Bu gün biraz tarihten bahsedelim mi?

 

Sermaye şirketlerine emeklerini satan mesul müdürlerimizin optisyen ve gözlükçülerimizin çalışma şartlarının düzeltileceği bir düzenlemenin yapılması veya oda kanunumuzun çıkartılabilmesi için acaba hangi meçhul dünya savaşını beklememiz gerekiyor.

9 Nisan 1940 Alman orduları Danimarka ve Norveç’e girdiler.
10 Mayıs 1940 Alman orduları Lüksemburg ve Hollanda’ ya girdiler.
13 Mayıs 1940 Alman orduları Fransa’ ya girdiler.
20 Ekim nüfusumuz 17.820.950
28 Ekim 1940 İtalya Yunanistan’a saldırdı.
25 kasım 1940 2. Dünya savaşı sınırlarımıza dayandı, İstanbul, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ Çanakkale ve Kocaelide sıkıyönetim ilan edildi.
30 Kasım 1940 İstanbulda karartma başladı.
Ve…
30 Aralık 1940 Gözlükçülük Hakkında Kanun TBMM’ nde kabul edildi.
…
Bu gün mü…
Bu güne gelmeden;

İsterseniz biraz daha gerilere gidelim.

Tarih; 23 Ağustos 1921 günü başlayıp, 13 Eylül 1921 günü Türk’ün zaferi ile biten ve tam 22 gün süren müthiş Sakarya Savaşının 19.Günü;
Yer, TBMM / Ankara. Tarihler 10 Eylül 1921′ i gösteriyor,

Meclis gündeminde Zonguldak maden kömürü işçileri ile ilgili olarak hazırlanan yasa tasarısı ikinci kez görüşülüyor. Zonguldak bölgesindeki madenlere ilişkin eski mevzuat, 13-50 yaş arasında olup da bu çevrede yaşayanları maden ocaklarında çalışmakla yükümlü tutmakta. Mevzuat, ocaklardaki dar yerlere ancak küçük çocukların girebileceği gerekçesiyle çalıştırılmalarına izin veriyor. Bu ilkel mevzuatta hiçbir işçi hakkı yer almamakta.

Yeni tasarı ile yükümlülük kaldırılıyor, çocukların madenlerde çalışması yasaklanıyor, sağlık, kaza, tazminat, ücretsiz tedavi, temizlik, en az ücret, sekiz saatlik çalışma süresi gibi genel haklar ilk kez düzenleniyor.
Tasarı aynı gün oylanıyor, kabul ediliyor ve yasalaşıyor. *

O esnada, Başkomutan Zafer tepede savaşı izliyor ve yönetiyor.

1921 eylülünde ölüm kalım savaşının içinde çalışanların hakları için kanun çıkaran bir kadro, ve yine kapısında bir dünya savaşı olup biterken 1940 Aralığında bir meslek kanunu (Gözlükçülük kanunu) çıkartan bir meclis…
Doğrudur, anneannem, büyükbabam anlatırdı o günlerde ekmek karneyleymiş, şekerde bulunamazmış.
…
Bu gün
20 Kasım 2013, sermaye şirketlerine emeklerini satan mesul müdürlerimizin optisyen ve gözlükçülerimizin çalışma şartlarının düzeltileceği bir düzenlemenin yapılması veya oda kanunumuzun çıkartılabilmesi için acaba hangi meçhul dünya savaşını beklememiz gerekiyor.
…
Az daha unutuyordum, eski adıyla sıhhat ve içtimai muavenat vekaletinin bir makamından, ‘gözlük tedavi edici değildir kompanse edicidir’ diye bir görüş çıkmıştı, çıkmıştı da biz Gözlükçüler bunun hukuki dayanağını merak etmiştik ne oldu. Savaş şartlarında kanun çıkarmaya vakit bulan, Gözlükçülük mesleğine bu kadar değer atfedenlerin, halefleri bir görüşü konfederasyonumuza postaya vermeye vakit bulamıyorlar mı?

Günümüz barış şartlarının, geçmişteki savaş şartları kadar, çalışma hayatımıza ve mesleğimize hayırlar! getirmesi dileklerimle. Yukarıdaki satırlarda isimsiz andığım şehit ve gazilerimizin (ve de, elbette onlardan biri olan dedemin) ruhlarına ve aziz hatıralarına binlerce teşekkür.

Saygılarımla

Kamil Nuri GİZER

 

*İktisat Bakanı Celal Bayar 17 Eylül günü kürsüye gelerek, bu yasa dolayısıyla işçilerin yasanın kabul edildiği 10 Eylül gününü ‘en büyük gün’ olarak kabul ettiklerini, bu günü her yıl kutlayacaklarını bildirdiklerini açıklayacaktı.

**Yukarıda Sakarya Savaşı ile ilgili yazdıklarım rahmetli Turgut Özakman’ ın ‘Şu Çılgın Türkler’ kitabının 470 ve devam sayfalarındandır.