08 Kasım 2011 - 16:37 'de eklendi.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, mesleki eğitimde köklü değişikliğe gideceklerini belirterek, “İşadamlarının mesleki eğitimin direksiyonuna geçmesini istiyorum. İş dünyası, ihtiyaç duyduğu elemanın eğitiminde söz sahibi olmalı. Biz sadece müfredatı belirleriz” dedi.
MİLLİ Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, mesleki eğitim sisteminin tamamen değişeceğini açıkladı. Dinçer, “Mesleki eğitimi pisaya aktörlerine bırakma politikası üzerinde duruyoruz. İş dünyası kendisi direksiyona oturmalı. Milli Eğitim müfredatı belirlesin, pratik tarafı da işadamının atölyesinde yapsın. Hangi tür eleman ihtaycı varsa işadamı söz sahibi olsun. İş dünyası ile ortaklaşa eğitim verilsin istiyoruz” dedi.
Piyasaya uygun değil
Dinçer, mesleki eğitimde en büyük sorunun piyasa ihtiyaçlarına uygun eleman yetiştirememek olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Mesleki eğitimde bizim en önemli sorunlarımızdan bir tanesi mesleki eğitim alan kişilerin piyasa ihtiyaçlarına uygun nitelikleriyle donanmamış olması. Öyleyse biz çok açık bir şekilde piyasa ihtiyaçlarına uygun bir meslek elemanı yetiştirmeliyiz. Öğrencileri öyle yetiştirelim ki, mezun olunca hemen işe alınıp, istihdam edildikleri yerde kendilerinden beklenen faydayı gösterebilirsinler.”
Müfredatı belirleriz
Ömer Dinçer, Çalışma Bakanlığı döneminde devreye alınan UMEM projeini anımsatarak, şöyle konuştu: “UMEM projesinde piyasa aktörleri ile çalıştık. Özellikle mesleki eğitimin yönetiminin karar verilmesi, içeriğinin belirlemesini Ticaret ve Sanayi Odaları’na vermiştik. Ticaret ve Sanayi Odası Başkanları ve üyeleri hangi alanlarda elemana ihtiyaç duyuyorlarsa onu belirleyip, belirledikten sonra yine kendileriyle İcra Kurulu vasıtasıyla mesleki eğitimi planlıyorlarduk. İşkur Genel Müdürleri bu eğitimleri uygulamaya koydu. Biz orada hakiketen işadamları ve örgürtleriyle bu işin yapılcağını, o noktada iş dünyasının ağırlığı ve desteğini görmüştük. Artık iş dünyası kendisi bu işin direksiyonuna oturmalı. Milli Eğitim Bakanlığın müfredatı belirlesin. İşin pratik tarafını işadamı üstlensin. Hangi tür elemana ihtiyacı varsa söz sahibi olsun.”
Atölyeler eskiyor
Mesleki okullarda atölye sorunu yaşandığına dikkat çeken Dinçer, şunları anlattı: “Mesleki eğitimde bizim çocuklarımıza mesleki kabiliyetlerini geliştirmede önemli bir sorun atölyelerimiz. Atölyeler açılıyor ama teknolojisi çok hızla eskiyor. Daha verimli kullanamıyoruz. Kullanamadığımız için bir müddet sonra ne öğrenciyi kendini çekiyor, ne de öğretmenlerini başarılı kılıyor. Öğretmenler de piyasada ihtiyaç duyulan teknolojiye uygun eleman geliştirecek nitelik taşıyacak eleman yetiştiremiyor. Yani bu atölyelerde öğretmeni, öğrencisi yetersiz kalıyor. Bir müddet sonra kimse bize itibar etmiyor. O zaman bizim mezunlarımıza itibar olması için bir hayal kuruyorum. Henüz kararını veremedim.”
Hukuki tartışma yapıyor
“Biz neden atölye açalım” sorusunu kendi kendine soran Dinçer, yanıtı şöyle verdi: ”Atölye açmayayım. Teorik derslerin verildiği okullar açılsın. Ama bu okullar mutlaka işletmelere yakın yerlerde açılsın. İşletmeler kendisi atölye haline gelsin. Teşvik, destek verelim. Başka türlü destek vereceksek bunları yapalım. Organize sanayi bölgeleri, teknoloji merkezleri yani işletmelerin yoğunlaştığı semtlerde meslek okulları olsun. Oradaki işletmelerin kendisi ise atölye olarak çalışsın. Böylece biz çocuklar için bir dünya masraf etmeyelim, onların yerine meslek okulları açalım, işadamları ihtiyaç duyduklarını bizzat yetiştirsin. Hukuki olarak bunu tartışıyoruz şimdi.”
İşadamı okulu yapsın gerekirse kiralarım
MİLLİ Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, meslek okullarıyla ilgili bir hayalini şöyle anlattı:
“Bir hayalim daha var. Bu okulları niçin ben açayım? Bu okulları meslek örgütleri açsınlar. Büyük şirketler, mesela Koç, Sabancı gibi büyük holdingler kendi ihtiyaç duydukları meslek okullarını niçin açmıyorlar?otursun hakikaten kendi ihtiyaç duyduğu okulları açsın, kendi ihtiyç duyduğu alanda eleman yetiştirsin. Eğer iş dünyası bunu yapma konusunda tereddüt geçirirse uzak kalırsa bir projem daha var. O zaman da öyle bir şey yapayım ki okulu kendisi kursun, bana kiralısın. Okulun bazı alan hizmetlerini bana sunsun, ama eğitimi kendisi üstlensin. Bunun gibi birçok alternatif üzerinde çalışıyoruz. Bir gerçek var ki, mesleki eğitime yeni bir model geliştirmek zorunyadız.”
Mezun olduğu bölüme uygun işe giren oranı yüzde 15
MESLEK lisesi mezunlarının önceliğinin de düz lise mezunları gibi üniversiteye devam etmek olduğunu vurgulayan Ömer Dinçer, şunları söyledi: “Meslek lisesi mezunlarını mezun olduktan sonra çalışmak yerine üniversiteye gitmeye çalışıyorlar. Çünkü ancak üniversite mezunu olurlarsa bir yere geleceklerini düşünüyorlar. Türkiye’de kendi bölümünden mezun olup, bu alanda çalışanların oranı yüzde 15. Gençler o zaman niye yönelsin meslek lisesine? Türkiye de üniversite mezunu olması, olmaması, meslek lisesi mezunu olmaması sorun değil. Asıl üretmeyi yaygın şekilde geliştirmeliyiz. İnsanlar o alana motive edilmiyorlar. Amaç ile araç yer değiştirmiş. Amaç üniversiteyi bitirmek, diploma sahibi olmak haline gelmiş. Üniversite diploma sahibi olmadığınızda da bir mesleği çok iyi icra edebilir, o meslekte kendine toplum içinde yer edinebilir, saygın konuma gelebilirsiniz. Biz bunu öğretmeliyiz. Bence sorun sadece sistemlerde değil, aynı zamanda toplumsal beklentilerin algıların oluşturulmasında aramak lazım.”
Optisyeninsesi Haber