Yetkilerimizi sonuna kadar kullanacağız

Değerli Meslektaşlarım,

Bilindiği üzere Türk Optisyen gözlükçüler birliğinin kurmuş olduğu yirmi bölge odası üye kayıt alma faaliyetlerine başlamış olup belirtilen süre içerisinde, üstüne düşen tüm hazırlıkları yerine getirerek odalarını genel kurullara taşıyacaklardır.

Bende kurucu başkanı olduğum 8.bölge Mersin optisyen ve gözlükçüler odasını diğer başkanlarım gibi, hızlı bir şekilde bu sürece hazırlamaktayım.

Biz yöneticiler, kurucu başkanlar ve merkez yönetimimiz aldıkları sorumlulukları layıkıyla yerine getirmeye çalışırken, yabancı sermaye ve onlara uşaklık eden rant sevdalısı yerli işbirlikçileri boş durmayıp büyük emekler sonucunda elde ettiğimiz kamu niteliğinde kurulan oda faaliyetlerimizi engellemek, hatta açtıkları davalarla sonlandırmak çabası içine girmişlerdir.

Mezuniyetlerini ve akademik eğitimlerini altı yılda tamamlayan doktorlar, dört yılda tamamlayan eczacılar, beş yılda tamamlayan diş hekimleriyle, biz gözlükçüleri, yüce Türk parlamentosu çıkardığı kanunla aynı potanın içerisine koymuştur. Yani hayalini kurmuş olduğumuz oda ve birlik kanununu çıkararak mesleğin itibarını vermiş ve mesleğimizi layık olduğu yere taşımıştır. Emeği geçen tüm vekillerimize, yönetici dostlarıma, ve bir çakıl taşı kadar dahi emek harcamış meslektaşlarıma teşekkür ederim.

Ancak gelin görün ki oda ve birliğe dava açan açana neredeyse sıraya girilmiş, ufo görmüş köylü misali, ne yapacaklarını şaşırmış bir takım guruplar var, bir taraftan Bütün maddiyatıyla oda birliğe saldıran yabancı sermaye diğer taraftan sahte anketlerle kendini anket birincisi çıkaran, beni meslektaşlarımız başkan görmek istiyor deyip üç beş şehri, genç optisyenlerin zihinlerini karıştırarak ya da karakteri oturmamış kukla başkan adayları bulmaya çalışarak, ele geçirmeye çalışan internet lensçisi ya da belgeselcisi ya da sahte ödüllü büyük iş adamı, diğer taraftan Diyarbakır ticaret odası ve yancıları, zannedersiniz ki Türkiye Büyük Millet Meclisi gözlükçülük mesleğine kapatma kararı almış. Tabi ki ateş alanların nedenini biz biliyoruz.

Özellikle arı kovanına çomak sokan, bir haftada çakma dernekler kuran, başına da bugüne kadar bu mesleğe hiç bir faydası olmamış birilerinin sırtından geçinmeyi meslek haline getirmiş zavallı birini koyan, yabancı sermaye ve zincir mağazalar, merhaba sizlere, bundan sonra biz desiniz, merak etmeyin.

Odanın vermiş olduğu kanuni yetkilerimiz neyse bunları sizler için sonuna kadar kullanacağız, eşit paylaşım ve eşit mesai saatlerini öğreneceksiniz, sahte lensçi, bu işler bittiğinde karnını doyurup seni şişmanlatan bizlerin boykotuna hazır ol. Eski usule döndük, arslan parçası belgeselci, bundan sonra kısasa kısas.

Bu arada bir öz eleştiri yapmam lazım, aramızda öyle bir figür var ki, on tane dişi şeytan bir araya gelse onu yaratamaz, çok enteresan bir kişilik, açgözlü ve bencil ne kadar sahiplenirseniz sahiplenin, ne verirseniz verin nankör, adı yetim kendi yetim olan, anamın adı döndü bende bu işten dönerim diyen, şahsıma ait en büyük hata, bu figür’e vermiş olduğumuz yetki ki hep karşısındaydım, muhalefettim, ancak demokratik çoğunluk ve mesleğin önünü açmak adına yaptığım yanlış; buna izin verdiğim için kendi adıma çok üzgünüm, tüm meslektaşlarımdan özür diliyorum.

Gelelim Diyarbakır’a, o bölgenin  gözlükçüsü olsam emin olun bir meslek adamı olarak Diyarbakır ticaret odasının açmış olduğu davadan dolayı çok ama çok utanırdım. Duruma bakınca insan biraz garipsiyor, Diyarbakır ticaret odasının bu konuyla ne alakası var diyor ve bende merak ediyorum. Sayın Diyarbakır ticaret odası başkanı siz gözlükçü müsünüz? Gözlükçüyseniz, diplomanızı hangi okuldan aldınız, iş yeriniz hangi adreste, hangi gözlükçü  derneklerinde görev yaptınız ya da yaptınız mı?

Siz benim mesleğime bugüne kadar hangi katkıyı sağladınız? Sizinle uzaktan yakından alakası olmayan bir konuda neden taraf oldunuz? Çok daha enteresanı da bu konuyu gerekirse meclise taşırız ne demek? Meslek geleceğini engellemeye çalışmak, yüce Türk parlamentosunun Türkiye gözlükçülerine hediye ettiği odaları yılların emeğini bertaraf etmeye çalışmak size ne kazandıracak. Siz yüce Türk parlamentosundan daha mı büyüksünüz? Hangi ülkenin insanısınız? Hangi bayrağa selam veriyorsunuz ki aslı ahilik olan meslek birleşimini engellemeye çalışıyorsunuz?

Size bu konuları meslek hainliği yaparak taşıyan ve de sizi bu konuya taraf eden isimlerini duymaktan hiç de haz etmediğim emek hırsızı aç gözlü yancılarınızla haddiniz olmayan konulardan uzak durun. Eğer buna devam ederseniz siz de gerekli cevabı misliyle alacaksınız..

Her meslektaşım artık şunu çok iyi bilsin. Biz kurucu yöneticiler artık sessiz kalmak yerine, sahaya inip yanlış algı üreten, mesleğimizi emperyalist güçlere teslim etmek isteyen, o ve onun yerli işbirlikçilerine, içimizdeki hainlere, tüm hukuki haklarını kullanarak anladıkları dilden cevap verecektir.

Bunu da yılmadan, yorulmadan yapacaktır.

Değerli meslektaşlarım çok olalım, birlikte olalım, hain ve zalimlerin karşısında tek olalım.

Saygılarımla..

8. Bölge Mersin Optisyen Gözlükçüler Odası
Serkan YAKAN
Başkan