TOOMD’ nin Başkan ve Yönetim Kurulu Üyelerine

Eğer hala kafanız karışıksa derneğin eylemlerini alkışlayanlara bakın çünkü onları alkışlayanlar onların kime hizmet ettiğini gösterecektir.

TOOMD’ nin Başkan ve Yönetim Kurulu Üyelerine,

Derneğinizin seçim sürecine girdiği bu günlerde öncelikle yaşanmış olan her şeye rağmen en samimi duygularımla mesleğimize yakışır bir genel kurul geçirmenizi diliyorum. Bu yazıyı kaleme almak zorunda kalmayı istemezdim ama derneğinizin seçimlerine müdahale başlıklı yazınız ve toplantılarda başkanınızın söylemleri ve dağıttığı belgeler, bana ve temsil ettiğim kurumlara cevap verme hakkı doğurmuştur.
 
Sizler de hak vermelisiniz ki hamasi nutuklar, çarptırılmış gerçekler ve başkalarını karalamakla değil ama çalışmalarınızı ön plana çıkararak yapacağınız propagandalar sizlere daha çok şey kazandıracaktır.  Bizlere karşı yapacağınız her saldırı cevap hakkı doğuracağından ve bizlerin de mecburen savunma adına yapacağı açıklamalar sizlere telafisi güç sorunlar yaşatacaktır.
 
Derneğinizin seçimleri ile dernek üyelerinizden daha fazla ilgilendiğim gerçeği inkar edilemez. Çünkü derneğinizin yapmış olduğu çalışmalar sadece sizin üyelerinizi değil tüm Türkiye’yi kapsayan meslektaş grubunu olumsuz etkiliyor.
 
Söylemlerinize cevap vermeden önce benzer davranışlarınız için daha önce vermiş olduğum başkana cevap başlıklı yazının internet adresini buraya tekrar ekliyorum, çünkü aynı şeyleri yazmak sadece zaman kaybı olacaktır. Bu yazı okunduğunda belgelerle neler yaptınız görülmüş olacaktır. Daha önce okumamış olanlar ya da neler olduğunu hatırlamak isteyenler ilgili yazıyı okuyabilir.
( http://haber.optisyeninsesi.com/haberler/baskana-cevap-turgut-cakar-7876.html )
 
Diğer yandan son dönemlerdeki kara propaganda içinde değinilmesi gereken konular bulunmaktadır:
 
Derneğinizin seçimleri ile ilgilenmek… Değerli meslektaşlarım bu seçimlerle kendi adıma belki de bu derneğin üyelerinden daha çok ilgileniyorum. Yapmış oldukları çalışmalar ve geliştirmeye çalıştıkları projeler sadece TOOMD’ nin üyelerini değil İstanbul ve Türkiye genelini etkiliyor ve ortaya çıkan sorunların çözümü ile biz uğraşıyoruz. ( BAĞ-KUR prim borcu, Sosyal Güvenlik Destek Primi, garanti belgelerinde harf girilmesi, vergi borcu olmadığına dair yazılar, reçete arkası yazılar ve benzer sorunların çözümü.)

Ben ve Sayın Taylan Küçüker’in Global Gözlük Sanayi ortaklığımızın belgelerini dağıtıyorlar. Bizler 2010 yılında adı geçen işletmenin hisselerini aldık fakat ortaklar arasındaki tamamen şahsi nedenlerden dolayı 2011 yılı mayıs ayında hisselerimizi devretmiştik. ( Aşağıda noter satış belgelerini göreceksiniz)

Mesul müdürlük ve benzeri konuları gündeme getiren Sayın Başkan halen Avrupa Birliği Müktesebatını ortaya atmakta ısrarcı. Oysa defalarca belgelerle gösterdik ki Avrupa Birliği, sağlığı müktesebat dışı bırakıp Ulusal program olarak kabul ediyor.

Bu toplantılarda bizlerin derneği terk etiğimizi söyleyenler dergide “Gözlükçünün Sıkıntılarını Dinleyin” başlığıyla  yazdığım yazıdan dolayı disiplin suçundan ihraç edildiğime dair göndermiş oldukları noter yazısına rağmen bunu nasıl söylüyorlar ben anlamadım.

Genel Kurulda ihraç istemimizle ilgili olarak savunma hakkımızı gasp eden oylamada  el kaldıran mesul müdürlerin şirketleri şimdi reklam veren şirketler değil mi?

Barkod / Karekod konusu oldukça çok konuşuldu ve yazıldı. Bu nedenle detaylara girmeden açıklama yapmak gerekirse bizler bu uygulamaya karşı değiliz.  SGK ile aylarca ortak çalışmalar yaptık. Toplantı tutanakları, 2012 sözleşmesi, duyurular, yazışmalar ve Konfederasyon olarak 5 büyük ilde yaptığımız toplantıların dördüne katılan SGK temsilcilerinin yaptığı açıklamaların görsel kayıtları bizim bu çalışmalarımızın belgeleridir.Bu konuda son anda sistemin değiştirilmesi hukuki ve teknik altyapının yeterli olmayışı ayrışmaya neden olmuştur. Bizler SGK’nun aylarca süren çalışmalar sonucunda ortaya çıkan mutabakata bağlı kalmasını istiyoruz.

Herkesin sorduğu soru, siz stoklarınızı girseniz ne olur? Bunun cevabı bu kadar iyi organize edilmiş bir çalışmanın neden değiştirildiği sorunda gizli. Amaç tedarikçinin tüm riskini ortadan kaldırıp bunu gözlükçünün üstüne yıkmaktır. Eğer mutabakat sağlanmış olunan sistem devam etmiş olsaydı, sistem barkodla gidecekti, sahadaki ürünler değiştirilinceye kadar devam eden makul süre sonunda sorunsuz olarak karekoda geçilecekti ve gözlükçü hiçbir sorun yaşamamış olacaktı.
 
         Bunu istemediler çünkü barkod ve karekod arkasındaki diğer etkenlerden olan maliye ve piyasa gözetimi tedarikçileri kızdırdı. Sanayiciler kızınca birilerinin ortalığı karıştırması gerekti.
1)     Barkoddan Karekoda geçtiler çünkü barkodda ürün bilgileri olmadığı için piyasa gözetiminde herhangi bir kalite sorunu ortaya çıktığında ilgili, firmanın piyasaya arz ettiği tüm markalar toplatılacaktı. Şimdi sadece o marka toplatılabiliyor.
2)     Bu uygulama aynı zamanda maliye ile entegrasyon içinde olacağı için firmalar bu güne kadar piyasaya arz ettikleri ürünlerin envanteri riskinden de kurtuldular.
3)     Adı üzerinde geçici barkod. Peki her türlü soruna rağmen SGK 1 Temmuz 2012 uygulamaya başlayacağını söylediği gibi 1 Ağustos 2012 den sonra geçici barkodları almayacağım diye bir açıklama yaparsa elinizdeki ürünler ne olacak kimden hesap soracaksınız?
 
Değerli arkadaşlar bu seçimli genel kurulda dernek yönetimini değil ülke genelindeki meslektaşlarınızın kaderini tayin edeceksiniz.
 
Eğer hala kafanız karışıksa derneğin eylemlerini alkışlayanlara bakın çünkü onları alkışlayanlar onların kime hizmet ettiğini gösterecektir. Oyunuzun rengini de sizin gibi olanların alkışladığı gruba verin. Çünkü kaderiniz ortak.
 
Turgut Çakar     

Belge 1 – T.O.O.M.Derneğinin Seçim Propağanda toplantısında dağıtılan belge

Belge 2 – Henüz karekod/barkod konusu olmadan önce hisselerini devrettiğini gösteren belge