Güneşin tadını doyasıya çıkarttığımız şu günlerde, sağlığımızı tehlike altına atıyor olabiliriz. Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu’nun verdiği bilgilere göre çok fazla UV ışınına maruz kalmak, katarakta ve göz kanserine yakalanma riskini artırıyor. Mutluluk hormonu olan serotonini harekete geçiren, bağışıklık sistemini güçlendiren, kemikler için gerekli olan D vitaminini almayı sağlayan güneş ışınlarına çok fazla maruz kalmak […]
18 Ağustos 2014 - 12:20 'de eklendi.
Güneşin tadını doyasıya çıkarttığımız şu günlerde, sağlığımızı tehlike altına atıyor olabiliriz.
Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu’nun verdiği bilgilere göre çok fazla UV ışınına maruz kalmak, katarakta ve göz kanserine yakalanma riskini artırıyor.
Mutluluk hormonu olan serotonini harekete geçiren, bağışıklık sistemini güçlendiren, kemikler için gerekli olan D vitaminini almayı sağlayan güneş ışınlarına çok fazla maruz kalmak sağlığı olumsuz etkileyebiliyor. Son yıllarda güneşten gelen zararlı ışınların (UV) artmasıyla birlikte cilt kanseri, deri lekeleri ve güneş alerjisi gibi birtakım sağlık sorunlarında da artış yaşanmaya başladı. Ancak UV ışınları sadece ciltle ilgili sağlık sorunlarına sebebiyet vermiyor. Aynı zamanda göz sağlığını da olumsuz yönde etkiliyor.
Veni Vidi Göz Grup Uzmanlarından Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, “Güneş ışınlarının gözle görülmeyen dalga boyutunda yer alan ultraviyole ışınları, A, B ve C olarak üç gruba ayrılırlar. UVA ve UVB ışınları göze verdiği zararlar açısından çok tehlikelidir. UVA ışınları daha çok gözün arkasındaki retinayı etkileyerek, makula (sarı nokta) dejenerasyonuna neden olarak görme duyusunu azaltır.
UVB ışınları ise, korneada bulanıklık, katarakt, göz kapakları etrafında cilt kanseri ve konjanktival değişiklikler gibi kronik rahatsızlıklara sebep olabilir.” derken, önlem alınmazsa tüm bu rahatsızlıkların körlükle sonuçlanabileceğini belirtiyor.
Çocuklar daha fazla risk altında
UV ışınlarının herkesin göz sağlığını olumsuz etkileyeceğini belirten Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, özellikle açık renk gözlüleri ve çocuklu aileleri bu konuda uyarıyor. Çünkü bir insan, hayatı boyunca maruz kalacağı UV ışınlarının yüzde 80’ini 18 yaşına kadar alıyor.
Bu yüzden de ailelerin çocuklarını UV ışınlarına karşı daha fazla koruması gerekiyor. Kavalcıoğlu, “Çocukların göz merceğinin UV ışınlarını süzebilme yeteneğinin yetişkinlere göre az olması nedeniyle çocuklar da risk grubu altına girmektedir.
Çocuklar yetişkinlere göre daha geniş göz bebeklerine ve daha temiz göz merceklerine sahip oldukları için ultraviyole ışınlarına karşı daha savunmasız durumdalar.” ifadelerine yer veriyor.
UV ışınlarından korunmak için;
Güneşin en tehlikeli olduğu 11.00-16.00 saatleri arasında güneşlenmekten kaçınılmalı. Öğle saatlerinde mümkünse gölgede vakit geçirilmeli.
Gözlerin etrafından güneş almamayı sağlayacak modeldeki UVA ve UVB ışınlarına karşı koruyucu özelliği olan güneş gözlükleri takılmalı.
Başı, kulakları ve boynu gölgede bırakacak şapkalar takılmalı.
Sağlıkla ilgili zorunlu haller dışında çocuklara estetik amaçlı güneş gözlüğü takılmamalı ve mutlaka şapka kullanması sağlanmalı.
Güneş gözlüğü kesinlikle işportadan satın alınmamalı. Güneşe karşı uygun gözlük kullanılmazsa kişinin retinasına ulaşan zararlı ışınların miktarı da artar.
Çok koyu renkli camlar, gözdeki kontrastı bozar ve görme keskinliğini azaltır. Bu yüzden güneş gözlüğünün camlarının homojen renkte olmasına dikkat edilmeli.
ÜNİVERSAL GÖZLÜK SAAT OPTİK ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET AŞ’YE...
Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki en önemli ...
Antakya Yayladağı’nda öğrencilere Beta Optik tarafından ücre...
Türkiye’ nin optik dijital dergisi, Tüm cihazlarda erişilebi...
"Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranların...
Kurum ile Bankaların protokolleri sona erdiği için artık ban...
Thélios azınlık hissesi planlarken, kalan hisseler kreatif d...
Sağlık Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Şuayip Birinci, yapılan bir...
Nemrut taş heykellerinden birine sanal ortamda giydirdiğimiz...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal A...