Bugün ebediyete intikal edişimin 40. günü ve benim için bu özel ve anlamlı günde size bir mektup yazmak istedim.
05 Ağustos 2022 - 11:45 'de eklendi.
Evet yine bazılarınız diyeceksiniz ki; adam öldü gitti hala orada bile boş durmuyor ve bir de bize mektup gönderiyor!
Gönderiyorum çünkü vicdanım orada olduğu gibi burada da çok rahat… Neden derseniz 65 yıllık ahir ömrümde kimseyi ne bilerek kırıp üzdüm, ne de birisi hakkında en ufak kötülük istedim.
Buraya gelmeden önce olduğu gibi burada da herkesle yine diyalog halindeyim ve her tür uyuşmazlığın ikili iyi ilişkilerle halledilebileceğine inanıyorum. Benim ömrüm vefa etmedi ve kısmen de bazı şeyleri yapabilmeye yetmedi ama sizlere yine tavsiye ediyorum ki; kibir, tamah ve egodan uzak durun! Nezaketi, akıl sahibi olup konuşmayı eğer o konuda bilginiz yoksa asla topa girmemeyi yaşarken her daim söylediğim gibi ahiretten de söylüyorum.
Ben de küçüktüm, büyüdüm ve neticede sizlerin de bir zaman sonra intikal edeceği gerçek aleme geldim. Burada vicdanen rahat olabilmek için sizlerin de kul hakkı yememesini, çok çalışmasını, bir başkası hakkında yüzüne söyleyemeyeceklerini arkasından söylememesini, küçük dağları ben yarattım havasında makam ve mevki hırsına bürünmemenizi tavsiye ediyorum.
Hak ve adaletin aranmasını tamamen daha iyiyi istemek olarak görmek ise kamil insan olmanın bence en makbul yoludur.
İntikalimin ardından ne olursa olsun bağlı bulunduğum ve uzun yıllar emek verdiğim optik sektöründe bazı tanıyıp bildiklerimin beni uğurlamaya gelmediklerini ve hatta arkamdan sövdüklerini de biliyorum. Sanki onların da hiç bu yolculuğa çıkmayacaklarmış gibi gündelik hayatın derin çıkarları içinde boğulmaları elbette kendi adlarına derin bir hezeyan! Umuyor ve diliyorum ki ;bir an önce benim yolculuğum hiç değilse bu mektubumdan sonra onların bir nebze de olsun akıllarını başlarına getirir ama heyhattt!
Gönül gözünüzün her daim açık olacağı, hak, hukuk ve adaletin tecelli etmesi için bir damla suya hasret kalmak gibi mücadelenin her daim süreceği, nefsin terbiye edildiği, ego, kibir, makam ve mevki hırsından sıyrılmış olunduğu nice güzel bir ömrün sizlerle olmasını, kendinize iyi bakmanızı, hak yememenizi, yalan söylememenizi, dedikodu yapmamanızı, mücadeleye nefes aldığınız sürece devam etmenizi gönülden diliyor, bir zaman sonra bazılarınız ile yine görüşeceğimizi bildirerek mektubuma son veriyorum.
Yaşamak güzel şey be kardeşim ve insan gibi yaşamak gibisi yok!
Abdullah Aydındı!!!
Atilla Karip
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...
Eyvallah Atilla kardeşim. Çok anlamlı ve değerli bir yazı olmuş. Hem de Abdullah başkanı hayırla yad etmiş olduk. Kaleminize, emeğinize sağlık.