“Yeni yasa, göz muayenesini zorunlu kılacak”

KIBRIS- Kıbrıs Trafik Kazalarını Önleme Derneği Başkanı Dr. Mehmet Avcı, sürücülerin 60 yaşına kadar sağlık kurulundan geçmediği bir ülkede yaşadığımıza dikkat çekerek, en azından göz muayenesinin zorunlu olması gerektiğine işaret etti.

 

Avcı, sağlık konusunda ancak müfettişin şüpheli bir şey görmesi ve gerek duyması halinde kurula sevk ettiğini anımsatarak, sürücülerin sağlık kontrolünden geçmeden tır ve tanker dahi sürme hakkı elde ettiklerini kaydetti.

 

Avcı, 60 yaşına geldikten sonra sadece profesyonel sürücülerin kurula gitmesinin zorunlu olduğunu belirterek, “60 yaşın üstünde taksi ve otobüs şoförleri kurula gidiyor. Sürücülerin 60 yaşına kadar sağlık kurulundan geçmediği bir ülkede yaşarız. Ehliyetler uzatılırken, bir form doldurulur. Bu formda da 8 tane, akli dengen yerinde mi? Sara hastalığın var mı? Gözlerin 25 metreden plaka okur mu? Gibi sorular var. Bu yeterli kabul ediliyor. Bunun böyle olmaması gerekir” dedi.

 

“Yeni yasa, göz muayenesini zorunlu kılacak”
Mehmet Avcı, ülkemizde Avrupa Birliğindeki yasalar dikkate alınarak, bazı tüzükler hazırlandığını belirtti.

 

Ehliyete ilk müracaatta herkesten göz muayenesi isteneceğini söyleyen Avcı, şoför adayına göz muayenesi yapılırken bir sorun çıkarsa, genel sağlık muayenesi, sağlık kurulu raporu isteneceğini kaydetti.

 

“Ehliyet yenilenirken sağlık raporu alınacak”
Mehmet Avcı, hazırlanan tüzüklere göre, ehliyetlerin, normal araçlar için 10 yıllık, profesyonel sürücülerin ehliyet sürelerinin 5 yıllık olacağını söyleyerek, ehliyeti yenilerken sağlık kurulu raporunun zorunlu kılınacağını kaydetti.

 

Avcı, şoför adayının denetim altında olan bir hastalığı varsa, bir yıllık veya 3 yıllık ehliyet verilmesinin önerileceğini ve ehliyet müfettişinin buna göre ehliyet vereceğini anlattı.

 

“Sürücülerin sağlık durumlarını kazadan sonra sorgulamaya başlıyoruz”
Mehmet Avcı, sürücülerimizin sağlık durumlarının kayıt altında olmadığını belirterek, “Biz ancak kaza meydana gelince sürücülerin sağlık durumlarını sorgulamaya başlıyoruz. Tabiî ki yıllarca Maliye Bakanlığı’na, daha sonra Ulaştırma Bakanlığı’na bağlanan Ehliyet Müfettişliği’nin bir insanın sağlığını değerlendirmesi, hatta onun gözünün görüp, görmediğine karar vermesinin Tabipler Birliği Yasalarına aykırı olduğunu anlatmaya çalıştık. Ancak sistem değişmedi” dedi.

 

Tabipler Birliği Yasası’na göre “Doktor olmayan kimse hastayı muayene edip, karar veremez” maddesini anımsatan Avcı, “Kendi içimizde bile ters düşüyoruz. Doktordan gelen bir raporda, sürücünün neyi sürebileceği, ne saatlerde ve hangi şartlarda sürebileceği açıkça belirtilmelidir ki, ehliyet müfettişi de ona göre karar verebilsin. Ehliyet müfettişlerinin bu birikimi yoktur. Burada 1974’ten kalan yasaya göre müfettişler doğru yapmıştır ancak dünya gerçekleri ile bağdaşmamaktadır. Yasanın bugüne kadar değiştirilmemesi, devletin sorumluluğunda” şeklinde konuştu.

 

“Tüm engelli sürücüler sağlık kurulundan geçirilmeli”
Mehmet Avcı, ülkemizde devlete istihdam edilen engelli kişilerin işyeri değiştirmek için de devlete yaptığı dilekçelerin arttığını açıkladı.
“Benim gözüm gece görmez, beni evimin yanına görevlendirin” şeklindeki taleplerin arttığını söyleyen Avcı, bu durumda ehliyetin de beraber sorgulanması gerektiğine dikkat çekti.

 

Avcı, “Devlette ne kadar engelli maaşı alan varsa, ehliyetlerinin tek tek sağlık kurulundan geçirilmesi gerekir. Bu konuda Çalışma Bakanlığı’nın ve Sağlık Bakanlığı’nın ivedi işbirliği gerekir” dedi.
Avcı, şöyle devam etti:

 

“Bizim ülkede sorun kaza olunca deşifre ediliyor. Daha önce kimse sorgulamıyor. Gözü görmeyenlere ehliyet verilmesi durumunu kimse tartışmadı. Alan da memnun veren de memnun. Şikayet eden yok. Ancak bir ölümlü kazada meydana gelince kamuoyunun yoğunluğu bu tarafa kaydı. Ehliyet veren bakanlığın tüm sürücülerin göz muayenesini talep etmesi lazım. Her ehliyetini yenileyecek olan sürücüden göz muayenesi yaptırmasını talep etmesi şart olmalı.

 

Bu tüm dünyanın uyguladığı bir sistemdir. Göz en önemli noktadır. Müfettişlerin tek başlarına inisiyatif alıp da, sağlık yönünden karar vermesi zaten yasalara aykırı. Ehliyet yasasına göre ise mümkün. 1974’ten kalan yasadır. Çağ dışı bir yasadır. Sağlık Bakanlığı bu uygulamayı başlatmalıdır. ”