•Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Aydın Yıldırım, göz tansiyonunun teşhisi en zor göz hastalığı olduğunu belirterek, “Göz tansiyonu kör eden göz hastalıkları arasında ikinci sırada geliyor. Dünyada bilinen göz tansiyonu hastası 70 milyon kişi. En etkin tedavi yöntemi ise ilaç” dedi. Op. Dr. Aydın Yıldırım, göz tansiyonun kör etmede ikinci sırada geldiğini, ilk sırada ise […]
23 Şubat 2011 - 18:03 'de eklendi.
•Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Aydın Yıldırım, göz tansiyonunun teşhisi en zor göz hastalığı olduğunu belirterek, “Göz tansiyonu kör eden göz hastalıkları arasında ikinci sırada geliyor. Dünyada bilinen göz tansiyonu hastası 70 milyon kişi. En etkin tedavi yöntemi ise ilaç” dedi.
Op. Dr. Aydın Yıldırım, göz tansiyonun kör etmede ikinci sırada geldiğini, ilk sırada ise kataraktın yer aldığını söyledi. Kataraktın tedavi edilebildiğini belirten Yıldırım, göz tansiyonunda ise geri dönüşün mümkün olmadığını kaydetti. Göz tansiyonunun herhangi bir belirti de vermediğini dile getiren Yıldırım, dünya genelinde görülme sıklığının yüzde 2-10 arasında değiştiğini kaydetti. Amerika ve Afrika’da daha sık görüldüğüne dikkat çeken Yıldırım, genetik faktörlerin göz tansiyonunda çok etkili olduğunu ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre 2010’da tüm dünyada 70 milyon göz tansiyonu hastası olduğunu belirterek, “Yani dünyada Türkiye nüfusu kadar göz tansiyonu hastası var. 2020’de bu rakamın 100 milyona çıkması bekleniyor. Her yıl ortalama 2,5 milyon hasta teşhis ediliyor. Dünyada, iki gözünde de göz tansiyonu olması nedeniyle göremeyen 7 milyon hasta var. 2020’de bu sayı 10 milyona çıkacak. Türkiye’de ise net veri yok” diye konuştu.
Hastalığın yaş ve genetikle bağlantılı olduğunu söyleyen Yıldırım, 40 yaşından sonra riskin daha çok arttığını anlattı. Göz tansiyonunun iki çeşidi olduğundan bahseden Yıldırım, “İlki yüzde 75 oranında görülen açık açılım, diğeri ise yüzde 25 oranında görülen kapalı açılım. İlkinde hiç belirti yok. Ama ikincisi çok daha ciddi. OCT denilen aletle göz tomografisi çekiyoruz. Bu alet 10 yıldır kullanılıyor. Biz buna görme alanı testi diyoruz. 6 ayda bir tekrarlanıyor. Tedavide takip ve ilaç tedavisi çok
önemli. İkinci seçenek lazer, son seçeneğimiz ise cerrahi operasyon. Gözde miyop varsa, şeker, kalp varsa, görülme riski ve hasarı daha fazla. Genel yanılgının aksine, normal tansiyon ile göz tansiyonu arasında hiçbir bağ yok” şeklinde konuştu.
Düzenli egzersizin göz tansiyonunu düşürmede etkili olduğunun saptandığını söyleyen Aydın Yıldırım, alkol ve kafeinin ise olumlu ya da olumsuz, bir etkisi olmadığını aktardı. Sıkı yaka ve kravat kullanımının göz tansiyonunu artırdığını dile getiren Yıldırım, üflemeli çalgı kullananlarda da sık görüldüğünü kaydetti. Yüz üstü ve sırt üstü yatanlarda arttığını, hamilelikte ise azaldığını vurgulayan Yıldırım, ıspanak, kıvırcık salata ve havuç gibi yiyeceklerin olumlu etkisi olduğunu, “2 yeşil 1 kırmızı”
formülünün önemli olduğunu ifade etti.
Yıldırım, “Göz tansiyonunun tedavisi yüzde 99 ilaçtır. İlaç yüzde 35 düşürüyor. Lazer az kullanılıyor. Basit, ama geçici. Eğer çok geç kalındıysa cerrahi operasyon uygulanıyor. Hastalığın kör etme süresi 15-20 yıl. Göz tansiyonunda yapılan ameliyatlarda körlük oluşabilir. Katarakt yapabilir, ya da başarısız olunabilir. Sıfıra da inebilir. 1991 yılında ayda ortalama 2-4 hastayı ameliyat ediyorduk. Bugün, ilaçların gelişmesi sayesinde bu sayı 1-2’ye düştü. İnsanlar da bilinçlendi” dedi.
ÜNİVERSAL GÖZLÜK SAAT OPTİK ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET AŞ’YE...
Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki en önemli ...
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...