Ama biraz gülelim, Olur mu? Fazlası bize zarar. Çünkü bu işin fıtratında az gülmek var. Adı üstünde ”Biraz da gülelim”. Hem istesen de zaten çok gülemezsin. Çünkü çok komik değildirler. Çocukluktan beri… Teksas-Tommiks kitaplarından, cep fotoromanlara; Çocuk dergilerinden, yardımcı okul kitaplarına varıncaya dek.. Bir de gülmeyi lutuf la sunan bir buyurucu […]
05 Aralık 2014 - 17:21 'de eklendi.
Ama biraz gülelim, Olur mu? Fazlası bize zarar. Çünkü bu işin fıtratında az gülmek var.
Adı üstünde ”Biraz da gülelim”.
Hem istesen de zaten çok gülemezsin. Çünkü çok komik değildirler.
Çocukluktan beri… Teksas-Tommiks kitaplarından, cep fotoromanlara; Çocuk dergilerinden, yardımcı okul kitaplarına varıncaya dek..
Bir de gülmeyi lutuf la sunan bir buyurucu güç vardır burada. Ayrıca ödüllendiricidir de. Coğrafya yardımcı kitabında konunun sonunda, ”hani bugün ülkemizin akarsularını çok çalıştın. Şimdi biraz gülebilirsin ” gibi.
Hiçbir zaman için okuyucularını güldürdüğüne ihtimal vermediğim bu köşelerin bir çoğu, öyle basit esprilerle çıkardı ki; en komiğin de ancak gülümseyebilirdiniz. Bazı dergi ve gazeteler ise hepten kolaycılığa kaçar. ’’ Mankafa Poldi’’ benzeri Amerikan karikatürleri,bir-iki fıkra, uydurma bilmeceler.. Çocuk bile olsalar, Nasreddin Hoca’nın mizah gücüne sahip mirasçılarına biraz haksızlık di mi?
Uzun süredir hasret kaldığım bu ‘’biraz da gülelim ‘’ köşesine kasabamızın yerel gazetelerinden birinde rastladım.
Zaten topu topu 8 sayfa olan bu gazetemizin reklam ve konu sıkıntısından olsa gerek bir sayfası bu köşeye ayrılmış. İnternetten indirildiği belli olan karikatür, fıkra ve bilmeceleri inanmayacaksınız ama güle güle, katıla katıla okudum.
Siz de gülün emi. Haydi bakalım ”Biraz da gülelim”.
Gözlüğü çocuklarına sevdirmek için tüm iyi özelliklere ancak gözlük takarsa sahip olabileceğini anlatan aile,bu sayede çocuğuna gözlük taktırabilmektedir. Bunun sonucu da çocuk, okul dönüşü her eve geldiğinde;
–Anne,bugün sınıfta n’oldu biliyon mu ? diye seslenir. Annesi sorar:
–N’oldu yavrum?
–Öğretmen bir soru sordu. Kimse bilemedi. Ben cevapladım. Çok akıllıyım di mi?
–Evet yavrum. Çok akıllısın.
–Ben gözlüklüyüm de ondan di mi?
–Evet yavrum. Gözlüklüsün de ondan.
Ertesi gün, benzeri bir tekrar.
–Anne!..
–Efendim yavrum.
–Anne.. Bugün sınıfta çok gürültü vardı. Öğretmen ne yaptıysa çocukları susturamadı. Ben bir bağırdım. Bütün sınıf sustu. Ben çok güçlüyüm di mi?
–Evet yavrum. Çok güçlüsün.
–Ben gözlüklüyüm de ondan di mi?
Evet, yavrum. Gözlüklüsünde ondan.
Yine böyle bir gün:
–Anneee!
–Efendim yavrum.
–Anne, bugün tuvalette farkına vardım. Benim her şeyim çok büyük. Ben gözlüklüyüm de ondan di mi?
diye sorunca, annesi tüm bıkkınlığıyla patlar.
–Değil benim embesil yavrum, değil. Onlar 7 yaşında, sense 15 yaşındasın da ondan..
Metin Turanlı
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...
Kod8 Yazılım Teknolojilerinden Optik Mağazaları İçin Yeni Dö...
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...