BIST 100
10.372,04 -0,10%
DOLAR
41,3560 0,07%
EURO
48,5860 0,02%
GRAM ALTIN
4.845,64 0,36%
FAİZ
40,66 -0,05%
GÜMÜŞ GRAM
56,14 1,62%
BITCOIN
115.987,00 0,02%
GBP/TRY
56,1267 -0,06%
EUR/USD
1,1734 0,00%
BRENT
66,99 0,93%
ÇEYREK ALTIN
7.922,63 0,36%
İstanbul Parçalı Bulutlu
İstanbul hava durumu
27 °

Sağlık Bilgileri

Öncelikle toplumun doğru  bilgilenmesinin sağlanması, bilgilenmenin gereken konularda ve özellikle sağlığı korumaya yönelik konularda olması, sağlık ve hastalıklar hakkında uygun kişilerin konuşması, ürün satışı ve reklama yönelik programların denetlenmesidir. Yoksa meşhur atasözü “Yarım hoca dinden eder, yarım doktor candan eder.” misali yarım bilgiler de sağlıktan edecek.

Prof. Dr. Özge ARDIÇOĞLU, Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi FTR Kliniği Şefi 
 
Sağlığın önemi şüphesiz tartışılmaz. Bu da beraberinde ilgiyi, merakı ve öğrenme isteğini getiriyor. Ekranlarda sağlık programları en ilgi çeken programlar arasında yer alıyor. Bu ilgiden nasiplenmek isteyen pek çok sağlık dışı program da çeşitli konuklarla, reklamlarla program akışı içinde sağlık konularına değiniyor.
 
Günümüzde ilerleyen teknoloji ve iletişim araçları ile bilgiye ulaşmak kolaylaştı. Ancak öğrenmedeki kolaylık bilgi kirliliğini de beraberinde getirdi. Eskiye  göre her konuda çok daha kolay bilgi edinebiliyoruz. Ama ne kadar doğru bilgi alıyoruz ve bu durum ne kadar yararlı? Konuya birkaç yönden değinmek istiyorum:
- Televizyonda sağlıkla ilgili  olarak hekim olmayan kişilerce hastalık tedavileri konusunda önerilerde bulunuluyor (Bitki, cihaz, krem gibi), yine tedaviye yönelik olarak ürün tanıtımı ve pazarlaması yapılıyor. Hekim olmayan, bazen de kim olduğu ve eğitimi belirtilmemiş kişiler tarafından kontrolsüz bilgilendirmeler yapılıyor.
- Yeni olmayan tedavi ve yöntemler yeniymiş gibi haber yapılıyor.
- Hekimler tarafından ise daha çok hastalıkların tedavisi konusunda yöntem ve teknikler anlatılıyor.
 
Oysa “Hastalık yok, hasta vardır” sözü gereği hepimizin bildiği gibi, uygun tedavi her hasta için farklı olabilir.  Hastaların bilgilenmesi, hastalık konusunda eğitim alması çok önemlidir. Ancak bu bilgilendirme ve eğitim her hasta için aynı değildir.  Dolayısı ile tedavi tekniklerine, yöntemlere, cihazlara veya bitkisel ürünlere yönelik tanıtımların amacı  kişi ya da ürünün reklamını yapmaktır.
Topluma yönelik sağlık bilgilenmelerinde önceliği sağlığı korumaya vermek, sağlığı korumanın ve hastalıklardan korunmanın yollarını anlatmak gerekir. Bu tür bilgilenmenin yararları ne kadar açıksa; ekranlardan veya medyadan alınan  bilgilerle  tedavi olmaya çalışmanın maddi- manevi zararları da o kadar açıktır.
 
Sağlık ve hastalık bilgilerine olan ilginin sonucu ortaya çıkan  bir durum da, farklı hasta profilleridir. Öğrendiği bilgilerle tanı koyan, gereken tetkiklere karar veren ve bu tetkiklerin istenmesinde ısrarcı olan  hastalar  artık daha sık görülmektedir. Ya da arkadaşına, eşine, komşusuna hekimin tedavisi için zararlı diye yorum yapan  veya kendisine iyi geldi diye aynı ilacı öneren hastalar bulunmaktadır.
Çözüm; öncelikle toplumun doğru  bilgilenmesinin sağlanması, bilgilenmenin gereken konularda ve özellikle sağlığı korumaya yönelik konularda olması, sağlık ve hastalıklar hakkında uygun kişilerin konuşması, ürün satışı ve reklama yönelik programların denetlenmesidir. Yoksa meşhur atasözü “Yarım hoca dinden eder, yarım doktor candan eder.” misali yarım bilgiler de sağlıktan edecek.

Reklam

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?

Optisyenin Sesi Reklam