Doğruluk, dürüstlük kavramları ister, İslam inancında olsun isterse, diğer inançlarda olsun tanımlanması ve önemi hep aynıdır. Ancak son günlerde yaşanan olaylar bizleri bu kavram üzerinde bir daha düşünmeye itmektedir. Birbirimize olan güven, dostluk ve arkadaşlıklar daha çok bu kavramlar üzerine temeli atılmıştır. Ne yazık ki, çıkar ve menfaatler çakıştığında güvensizliğin ortaya çıkmasından sonra doğruluk ve […]
21 Ocak 2014 - 13:13 'de eklendi ve 1102 kez görüntülendi. A+A-
Doğruluk, dürüstlük kavramları ister, İslam inancında olsun isterse, diğer inançlarda olsun tanımlanması ve önemi hep aynıdır.
Ancak son günlerde yaşanan olaylar bizleri bu kavram üzerinde bir daha düşünmeye itmektedir.
Birbirimize olan güven, dostluk ve arkadaşlıklar daha çok bu kavramlar üzerine temeli atılmıştır. Ne yazık ki, çıkar ve menfaatler çakıştığında güvensizliğin ortaya çıkmasından sonra doğruluk ve dürüstlük kavramı inançlardan değil kişilerin kendilerinin oluşturduğu düşünce olgusu mu diye düşünmeye başlamaktayız.
İnançlarda belirtilen doğruluk ve dürüstlük kavramları birde bakıyorsun erozyona uğramış.
Bundan dolayı, kime inanacağımızı, kime güveneceğimizi, kimlerin doğru söylediğini anlamak için zorluk çekmekteyiz. Aynı doğruluk çizgisinde kesişenler ile yol alırken daha sonra yol ayrımına neden gelmekteyiz. İşte, bence bunun tek sebebi aynı ağaçtan beslenenlerin eşit şartlarda değil diğerlerinden daha çok nemalanma istekleri ve arzularıdır.
İster mensubu olduğumuz meslek grubu olsun isterse yaşadığımız çevrede bulunan kişiler olsun, eğer kişiler ve gruplar birbirlerine çamur atmaya, eteklerindeki taşları, dökmeye başlamışsalar işte o zaman anlayın ki menfaatler çakışmıştır.
Bir zamanlar yere göğe sığdıramadıkları kişileri veya grupları birden ayaklar altına almak, çiğnemek için her türlü oyunlar ve entrikalar kurulmakta ve oynanmaktadır.
Bu arada içimizdeki kin ve nefreti beslendiğimiz ağacı taşlamakla o ağacı tamamen yok etmekte olduğumuzu fark etmemekteyiz. Aralarında ki çürük olanları ayıklamak yerine ağacın köküne sevgi yerine kin kusarak kurutmaktayız. Kuruyan dalları kesmek yerine yeşermesi için çaba harcamak zorundayız.
Lütfen ya zamanında konuşun gerçek doğruluğunuzu ve dürüstlüğünüzü gösterin ya da şimdi susarak bizler sizleri eskisi gibi doğru ve dürüst olduğunuzu bilelim.
Saygılarımla,
Şahap Sabri Tuzal
sahaptuzal
Mart ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalıştığı...
DIŞ TİCARETTE RİSK ESASLI KONTROL SİSTEMİ (TAREKS) ÜZERİNDEN...
Hazine ve Maliye Bakanlığı KDV istismarını önlemek için hazı...
Başkan Küçüker, “Güneş gözlüğü bir aksesuar değil, göz sağlı...
Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı ...
“Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin ...
Renk körleri herhangi bir şart aranmadan, tek gözüyle görenl...
Merhumeye Allah’tan Rahmet, Kederli Ailesine, Sevenlerine, C...
Damlanın 40 yaş üstü bireylerde daha etkili olduğu ve 6 ile ...
İçimizi ısıtan bahar aylarına geçiş döneminde uyanan doğa, m...