Anayasa Mahkemesinin 12.12.1989 gün ve 1989/11 Esas, 1989/48 sayılı Kararı aynen şöyledir:
29 Haziran 2022 - 23:23 'de eklendi.
Anayasanın 153. maddesinde “iptal kararları geriye yürümez” hükmü, iptal kararlarının kesinleşen işlemlere etki etmeyeceği anlamında olup, elde bulunan uyuşmazlığın sürdüğü davalarda “geriye yürümeme kuralı” uygulanamaz.
Diğer bir anlatımla; bir davada uygulanması gereken kanun maddesi başka bir dava vesilesi ile iptal edilmiş ise, bu madde artık eldeki davada da uygulanamaz. Zira davanın yasal dayanağı kalkmıştır ve davacının iptal edilen maddeden dolayı sağlayacağı hukuki yararı da kalmamış olur (Hukuk Genel Kurulunun 17.05.1989 tarihli ve 1989/10-250 Esas, 1989/361 Karar)Anayasa Mahkemesinin iptal kararının kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları
etkilemeyeceği, ancak henüz devam eden uyuşmazlıkların iptal kapsamında bulunacağı açıktır. (Yargıtay
İçtihatları Birleştirme 10.03.1969 tarih ve 1/3 sayılı kararı)
Anayasa Mahkemesinin 12.12.1989 gün ve 1989/11 Esas, 1989/48 sayılı Kararı aynen şöyledir:
“…Aynı durum, itiraz yoluna başvurmayan mahkemeler yönünden de geçerlidir. İptal davası veya itiraz üzerine bir kuralın iptali sonucu, mahkemeler bakmakta oldukları davaları bu karara göre çözmekle yükümlüdürler. İptal kararlarının ileriye yönelik “derhal” etkisi tartışmasız biçimde ortaya çıkar. Böylece, Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilen bir yasanın geleceğe yönelik tüm etkilerinin kaldırılması ve iptal kararına uyulması tüm devlet kuruluşlarınca kaçınılmaz bir zorunluluktur. Anayasa’nın bağlayıcılığı,
Anayasa Mahkemesi kararlarına tüm devlet organlarının uyma zorunluluğu ve Anayasanın üstünlüğü ilkesi, Anayasa’ya aykırı bir kuralın aykırılığının saptanmasından sonra uygulanma alanı bulmasını kesinlikle önler. Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının zaman içerisindeki etkisi böylece ortaya çıkmakta ve “İptal kararları geriye yürümez.” kuralı belirtilen anlamı taşıyarak geçerli olmaktadır.
Anayasanın 153. maddesinde “iptal kararları geriye yürümez” hükmü, iptal kararlarının kesinleşen işlemlere etki etmeyeceği anlamında olup, elde bulunan uyuşmazlığın sürdüğü davalarda “geriye yürümeme kuralı” uygulanamaz.
Diğer bir anlatımla; bir davada uygulanması gereken kanun maddesi başka bir dava vesilesi ile iptal edilmiş ise, bu madde artık eldeki davada da uygulanamaz. Zira davanın yasal dayanağı kalkmıştır ve davacının iptal edilen maddeden dolayı sağlayacağı hukuki yararı da kalmamış olur (Hukuk Genel Kurulunun 17.05.1989 tarihli ve 1989/10-250 Esas, 1989/361 Karar) Bu itibarla, davaya konu Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2021/51393 sayılı dosyasında borcun
konusunun 16.06.2021 tarihli 17 karar numaralı 2020 yılı 11. Bölge Samsun Optisyen ve Gözlükçüler Odasına ait yıllık aidat borcu olduğu, yukarıda belirtilen Anaya Mahkemesi’nin 2020/80 Esas 2021/34 Karar 29/04/2021 tarihli karar içeriği nazara alındığında , borca konu aidat borcunun yasal dayanağının kalmadığı , nitekim Yukarıda alıntı yapılan yüksek mahkeme kararlarından da açıklandığı üzere, Anayasa’nın 153. maddesinde düzenlenen “iptal kararları geriye yürümez” hükmünün iptal kararlarının kesinleşen işlemlere tesir etmeyeceği anlamında olduğu, somut olayda borca davalı tarafça itiraz edilmesi sebebi ile kesinleşen bir borcun bulunmadığı ,dolayısıyla elde bulunan uyuşmazlığın sürdüğü davada “geriye yürümeme” kuralının uygulanmayacağı nazara alınarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE
1-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
2- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 1.221,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren HMK345. maddesine göre 2 hafta süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize ulaştırılmak üzere başka yer Mahkemesine verilecek Samsun Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine hitaben yazılmış dilekçe ile HMK 341 vd maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna
başvurabileceğine dair verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...