1897 yılında İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto, ülkelerin istatistiklerini incelerken ilginç bir durum keşfediyor: Bir ülkenin ihracat gelirlerinin %80’i, o ülkenin ihraç ettiği ürünlerin % 20’sinden sağlanıyor. Pareto, bulgusunu tam olarak ispatlamak için bütün ülkelerin istatistiklerine bakıyor. Görüyor ki bu oran aşağı yukarı bütün ülkeler için geçerli. Türkiye ticaretinde 80/20 prensibi 80/20 prensibi (Pareto Prensibi) Türkiye’nin […]
09 Ekim 2011 - 18:56 'de eklendi.
1897 yılında İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto, ülkelerin istatistiklerini incelerken ilginç bir durum keşfediyor:
Bir ülkenin ihracat gelirlerinin %80’i, o ülkenin ihraç ettiği ürünlerin % 20’sinden sağlanıyor.
Pareto, bulgusunu tam olarak ispatlamak için bütün ülkelerin istatistiklerine bakıyor. Görüyor ki bu oran aşağı yukarı bütün ülkeler için geçerli.
Türkiye ticaretinde 80/20 prensibi
80/20 prensibi (Pareto Prensibi) Türkiye’nin ekonomik faaliyetleri için de geçerli. Hemen hemen bütün alanlarda bu oranı bulmak mümkün.
Türkiye’nin ihracat gelirlerinin %78’i, 96 ihracat ürünün %20’sinden geliyor.
Türkiye ihracatının %91’ini, 81 ilin %20’si yapıyor.
Türkiye ihracatının % 75’ini, iki bölge (%28) yapıyor.
Dış ticaretimizin % 88’ini, ülkelerin % 20’si ile yapıyoruz.
İhracat yapan firmaların % 80’i, 81 ilin % 20’sinde faaliyet gösteriyor.
Türkiye’deki diğer 80/20 prensibi
Aynı oran hiç tahmin edemeyeceğiniz başka alanlarda da mevcut:
Türkiye’deki yayınların %80’i, üniversitelerin % 20’si tarafından yapılıyor.
Kasım ayındaki hasılat gelirlerine baktığımızda 3 film (% 20- New York’ta Beş Minare, Testere 3D ve Harry Potter), toplam hasılatın % 80’ini almış.
2007 seçimlerinde partilerin % 20’si (3 parti- AKP, CHP, MHP ) oyların %84’ünü almış.
Yaşamda 80/20 prensibi
Elbiselerimizin % 20’sini, zamanımızın % 80’inde giyiyoruz.
Zamanımızın %80’ini arkadaşlarımızın %20’si ile harcıyoruz.
Suçların %80’i suçluların %20’si tarafından işleniyor.
AIDS’li insanların %80’i, bu virüsü AIDS hastalarının %20’sinden kapıyor.
Nobel ödüllerinin % 86’sı, ülkelerin %20’si tarafından kazanılıyor.
Olimpiyat ödüllerinin % 87’si, ülkelerin %20’si tarafından kazanılıyor.
Motorlu kazaların % 80’i, motorcuların % 20’si tarafından yapılıyor.
229 ülkenin % 20’si dünyadaki paranın % 80’ine sahip.
Şirketlerde 80/20 prensibi
Bir şirketin cirosunun %80’i, sattığı ürünlerin %20’sinden geliyor.
Bir şirkette yapılan veya üretilen işin %80’i, çalışanların %20’sinin ürünü.
Bir problemi yaratan etkenlerin %20’sinin o probleme katkısı %80.
(Bir problemi yaratan 10 etken varsa, sadece 2 etkeni çözmek, problemi büyük oranda ortadan kaldıracaktır.)
Bu prensibi hayatın birçok alanında görmek mümkün; peki bu bize ne sağlayacak? Asıl mesele de bu.
Şirketinize nasıl uygularsınız?
Şirkette en fazla kar/ciro getiren ürünler keşfedilmeli. Daha sonra çalışanlar zamanlarının büyük bir kısmını veya şirket kaynaklarının büyük bir bölümünü bu ürünlere harcamalı.
Aynı şekilde şirkete en fazla kar getiren müşteriler keşfedilmeli. Zaman ve kaynaklar müşterinin özelliklerine göre daha etkili kullanılmalı.
Etkili iş üreten %20’lik çalışan profili keşfedilmeli. Onların işleri kolaylaştırılmalı ve iş üretmeyenler motive edilmeli.
Hayatınıza nasıl uygularsınız?
Başarılı ve zengin insanlar, zamanlarının %80’ini, yaptıkları toplam işlerin sadece %20’sine harcıyor.
Yani kendisine bir ya da iki alan seçip oraya yoğunlaşıyor.
Örneğin, bir keman virtüözü zamanının %80’ini kemana ayırıyor.
Bu açıdan bakınca, her şeyi yapmaya çalışmak büyük bir hata.
Pareto prensibine göre, etkili bir hayat için yapılması gereken; zamanımızın %80’ini bilinçli bir seçimle, hayatımızdaki etkinliklerin %20’si için harcamak.
(Kaynaklar: Türkiye İstatistik Kurumu, YÖK ve nationmaster.com)
.
http://www.ozgurbolat.net/8020-prensibi-hayatinizi-nasil-kolaylastirir/
Sonuçların yüzde 80’inin, nedenlerin yüzde 20’sinden kaynaklandığı, etkili insanların ve örgütlerin inandığı başlıca ilkelerden biridir. Girişimci ve strateji danışmanı Koch’un yapıtı, sağduyuya aykırı gelse de evrensel geçerliliği olan bu ilkeye karşı gelenlerin, sebep-sonuç arasında eşit bir orantı aradıklarını, ancak işler bekledikleri gibi gelişmeyince bunu görmezden gelmeyi yeğlediklerini ileri sürüyor. Oysa, sorunlarla karşılaşıldığında, sahte ilaçlar önermek yerine, aslında lineer (doğrusal) bir düzeni olmayan evrenin doğasıyla uyumlu çalışmak, kişinin kendi hayatını olduğu kadar, örgütlerin de, toplumların da şeklini değiştirebilecek kadar etkili bir stratejidir.
Richard Koch
Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki en önemli ...
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...