
14 Kasım 2014 tarihinde ATV’de ve basında yer alan çocuklarda göz sağlığı ve gözlükle ilgili haber:
15 Kasım 2014 Cumartesi günü sektör içerisinden arka arkaya gelen telefonlarla, ATV’de ve basında yer alan haber programı hakkında ne düşündüğüm bana sorulmaya başlandı. Daha sonra da Derneğimiz Eğitim Komitesi üyesi, İzmir Ege Üniversitesi Optisyenlik Programı’nda öğretim görevliliği yapmış, şu an İzmir Gediz Üniversitesi Optisyenlik Programı’nda öğretim görevlisi olarak görev yapan Sayın Cumhur Akarsu ile ilgili ileri geri konuşmaların yapıldığını duydum. Her zaman yaptığım gibi, herhangi bir yorum yapmadan önce gerek gazete haberlerinin içeriğini gerek televizyondaki haber programını defalarca inceledim.
Televizyon haberindeki Sayın Prof. Dr. Safiye Yılmaz’ın açıklamalarına şöyle bir bakalım:
Çocuklarda gözlük kullanımının özellikle çok önemli olduğuna vurgu yaparak 7-9 yaş arası çocuklardaki göz tembelliğine ve göz kaymasına dikkat edilmesi gerekliliğini ve tedavi sürecinin bir bütün olduğunu, görmeyen gözün kayacağını, bunun bir kural olduğunu, yanlış bir gözlük verildiğinde hastanın görmesinin düzelmeyeceği gibi kaymayı kalıcı hale getireceğini, hastanın görsel sistemi doğru düzgün odaklanmadığı sürece gözün kaymaya devam edeceğini, iyi bir tedavi ile 7-9 yaş arasına kadar çocuklarda göz tembelliğinin ve göz kaymasının düzeltilebileceğini, daha sonraki erişkin başvurularında göz tembelliğinin ve göz kaymasının düzeltilmesinin imkansız olduğunu, bu kaymalarda ameliyatla tedavi yapılsa bile göz kayması ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirtmiştir.
Burada verilen mesajlara baktığımızda, ebeveynlerin çocuklarının göz sağlığı konusunda son derece dikkat etmeleri gerektiğini, optisyen/gözlükçülerin çocuklara hazırlayacakları gözlüklerin reçete dahil tedavi sürecinde çok önemli bir faktör olduğunu, yanlış yapılmış bir gözlüğün tedavi edemeyeceğini vurgulayarak optisyenlik mesleğinin ne kadar önemli bir meslek olduğunu, optisyen/gözlükçüye ve optisyenlik müessesesine herhangi bir karalama olmaksızın aksine yücelttiğini görmekteyiz.
Ancak, telefondaki tepkilere ve sosyal medyaya, üniversiteye atılan e-maillere baktığımızda, tepkilerin, zannediyorum ki, ATV haber spikeri Sayın Cem Öğretir’in “Yanlış gözlük şaşı yapıyor.” “Gözlüklerinizi mutlaka göz hekiminize kontrol ettiriniz.” sözlerinden kaynaklandığını görmekteyim. Burada da yine optisyenlik/gözlükçülük mesleğinin ne kadar önemli olduğunu kavramamız gerektiğine inanıyorum. Bizler işimizi doğru yaptığımız sürece hiçbir söylenen söz bizi karalayamaz.
Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Bizler optisyen/gözlükçüler olarak, optisyenlik müesseselerimize giren nihai tüketiciye kendi annemiz babamız, kendi kardeşimiz, kendi çocuğumuz gibi bakabiliyor, mesleki yeterlilikler konusunda kendimizi geliştirebiliyor, yaptığımız işi hakkaniyet ölçüsünde ve en iyi şekilde yapabiliyorsak endişe duyacağımız hiçbir şey olamaz.
“Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” ve “vurun abalıya” mantığı ile hareket etmeden, gördüğümüz eksiklikleri ne olursa olsun dile getirerek, bu eksikliklerin giderilmesi noktasında daha çok çaba sarf ederek mesleki açıdan en iyi olma yolunda kendimizi zorlamalıyız. Burada birkaç sözüm de, meslek içi eğitimlere karşı çıkanlara, web sayfalarından meslek içi eğitim haberlerini çıkaranlara ve meslek içi eğitimleri farklı bir şekilde anlatanlaradır.
Gerek Sayın Prof. Dr. Safiye Yılmaz’ın gerek İzmir Gediz Üniversitesi Optisyenlik Programı Öğretim Görevlisi Sayın Cumhur Akarsu’nun, toplumun ve optisyen/gözlükçülerin göz sağlığı konusunda dikkat edilmesi gerekenler hususunda yapmış oldukları açıklamalardan ve optisyenlik/gözlükçülük mesleğinin ne kadar önemli olduğunu vurgulamalarından dolayı 45 yıllık bir meslek adamı olarak teşekkürü bir borç biliyorum.
Gerçeklere tepki göstererek değil, bakış açımızı değiştirerek çözüm üretebiliriz.
Niye tepki vereyim ki, ben yanlış gözlük yapmıyorum ki…
Abdullah AYDİN
TOOMAD Genel Başkanı
Sayın Başkanım ve sevgili abim Abdullah Aydın,
Şu anda Gediz Üniversitesinde görev yapan sayın Cumhur Akarsu bey, öncesinde Ege Üniversitesinde görev yapıyordu. Bildiğimiz gibi Ege Üniversitesi devlet üniversitesi, gediz özel üniversite… Sayın Cumhur Akarsu bey, ege üniversitesinde yüz kızartıcı suç işleyip, “üniversite komisyon kararı ile üniversiteden uzaklaştırılmıştır” “ispatı için ege üniversitesi dekanlığından belge isteyebilirsiniz” Dolayısı ile bir kişiyi savunmadan önce öncelikle o kişinin öz geçmişini taramakta yarar olduğunu düşünüyorum.. Bu konuda titiz olmazsak, söz konusu savunmaya çalıştığımız kişilerin yüz kızartıcı suçlarına ortak olabilme durumları ortaya çıkabilir.