En yaygın tedavi gözlük ve göz içerisine ameliyatla çok odaklı mercek konulmasıdır. Katarakt ise gözün şeffaf lensinin saydamlığını kaybetmesi yani buğulanmış cam gibi görme rahatsızlığıdır.
ADANA (İHA) - Adana Tabip Odası tarafından düzenlenen "Sağlıklı Yaşam Konferansları"nın bu haftaki oturumunda, özellikle yaşlıların kabusu olan görme bozukluğu hastalıkları masaya yatırıldı.
Emeklilere yönelik konferansa, Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Okan Toygar konuşmacı olarak katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Nuh Demirpas, "Tabip Odamız, Türkiye Emekli Derneği, Tüm Emekli-Sen ve Tüm İşçi Emeklileri Derneği ile birlikte 60 yaş ve üzeri insanlarımızın emeklilik zamanlarını daha kaliteli yaşayabilmeleri, sağlık konularında daha bilinçli olmalarını hedeflediğimiz Sağlıklı Yaşam Konferanslarını sürdürmekteyiz. Gözünüze gözünüz gibi bakın" diye konuştu.
Yakını görmede güçlük, presbiyopi tedavisi, Göz Tansiyonu, Sarı Nokta Hastalığı, Şeker Hastalığı ve Katarakt'ın tanısı ve tedavisi konularına açıklık getiren Dr. Okan Toygar, şu bilgileri verdi, "Presbiyopi, 40 yaşın üzerinde, yaşa bağlı yakını görmede güçlük sorunudur. Presbiyopi gelişen kişiler cisimleri 50 santimden daha yakına getirdiklerinde görmekte zorlanmaktadır. Bu nedenle cisimleri uzaklaştırarak görebilirler. En yaygın tedavi gözlük ve göz içerisine ameliyatla çok odaklı mercek konulmasıdır. Katarakt ise gözün şeffaf lensinin saydamlığını kaybetmesi yani buğulanmış cam gibi görme rahatsızlığıdır. Genellikle 75-85 yaşlarında görülür ve tek tedavisi cerrahidir. Katarakt, gözü fazla kullanmaktan oluşmamaktadır. Çok ağlamaktan dolayı katarakt oluşmaz. Kanser değildir. Bir gözden diğerine geçmez ve kalıcı körlüğe yol açmaz. Katarakt cerrahisi, görme bulanıklığının artık günlük aktiviteleri engellemeye başladığı zamanda yapılmalıdır."
Göz Tansiyonu'nun (Glokom) yaygın bir göz hastalık olduğuna dikkat çeken Toygar, "Bu engellenebilir bir körlük nedenidir. Sıklıkla 40 yaşın üzerinde oluşur ve yıllar içinde çok sinsi ilerler. Glokoma bağlı görme kaybını engellemenin tek yolu erken tanıdır. Görme kaybı oluştuktan sonra geri dönüş olmadığından erken tanı önemlidir. Normal göz muayenesi sırasında tespit edilen anormal göz içi basıncı artışı hastalığın ilk belirtisi olabilir" dedi.
Toygar, göz doktorunca düzenli aralıklarla yapılan muayenelerin glokomun erken tanı ve tedavisi için en iyi yol olduğunu kaydetti.
