ne
gibi katkı sağladığını ben çözemedim.
Tam tersi itici bir tipe dönüştürülen Galip ustanın gözlüklü görseli toplum belleğinde travmaya dönüşen gözlük alaycılığını körüklemekte.
Cezmi Baskın’ın günlük yaşamındaki normal gözlüklü görüntüsü reklamda verilmek istenen hangi mesajla örtüşmedi acaba?
Sıradan sorgulamada karşımıza çıkan “usta marangoz” görsellerindeki abartısız doğal görünüşlü gözlüğün ustaya kattığı bilgelik ve samimiyet daha inandırıcı ve sahici durmuyor mu?
Milyonlarca gözlük kullanıcısının belleğine nakşedilen bu alaycı algıdan çıkılabilmesi için, Reklamcıların; Beyaz yakalı ve eğitimli kitleye yönelik haber ve reklamda gözlüğü yücelten olumlu konumlandırmayı genele de uygulamaları yönünde teşvik edilmesi sektör temsilcilerinin görevi olmalıdır.
Hakan Ertunk
Gözlükçü
| Yazarın diğer yazılarını okumak için tıklayınız |
