Artık “yalancılık” meslek dalı olarak ilan edilmeli! Çünkü çok fazla ustası var.

Son zamanlarda Meslektaşlarını karalayarak yeni bir satış yöntemi gelişti.

Bu vahşi kapitalizmin doruğa ulaştığı bu zamanda bazı meslektaşlarımız bu fırsatı meslektaşını kötüleyerek satış yapma tekniğini deneyerek gözlük satmaya çalışmaktadırlar. Bu tekniği denerken de sektöre vermiş oldukları zararın farkında değiller.

Meslektaşının yaptığı gözlüğü beğenmeyen müşterisine ‘’Bu gözlüğü yapamamışlar biz daha iyisini yaparız, odağını iyi olmamış, bu camları Çin malı takmış’’ gibi elinden gelen her türlü karalama yapılarak satış yapıldığında sektördeki meslektaşlarını zora sokmaktadırlar.

İddia ediyorum bu şekilde satış yapan arkadaşların ticari hayatta başarılı olma şansları kesinlikle yoktur, hem kendisine hem de sektöre zarar veriyor.

Ankara adliyesinde ceza ve hukuk bilirkişi olarak görev yapmaktayım. Bir örnek dosyayı sizinle paylaşmak istedim;

Yıl 2014.
Görme şikayeti olan bir hasta göz hekimine gidiyor. Muayene sonuncunda doktor uygun olan reçetesini yazıp hastaya veriyor. Hasta gözlükçüye müracaat ediyor, reçetede uzak ve yakın gözlük yazılmış.

Hastanın talebiyle gözlükleri multifocal olarak yapılmasını istemiş, gözlükçü multifocal olarak bir gözlük beğenip yatırmışlar. Camlar bilinen bir markanın camları çerçeve bilinen bir markanın titanium çerçevesi gözlükçü bu hizmetinin karşılığında 1500 TL ücret almış.

Gözlük hazırlanıp hastaya verilince hasta net görememiş. Uzun süre gidip gelmişler en sonunda gözlükçü yeni ölçülerle ikinci gözlüğü yapmış. Hasta yine görememiş, bu kez hasta görememesinin nedenini doktora gideceğine bir başka gözlükçüye gitmiş. Yeni gözlük yaptırdığını göremediğini söyleyince, gözlükçü hastaya teşhisi koymuş :

İki gözlük yaparak rahat ettiremeyen meslektaşını başlamış kötülemeye odağını tam yapamamış onun için göremiyorsunuz, gidin iade edin ben size daha iyisini yaparım demiş hasta tekrar ilk gözlüğü yapan firmaya gitmiş siz odağını yanlış yapmışsınız bunu iade alacaksınız demiş gözlükçü tekrardan kontrol ettikten sonra kendisinden emin olarak yaptığı için ben bu gözlüğü doğru yaptım.

Bu gözlüğü neden iade alayım diyerek hasta ile tartışmışlar, hasta daha sonra tüketici hakem heyetine başvurmuş, tüketici hakem heyeti gözlükçü bilirkişiye göndermiş bilirkişide raporunda gözlükçü’yü haksız bulmuş ve parasını tüketici hakem kararıyla hasta parasını almış.

Bu kez gözlükçü hukuk mücadelesi başlatmış dava dört yıl devam etmiş, davanın sonucunda göz doktoru yanlış reçete vermiş olduğunu kanıtlamış mahkeme gözlükçü’ yü haklı bulmuş.

Burada anlatmak istediğim konu meslektaşının emek harcayarak yapmış olduğu gözlüğü ucuz ve basit satış yöntemini kullanarak tüketici hakem heyetini yanılmasına ve gözlükçünün hastasını kaybetmesine, hastanın sektörümüze bakış açısının nasıl olacağına ve bu hasta herhangi bir gözlükçüye gittiğinde iyi gözle bakamayacağı aşikardır.

Saygılarımla

Atilla Karip
Mithatpaşa optik