Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği tarafından yapılan basın açıklamasıyla, SUT’ta yapılan güncellemelerin sağlık sektöründe hem hasta hem de mal ve hizmet sağlayanlar için çeşitli sorunlara neden olabildiği belirtilirken, konu ile ilgili çözüm önerileri dile getirildi.
06 Aralık 2015 - 20:36 'de eklendi.
Sağlıkta dönüşüm uygulamaları ile gündeme gelen ve Sosyal Sigortalar Kurumu, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur yerine oluşturulan Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) hemen hemen sağlık harcamalarının tamamını karşılar hâle geldi.
Yeni oluşum ile artan sağlık harcamalarını kontrol etmek ve sürdürülebilir olmasını sağlamak amacıyla Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ilgili kurum tarafından dönem dönem güncellenmektedir. Yapılan güncellemeler, sağlık sektöründe hem hasta hem de mal ve hizmet sağlayanlar için çeşitli sorunlara neden olabilmektedir. Bu sorunlardan oluşan belli başlı sorular şunlardır:
SUT listelerinde yer alan ürünlerin tasnif ve eşleştirilmesi Sağlık Bakanlığının görevi değil midir?
Tıbbi cihaz geri ödeme fiyatları nasıl ve neye göre belirlenmektedir?
SUT’ta geçen eşdeğer ürün uygulaması hangi kıstaslara göre yapılmaktadır? Eşdeğer ve aynı işlevi gören ürünler nasıl ve neye göre karşılaştırılacaktır?
Yapılan değişikliklerle, SUT eki listelerde bulunmayan cihazların ödemesinin yapılmaması mevcut yasalarımıza ne kadar uygundur? Bu durum hastaların tedavi ve sağlıklarında ne kadar risk yaratmaktadır?
Liste dışı kalan ya da aşırı fiyat indirimlerinden (geri ödeme kapsamında tıbbi cihaz fiyatları bir gecede %80 aşağıya çekilmiştir) dolayı hâlihazırda idarelere teslim edilen ürünlerin akıbeti ne olacaktır?
SGK tarafından yayınlanan tebliğler rekabet hukukuna ve uluslararası ticarete ne kadar uygundur?
Yukarıda maddeler hâlinde belirtilen sorular mevcut durumun kısa bir özetidir.
Bu soru ve konuları çoğaltmak mümkündür. Şöyle ki; Sağlık Bakanlığı bünyesinde yer alan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Bilgi Bankası (TİTUBB)’na 3 milyona yakın ürün kayıtlıdır ve bu liste her gün uzamaya devam ederken, SUT listelerinde yaklaşık 4 bin adet ürün eşleştirilmiştir. Eşleştirilmesi yapılan ürünlerin bir kısmı da ne yazık ki hatalı ya da çeşitli nedenlerden dolayı zorunlu eşleştirmelerdir. Bu da listelerde yer alan ürünlerin doğru fiyatlandırılmasını engelleyen bir etken olmaktadır.
İdarenin bu düşük fiyat, belirsiz/yetersiz tanımlı kodlamalar ve öngörülemez politikası nedeniyle yerli ve yabancı menşeili firmaların ülkemizde ticaret yapması giderek zorlaşmaktadır. Bu durumun farkına varılıp gereken önlemlerin alınmaması hâlinde mevcut sağlık sisteminin geleceği de ciddi bir tehdit altına girme ihtimali ile karşı karşıyadır. Bu ve benzer konular zaman zaman medyaya da haber olarak yansımıştır. Böylece mevcut durumun ne derece vahim olduğu kamuoyuyla paylaşılarak hem ilgili otoritelere hem de vatandaşlara iletilmeye çalışılmıştır.
Kurum tarafından her geçen sene listelere giren ürün sayısı azaltılmaya çalışılırken, listelerde yer alan ürünlere ait fiyatlarda da referans noktalarının ne olduğu tam olarak bilinmezken ciddi oranlarda indirimler uygulanarak sektör kendi içinde düzenlenmeye çalışılmaktadır. SUT geri ödeme listelerinin malzeme, işlem kodu ve fiyat konusunda yaşayan listeler (sürekli güncellenebilen) hâline getirilmesi, vatandaşlarımızın daha kaliteli, sürdürülebilir sağlık hizmeti alabilmesi için gereklidir. Temelleri sağlam zemine oturtulamamış SUT geri ödeme listelerine sürekli yamalar yapılmak suretiyle geçici çözümler bulunmaya çalışılmaktadır. Sağlık hizmeti sunucuları da duruma uyum sağlamaya çalışmaktadırlar. Gerçekte tüm sektörü kapsayan, kaliteli ve sürdürülebilir listelerin öncelikle oluşturulup, doğru eşleştirme ve fiyatlamayla listelerin tekrar hazırlanması, sonrasında da bu listelerin sürekli güncellenebilir, yasalarla da uyumlu hâle getirilmesi gerekmektedir.
Sağlık harcamalarına kontrol ve düzenleme getirmeyi hedefleyen bu tür uygulamalarla orta ve uzun vadede mal ve hizmet temininde sorunların ortaya çıkması da kaçınılmazdır. Ortaya çıkabilecek sorunlar önce firmaları, sonrasında hasta ve yakınlarını etkileyecektir. Hâlen çözüm imkânı varken gerekli önlemlerin ivedilikle alınması herkesin menfaati olduğu gibi aleni bir gerçektir.
Bu ve benzer konular, sektörde yer alan sivil toplum örgütleri tarafında devamlı olarak gündemde tutulmakta ve çözüm önerileri yetkililere sunularak tartışma ortamı yaratılmaya çalışılmaktadır. Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği (SADER) tarafından da çeşitli zeminlerde bu konular ilgili tarafların bilgi ve dikkatine devamlı olarak sunulmuş ve sunulmaktadır. Ancak bu konularla ilgili herhangi bir ciddi ve kalıcı önlemler alınmaması üzerine SGK tarafından hazırlanan ve 01.10.2014 tarihli 29136 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ”in Anayasa ve Kanuna aykırı 7, 8 ve 9. maddelerinin öncelikle yürütmesinin durdurulması ve devamında iptali istemli olarak Danıştay 15. Daire Başkanlığı nezdinde SADER tarafından iptal davası açılmıştır.
Hâlen devam etmekte olan davanın, SGK aleyhine açılmış alacak davalarında ve fiiliyatta, bedeli karşılanmayan tıbbi malzemeleri kullanmak zorunda kalan ve yersiz ödeme yapan sigortalıların yapacakları hukuki girişimlere esas olma ihtimali vardır. Bu dava ile ilgili olarak Danıştayın nasıl bir karar vereceği merakla beklenmektedir.
Bu söyleşi çok ses getirecek. Mutlaka izleyin. Odaların ve B...
Etkileyici sonuçlar elde eden ekip, korneaları zarar görmüş ...
21 Kasım 2024 Perşembe Korede olacak şekilde Optik davet pro...
Optisyenlik Programı Öğretim Görevlisi, Optisyen İlkay Altun...
Gözlük devinin varisi, Milano makamları tarafından soruşturu...
Meta'nın gözlük üreticisi Reality Labs üçüncü çeyrekte 4,4 m...
Avrupa Optometri ve Optik Konseyi'nin (ECOO) sonbahar konfer...
Türk optik sektörünün ve uluslararası markaların hedef pazar...
Durmaksızın artan maliyetler, satın alma kısıtlaması, enflas...
Eylül ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalıştığ...