Bu gün sizlere suda boğulmaktan söz edeceğim. Tatlı suda ve tuzlu suda boğulmak; her ikisi de ölümcüldür. Bir şekilde vücudun dengesini bozar ve yaşama son verebilir. Tabi ki konunun uzmanı olmadığım için detaylara girmeden, konumuza dönmeyi kolaylaştıracak ana unsur olan tatlı suda boğulmanın aşamalarını anlatmak istiyorum. “ Tatlı suda boğulma; * […]
28 Nisan 2015 - 0:06 'de eklendi.
Bu gün sizlere suda boğulmaktan söz edeceğim.
Tatlı suda ve tuzlu suda boğulmak; her ikisi de ölümcüldür.
Bir şekilde vücudun dengesini bozar ve yaşama son verebilir. Tabi ki konunun uzmanı olmadığım için detaylara girmeden, konumuza dönmeyi kolaylaştıracak ana unsur olan tatlı suda boğulmanın aşamalarını anlatmak istiyorum.
“ Tatlı suda boğulma;
* Akciğerlere giren tatlı su osmotik basıncın etkisiyle alveollerden kana geçer,
* Kandaki su miktarı artar, (hemodilüsyon)
* Su eritrositlere de girer ve eritrositleri patlatır,
* Eritrositlerin oksijen taşıma kapasitesi düşer,
* Açığa çıkan K (potasyum) aritmiye neden olur,
* Açığa çıkan hemoglobin böbrek yetmezliğine neden olur,
* Surfaktan madde kaybı nedeniyle alveoller kollabe olur ve boğulma gerçekleşir.”
Kısaca ve öz Türkçe ile anlatacak olursak, elbette suyun akciğerlere dolarak nefes alınmasını engellemesi ölüm sebebidir.
Ancak, bir şekilde havuzun altında oksijensiz kalarak ölmüş iken, ilk yardım prosedürleri uygulanarak yaşama geri döndüyseniz, kesinlikle yaşamsal tehlike sürmektedir. Şöyle ki az yoğun olan su nedeniyle yavaş ve süreli bir ölüm gerçekleşir. Akciğerlerde biriken az yoğun olan su,osmotik basınç etkisiyle çok yoğun olan kana karışır. Bu durumda damarlardaki basınç miktarı artar ve kanın kimyası bozulur yavaş ve süreli bir ölüm başlar.
Doktorların ve yoğun bakım uzmanlarını teşhiste yanıltabilen bu durum tedavisi mümkün olan bir komplikasyondan sonra, ölüm ile sonuçlanan bir vaka yaşanmasına neden olur.
Çok Uluslu Şirketlerin Ülkemizde uyguladığı yöntem de buna benziyor. Bir kerede mesleğe nüfus edip boğarak öldüremeyeceklerini anladılar. Şimdiye kadar yaptıkları tüm hamleler Sivil Toplum Kuruluşlarımız tarafından yoğun bakım tecrübesi ve birikimi ile bertaraf edilmişti. Genel kurullarda bu akıma hizmet eden gruplara karşı mücadele edildi ve sonuçta kazanılan zafer ile ayrılıp kendi derneklerini kurmaları konusunda onları zorladı. Evet, artık kim oldukları ve hangi amacın peşinde olduklarını gizlemeden kendi kimlikleri ile varlar.
Biz boğulmaktan kurtulduğumuzu düşünüp rehavete kapılırken, onlar tatlı suda boğulmada olduğu gibi hücrelerimize girip onları bozma ve sonuçta hayatımıza kast etme eyleminden vazgeçmedikleri gibi son dönemlerde bunu hızlı bir şekilde yapmak için çalışmalarına devam ediyorlar.
Evet, arkadaşlar artık acil müdahale zamanı gelmiştir. Hep birlikte tüm küskünlüklerimizi ve kişisel sıkıntılarımızı bir kenara bırakmalıyız. Kimyamız bozulmaya başladı ve en yaşamsal hücrelerimiz bu grupların istilası altında.
Tedarik ağını ellerine geçirdiler.
Her bir optisyenlik müessesesinin tüm mahrem bilgileri ellerinde. Satın aldığınız her ürünle bu gruplara iş kapasiteniz, bölgesel potansiyeliniz, müşteri profiliniz ve lokal verimliliğiniz ile ilgili bilgi veriyorsunuz.
Hem de hiçbir zahmet ve mali yük göstermeden bu bilgilere ulaşmalarını sağlıyorsunuz. Satış elemanlarının personeliniz ile ilişkilerini yoğunlaştırmalarına izin vererek bu şirketler için en önemli olan insan kaynakları için kolay ve ulaşılabilir ortam sağlıyorsunuz. Satın aldığınız her ürün ile iktisadi olarak daha da güçlenmelerini sağlıyorsunuz. Böylece kendi kaynaklarımızla kendimizi yok edecek gücü onlara veriyoruz. Derneklerine üye olarak onlara prestij sağlıyor, kamuda kabul görmelerini sağlıyoruz. Yerli tedarikçiler olarak onları kamuya taşıyarak projelerini hayata geçirmeleri için kapıları aralıyorsunuz. Yerli tedarikçiler olarak eğitim, seminer ve çalışmalarına katılarak seslerinin duyulmasına yardımcı oluyorsunuz.
Son yaklaşıyor. Acil müdahale şart duruma geldi. Yoğun bakımın kapısını açıp doğru teşhis ve tedavi uygulanmazsa yakın tarihte mesleğimiz bizler için ölmüş olacak.
İlk etapta yapılacaklar bellidir:
Her türlü öfke, nefret, kişisel hırs ve çıkarlarımızdan soyutlanıp toplum için bir araya geleceğimiz beyaz bir sayfa açmalıyız.
Eğitim; bu işi en doğru şekilde yapan deneyimli üniversitelerin birikimlerinden yaralanarak standart oluşturmak ve kalitesinin artırmasını sağlamaları konusunda itici güç olmalıyız.
Ekonomik yükü ne olursa olsun mesleğimize ve geleceğimize göz dikmemiş firmalardan alış veriş yapmalıyız.
Ekonomik güç birlikleri oluşturmalı ve bu birliklerin doğru firmalarla çalışmasını sağlamalıyız.
Yerli sanayicilerimiz rekabeti bir kenara bırakmalı ve güç birliği yapmalıdır. Çalışmalarının ve ortak hareket ettiği kişi ve kurumların kimlere hizmet ettiğini iyi gözlemlemeli ve davranışlarını ona göre ayarlamalıdırlar.
Bu gün için iyi görünebilirsiniz hatta ciğerlerinizde su yoktur ve nefes alıyor olabilirsiniz. Ama bu sizin iyi olduğunuz anlamında değildir. Unutmayın ki az yoğun olan sermayeleriniz tek başına çok yoğun olan sermayeye kaymaya başlamıştır. Artık sizin yavaş yavaş ölüme doğru yol almaya başladığınızın ve acil önlem almanız gerektiği zamanın geldiğinin göstergesidir.
Unutulmamalıdır ki İsrail toplar tüfeklerle istila edilmedi. Kaynaklar aktarılarak bu günlere gelindi. Kaynaklarımıza sahip çıkmak hem şahsi hem de ülke çıkarları için bir seçenek değil, asli görevimizdir.
Turgut Çakar
Tüm meslektaşların ve ailesinin başı sağ olsun. Allah rahmet...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
McDonald's Ligue 1, BKT Ligue 2, Champions Trophy ve McDonal...
Merhuma Allah’tan Rahmet, kederli ailesine, sevenlerine, sab...
Gib'in e-Fatura ve e-İrsaliye uygulamaları ile e-Fatura ve e...
Ne kadar şükretsem az. İklim olarak soğuk ve kapalı bir coğr...
BAŞ AĞRISI, GÖZ HASTALIĞININ HABERCİSİ OLABİLİR.....
İnsanlar liderlik hakkında konuştuklarında, odak çoğu zaman ...
Her yıl yarım milyondan fazla Amerikalı, görme bozukluğunu g...
Kışa girerken çoğu insan arabasını yeniler ve daha çok güven...