Kayısı çekirdeği Elazığ’da üretilen gözlük çerçevesi için ‘parlatıcı’ olacak

  ÖNCEKİ hafta Malatya’daki Anemon Otel’de ING Bank Türkiye’nin küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ) için düzenlediği “Biz Bize Sohbetler”i izledikten sonra salondan çıkarken Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Fethi Altunyuva yanıma geldi:

Vahap MUNYAR
vmunyar@hurriyet.com.tr

 – Prof. Asaf Savaş Akat gün içinde ajansımıza uğradı. Size de çalışmalarımızı anlatmak isteriz.

ING Bank’ın “Biz Bize Sohbetler”ini Saba Tümer yönetmiş, Prof. Asaf Savaş Akat, Ahmet Çakar ve ING Bank Genel Müdür Yardımcısı Yaprak Soykan da soruları yanıtlayarak, KOBİ’lere bilgi aktarmaya çalışmıştı.

Akşam saat 18.00’de gerçekleşen toplantı öncesi diğer konuklar gibi Prof. Akat da gününü Malatya’da değerlendirmiş, Fırat Kalkınma Ajansı’ndaki sohbete de katılmıştı. Fethi Altunyuva, önce

ajansın kapsadığı illeri anımsattı:

– Bingöl, Elazığ, Malatya ve Tunceli.

– Merkezin hangi ilde olacağı konusunda kuruluş aşamasında bir yarış olmuştu sanırım.

– Artık o konular üzerinde durmuyoruz. Ajansımız kapsamındaki tüm illere yatırım çekme konusunda çaba harcıyoruz.

Birlikte çalışmakla ortaya çıkan sinerjiden örnek verdi:

– Belki duymuşsunuzdur, bir yatırımcımız Elazığ’da gözlük çerçevesi üretiyor. Gözlük çerçevesini parlatmak için bir madde kullanıyor. O maddeyi ithal ediyor. Burada üretebilmenin yollarını arıyordu.

– Bulabildi mi?

– İşte iller arası sinerjinin güzelliği de burada. Ben kayısı çekirdeğinin parlatıcı özelliğini duymuştum. Malatya’da kayısı çekirdeği işleyen bir yatırımcıya konuyu aktardım.

– Gerçekten parlatıyor mu?

– Malatya’daki işadamı, kayısı çekirdeğinin o yönünü inceletti.

– Ne çıktı?

– Kayısı çekirdeği kabuğunun parlatıcı olarak kullanılabileceği anlaşıldı.

– Nasıl bir işlemden geçiriliyor kayısı çekirdiği?

– Granül haline getiriliyor.

Fethi Altunyuva, bu noktada Elazığ’daki üreticinin ithal ettiği maddeyle ilgili ayrıntıyı aktardı:

– Kayısı çekirdeği kabuğunun parlatıcı özelliğini öğrendikten sonra, Elazığ’daki işadamının ithal ettiği maddeyi de incelediler.

– Sonuç?

– O maddenin de kayısı çekirdeğinden üretildiği anlaşıldı.

– Peki ithalatı durdurdular mı?

– Fırat Kalkınma Ajansı’nın biraraya getirdiği Malatyalı girişimci ile Elazığlı sanayici beraber inovasyon yapıyor. Anadolu’nun tatlı rekabetini yaşayan bu iki şehrimiz benzer uygulamalarla birbirini kolluyor, destekliyor.

Fethi Altunyuva’nın verdiği dökümanlara baktım, Malatya’nın ekonomik açıdan Elazığ, Bingöl ve Tunceli’den açık ara önde olduğunu gördüm. Aslında Bingöl ve Tunceli’yle karşılaştırınca, Elazığ’ın da durumu iyi…

Fırat Kalkınma Ajansı’nın “Bölge Planı” kitabına göre, 2009 yılı verilerine bakılırsa Malatya’da 140 ihracatçı firma faaliyet gösteriyor. Elazığ’da bu sayı 62’ye, Bingöl’de 4’e, Tunceli’de ise 1’e iniyor.

Malatya’nın ihracatı 250 milyon doların üzerinde seyrederken, Elazığ’ınki 40-50 milyon dolar düzeyinde kalıyor. Bingöl 1.5-2 milyon dolar ihracat yapabiliyor, Tunceli’de tek firmanın ihracatı 50 bin dolar düzeyinde geziniyor.

Adını Fırat Nehri’nden alan ajansın yaratacağı sinerji, Bingöl ve Tunceli’ye de “bereket” olarak yansır mı?

44 projeye 11 milyon lira destek planlıyor Munzur Suyu Avrupa’ya da gidiyor

MALATYA Valisi Ulvi Saran, Fırat Kalkınma Ajansı’nın da desteğiyle kentin turizm potansiyelini gündeme getirmek için ısrarcı olunca, geçen cuma ve cumartesi gününü de Malatya’da geçirdim.

Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Fethi Altunyuva, önceki sohbetimizde eksik kalanları tamamladı:

– 2010-2013 döneminde Malatya, Elazığ, Bingöl ve Tunceli’de toplam 44 projeye 11 milyon liraya yakın destek vermek üzere sözleşme imzaladık.

Projelerin sayı olarak illere göre dağılımını verdi:

– Programımız kapsamında ajansımıza 283 proje başvurusu oldu. Bunların illere göre dağılımı, Malatya 131, Elazığ 95, Bingöl 43 ve Tunceli 14 şeklindeydi. Desteğe hak kazanan projeler Malatya 20, Elazığ 13, Bingöl 9 ve Tunceli 2 şeklinde sıralandı.

En zor durumda görünen Tunceli’den umut veren örneği şöyle ortaya koydu:

– Köpük köpük Munzur Suyu, Ovacık’tan Avrupa’ya akıyor.

11 milyon liralık destekle gerçekeşecek projelerin toplam parasal büyüklüğüne vurgu yaptı:

– Projelerin toplam büyüklüğü 24.5 milyon lirayı buluyor. Bu projelerin gerçekleşmesiyle birlikte 1142 kişiye iş kapısı açılması bekleniyor.

Altunyuva, 4 ildeki kamu kuruluşu, üniversiteler, yerel yönetimler ve kâr amacı gütmeyen sivil toplum örgütlerinden yönelen projeleri de sıraladı:

– Elazığ 33, Malatya 26, Tuceli 11 ve Bingöl 9.

Bunlar arasında en dikkatimi çeken

şu oldu:

– Fırat Teknokent (Elazığ Fırat Üniversitesi) İnovasyon Altyapısının Geliştirilmesi ve Strateji Planı Hazırlama.

Ajansın benimsediği sloganlardan biri de dikkatimi çekti:

– İşte Fırat, “İş”te fırsat…

Yeri gelmişken vurgulamakta yarar var. Yerel potansiyeli harekete geçirmek amacıyla Türkiye’de toplam 26 Kalkınma Ajansı kuruldu. Başkanlıklarını ajansların kapsama alanındaki illerin valileri dönüşümlü olarak yapıyor.

Fırat Kalkınma Ajansı’nın başkanlığını da bu dönem Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen yürütüyor.

2001 krizini ‘mücbir sebep’ saymadı Metrocity’de herkese 1.5 yıl boyunca kira ödedi

TÜRKİYE Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) Başkanı Cengiz Solakoğlu, bir bilgi aktarmak için aradı, o sırada söz birkaç gün önce vefat eden Fenerbahçe’nin eski başkanlarından, Yüksel İnşaat’ın patronu Güven Sazak’tan açıldı:

– 2001 krizi Metrocity’nin inşaatını da etkilemişti. Teslimde gecikmeler oldu. Güven Sazak, o dönemde Metrocity’den yer almış herkese 1.5 yıl boyunca kira ödedi.

Solakoğlu, aslında 2001 krizinin “mücbir sebep” gösterilmesinin o dönemde mümkün olduğunu anımsattı:

– Güven Bey, hiçbir şekilde “mücbir sebep” seçeneğine başvurmadı. Yanılmıyorsam 25 milyon dolarlık bir zararı da göze aldı.

Ardından ekledi:

– O zamana kadar Güven Bey’i tanırdım ama sözüne böylesine bağlılığını bilmezdim. Metrocity’deki tutumuna bizzat tanık olunca, kendisine saygım daha çok arttı. Nur içinde yatsın.

– Metrocity’de Necmettin Öztemir’in ortaklığı vardı sanırım…

– Necmettin Bey’ler arsa sahibiydi. Güven Bey, orayı Hasan Sert’le birlikte yaptı.

Bu vesileyle Güven Sazak’ı rahmetle anıyorum…