Gogo’yu beklerken… dobro pozhalovat: hoş geldiniz. oçin desovo ucuz: ucuz fiyatlarımız çok ucuz. oçin korosiye o ki: gözlükler çok güzel. Mefkure den öğrendiğim rusça sözcükleri dükkana giren 2 Rus müşteri üzerinde deniyorum. Mefkure ile konuştuğum gibi olmuyor, Rus’larla konuşmak. Efendim, Tarih kitapları nasıl yazacak bilemiyorum ama, Sovyetler birliği ve Doğu blokunun çökmesi, […]
29 Ağustos 2014 - 10:27 'de eklendi ve 1212 kez görüntülendi. A+A-
Gogo’yu beklerken…
dobro pozhalovat: hoş geldiniz.
oçin desovo ucuz: ucuz fiyatlarımız çok ucuz.
oçin korosiye o ki: gözlükler çok güzel.
Mefkure den öğrendiğim rusça sözcükleri dükkana giren 2 Rus müşteri üzerinde deniyorum. Mefkure ile konuştuğum gibi olmuyor, Rus’larla konuşmak.
Efendim, Tarih kitapları nasıl yazacak bilemiyorum ama, Sovyetler birliği ve Doğu blokunun çökmesi, Türkiye ve Türk halkı için hayırlı olmuştur.
Türk erkeğinin cinselliğini ve flörtü keşfetmesi dışında, Türk aile hayatında ki yardımcı rolleri sanıyorum. Sonuçları bakımından- 10 yıllar sonra daha bir ortaya çıkacaktır.
Çocuk ve hasta bakıcılığı ile ev işlerine yardımcı olarak bir çoğu kaçak olarak çalışan bu hanımlardan biriydi Mefkure.. Annemin Demans hastalığı yüzünden gece – gündüz bizimle olacak birine ihtiyaç duyduğumuzda, bir gözlük alışverişi esnasında tesadüfen tanışmıştık bu Özbek hatunla. İşinden yeni ayrılmış 55 Yaşlarında ve birazda topluca olan bu Özbek hanımla anlaştığım için açıkçası ilk günler endişeliydim.
Kendisininde itiraf ettiği gibi elinin ağır olması, Türkçesinde ki bozukluk, annemin evde bir yabancı istememesi ve hastalığının da körüklediği dillere destan huysuzluğu başlıca endişelerimdi. Akşamları eve giderken nasıl dualar ettiğimi siz düşünün. Bu dualar sayesinde midir ne? Pek te beklediğim boyutta sorunlar yaşamadım.
Mefkurenin olgunluğuydu yükümü azaltan.. Elbette annem yine temizliğini beğenmiyor, yemeklerine söyleniyor, ya! Sanki, kadının orta yaşlı ve ağır kanlı olması kavga etmek için hevesini kırmış gibi. Çokta mücadeleye değer bulmuyor. O açıdan biraz rahattım.
Bu arada Mefkurenin de akıllı biri olduğunu da anladık..Pek dindar biri olmadığını tahmin ettiğim yardımcımız ilk günden,kıbleyi sordu.Sabah namazı hariç 4 vakit namaz da anneme eşlik ediyor.
Mefkure’nin izinli olduğu bir günün ertesiydi… Kendi gibi ev işlerinde çalışan bir çoğu Özbek arkadaşlarıyla beraber, ortak kullandıkları bir evde bir araya geliyorlar. Gurbette hasret gideriyorlarmış. Sabah sormuştum ‘’ nasıl geçti ?‘’ diye.
‘’N’olsun ? ‘’ diyor. Yemiş- içmiş, ağlamışlar. Anlamsız bakışlarımdan, açıklama ihtiyacı duydu. Bir arkadaşlarının doğum günüymüş. Onu kutlamışlar. Onun için yemiş-içmiş- eğlenmişler. Sonrasında da bol bol ağlamışlar. ‘’Neden ? ‘’ diyorum. ‘’ Eee! Gurbet ‘’ diyor. Herkesin çocuğu varmış. Çocuklarının büyüdüğünü bile göremiyorlarmış. Kendi bile 3 yıldır Özbekistan’a gidemiyormuş. Bir sefer ailesi İstanbul’a gelmiş 1 haftalığına.
Ucuz güneş ve yakın gözlüklerim hediye edildiğinde Mefkurenin gözlerinin dolmasına yetiyordu bile. Yaklaşık 1 yıl süren dostluğumuzda mefkure’den çok şeyler öğrenmiştim.
Arada eski Sovyet günlerini anlatır, o günleri özlemle dile getirirdi.
‘’ Şimdiki çocuklar hatırlamazlar ama Hiçbir şeyimiz yoktu, çok yoksulduk ama, gelecek kaygımız yoktu ‘’ diyordu. Eğitim, sağlık, barınma, ısınma, hiçbir zaman şimdiki gibi sorun olmamış.. Komünizm’in tek kötülüğü din’e karşı olmasıymış. Kendisi Taşkent’te devlete ait bir markette çalışıyormuş. Kocası başkasıyla evlenmiş, kendi emekli olmuş, çocuklarının ikisi de pek bir yaramaz çıkınca bir komşunun yardımıyla İstanbul’a gelmiş. 500 ile 600 dolar arasında çalışmış. Son baktığı yaşlı kadın da ölünce 2 aylık işsizlikten sonra bizi bulmuş ( ya da biz bulmuşuz.)
Bu birliktelik Mefkure’nin mutlu bir izdivacı ile aniden sonlanıverdi. Yeni eşi çalışmasına izin vermediğinden biz yeni bir yardımcı aramaya başladık. Sonrasında yardım yine Mefkure’den geldi. Gürcistanlı bir kadın varmış. Aynı yaşlarda. ”Ben kefilim ”diyor. Ben aynı şeyi annem için söyleyemiyorum.
Gürcü dilinden bize örnekler veriyor. Bico, erkek çocuk demekmiş. Kadınlara ise Gogo denirmiş. 1 haftaya kadar Gogo’muz gelecek ya, ben şimdiden kafayı yemek üzereyim. Onu mutlu edecek güneş gözlükleri, optik çerçevelerim renkli renkli kordonlarım… Gözlükçünün hediyesi başka n’olur ki? Yeter ki gelsin. Arada mefkure ile yarım kalan Rusça çalışmaları da başlayacak diye seviniyorum.
Bir taraftan Özbek pilavına kaşık sallarken öte yandan ”eline sağlık Mefkure ”.diyorum.
Spasibo mefkure.
Spasibo Rusya!
Metin Turanlı
Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı ...
“Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin ...
Renk körleri herhangi bir şart aranmadan, tek gözüyle görenl...
Merhumeye Allah’tan Rahmet, Kederli Ailesine, Sevenlerine, C...
Damlanın 40 yaş üstü bireylerde daha etkili olduğu ve 6 ile ...
İçimizi ısıtan bahar aylarına geçiş döneminde uyanan doğa, m...
İş dünyasına adım atmak, öğrenmek ve deneyim kazanmak isteye...
Ve yaz geldi. Optisyenler izini hakketti. Şimdi izinler nası...
Valimiz Sn. Yılmaz Şimşek'in ev sahipliğinde, düzenlenen bay...
Ülkemizde gözlük sektörü milyonlarca dolarlık önemli bir sek...