TBMM ye ve bakanlara sürekli ziyaretlerde bulunarak dertlerini anlatmaları ve ülkenin sağlık sektörünün en önemli unsurlarından birisi olan optik camiasının bir sesle konuştuğunu hissettirmeleriyle mümkün olabilir.
04 Ocak 2025 - 11:09 'de eklendi.
Sezar‘la Brütüs’ün hikayesini duymuşsunuzdur.
İmparator Sezar en yakınındaki senatörler tarafından ve en güvendiği adamı Brutus tarafından sırtından hançerlenmiş ve son sözleri “Sen de mi bürütüs!”olmuştur; Sezar’ın iyiliği kötülüğü tartışılır ama senatörler ve brütsün kötülüğü tartışılmaz sanırım.
Bu konunun bizimle ne alakası var diyeceksiniz. Sektörümüzde böyle brütüsler var. Mesleğimizi sırtından hançerleyen brütüsler. Biraz açalım…
Görev, bir insanın kendi inisiyatifi ile veya çevresinden gelen bir takım zorlamalarla üzerine aldığı sorumluluktur. Her şekilde görev artık o kişiye aittir ve yapılması o kişiden beklenir. Zira yerine getirilmediği taktirde boşluklar ve düzensizlikler meydana gelecek ve bu durum çevredeki insanları da olumsuz etkileyecektir.
Bu yüzden ne şekilde olursa olsun görev sahibi insan bu mesuliyet altında sorumluluk duygusuyla hareket etmek zorundadır. Hele ki bir göreve kendi inisiyatifinizle, isteğinizle, çabanızla hatta belki birilerinin üstüne basarak talip olup o görevi aldıysanız artık sorumluluğununuz iki katına çıkmış demektir.
Eğer ki yerine getirmezseniz hem kendinize saygınızı kaybetmeniz gerekir hem de çevredeki insanlar tarafından eleştirildiğinizde onların beklentilerini karşılayamadığınız için sesinizi çıkarmayıp başınızı öne eğmeniz gerekir. Eğer bu şekilde hayatınızı sürdürmeye razıysanız görevinizin size bahşettiği koltukta oturur bunlara katlanırsınız. Tabii ki artık ne sizin kendinize ne de başkalarının size saygısı ve hürmeti kalmadığından bir süre sonra eğer gururunuz varsa dayanamayıp istifa edersiniz.
Dikkatinizi çekerim yurt dışında özellikle gelişmiş bazı Avrupa ülkelerinde insanlar görevlerini yaparken ellerinde olmadan küçük hataları yüzünden başkalarına zarar verirlerse veya ihmalkarlık edip tepki alırlarsa istifa eder, çekilip giderler. Ama ülkemizde böyle bir kültür yok.
Şu an kendi mesleğimize gelelim. Bizim için çok önemli olan oda ve birlikler şeklinde kurumsallaşma olayı sancılı ve zor bir süreçle gerçekleşti bunu gerçekleştiren insanlara rahmet okuyup onların izinden gittiğinizi söyleyip görevinizin gerektirdiği hiçbir şeyi yapmadan yer işgal etmek, çevreden tepkiler almak ama umursamamak, yeter ki ben burada oturayım başkası gelmesin diye düşünerek iş yapacak insanların da hakkını meslektaşlarının haklarıyla birlikte gasp etmek ne kadar etiktir bir düşünün.
Elinizi vicdanınıza koyun her yapmadığınız işe bir bahane bulmadan ya bu meslek için çalışın ya da çekin gidin onurunuzla. Sözüm çalışanlara değildir onları tenzih ederim. Sözüm meyve verenleri taşlayıp görev koltuğunu verimsiz bir kuru ağaca dönüştürenlere, sadece mesleği değil, birbirlerini de hançerleyen brutüslere…
Sonuç olarak büyük resme bakalım. Şu anda optik sektörü global firmaların yarattığı haksız rekabete yenik düşmüş durumda. Bunun engellenmesi birlik ve odaların kurumsal sıfatlarıyla TBMM ye ve bakanlara sürekli ziyaretlerde bulunarak dertlerini anlatmaları ve ülkenin sağlık sektörünün en önemli unsurlarından birisi olan optik camiasının bir sesle konuştuğunu hissettirmeleriyle mümkün olabilir. Bir kez değil sürekli gidilecek. Çalışmak gerekir yani.
Burada kritik konumda olan Ankara odasına çok iş düşüyor. Ancak bir kez bile bir girişimde bulunmadılar şu ana kadar. Salla başı çalışan insanlar gibi davranıyorlar. Aidat nedeniyle birliğe ve odalara açılan davaları bahane etmeden çalışmak lazım. Bu davaların açılmaması ve Ankara odasının çalışmaması sadece global firmaların yararına. Senelerdir dava sürüyor, yaklaşık 3 yıldır Ankara odası meclisin kapısından girmiyor.
Bu şekilde devam etsin uzasın isteyenler şu anda gülerek izliyor olanları. Geleneksel gözlükçülerin hatırı sayılır bir kısmı ise kan ağlıyor maalesef.
Cenk Gültekin
EssilorLuxottica, akıllı gözlükler için işitme cihazı teknol...
Optisyenlik, yalnızca gözlere dokunan bir meslek değil, insa...
OPTİSYENLERİN HACZEDİLMEZLİK İTİRAZLARININ İİK VE ANAYASA KA...
Yeni yılın gelmesi ile birlikte bir çok banka, çalışan ve em...
TBMM ye ve bakanlara sürekli ziyaretlerde bulunarak dertleri...
Günü kurtarmak adına yapılan ertelemeler, sadece sektördeki ...
Kelime olarak regâib, “çok ça rağbet edilen, nefis, kıymetli...
Reçete kayıt defterlerine, reçete kaydı yapmaya başlamadan ö...
Göz uzmanı Prof. Dr. Ayşe Öner Öztürk, soğuk hava dalgasıyla...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gelirler Müdürlüğü, mükellefl...