Sapı bendendir

Ağaca balta vurmuşlar sapı bendendir demiş.

Bilindiği üzere 1940 yılında yayınlanan 3958 sayılı gözlükçülük hakkında kanundan tam 13 yıl sonra 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler hakkında Kanun yürürlüğe girdi.

Meclis tutanaklarının dijital ortama taşınmasıyla 1940 yılında yayınlanan meslek kanunumuzun madde gerekçelerini incelemek mümkün olmuş, yasamanın o dönemde konuyu ne kadar vizyoner bir bakış açısıyla ele aldıkları tutanaklardan anlaşılmıştır.

3958 sayılı Yasanın uygulanmasında görülen yetersizlikleri gidermek için yapılan yasa tasarıları uzun mücadeleler sonunda T.B.M.M’de kabul edilmiş ve 2004 yılında 5193 sayılı yeni yasamız yürürlüğe girmiştir.

2017 Yılında meslek kanununda yapılan değişiklikle Meslek Odası ve Birliğin Kurulmasının önü açılmıştır.

80’li yıllarda başlayan Meslek Kanunu ve Oda Birlik Kanunu mücadelesi mutlu sonla noktalanmıştır.

Bu mücadeleye emek veren Dernek, Federasyon ve Konfederasyon temsilcileri, yasanın kendilerine verdiği yetkiyle KURUCU YÖNETİCİ sıfatıyla hukuki süreci yönetip şekillendirmiştir.

Kanunun Geçici 4.Maddesine istinaden KURUCU YÖNETİM Optisyen Odası ve Birliği Yönetmeliğini hazırlamıştır.

Resmî Gazetede yayınlanan Oda – Birlik Yönetmeliği gereği yurt genelinde Optisyen Odalarını kurup geçici yönetim kurullarını oluşturan KURUCU YÖNETİM, yasa gereği Olağan Genel Kurul sürecini başlatıp görevlerini seçilmiş “ASİL” yöneticilere devretmiştir.

Oda ve Birliğin yönetim koltuklarını sahiplenen KURUCULAR, Oda ve Birlik Seçimlerini kaybettiklerinde YA BENİMSİN YA KARA TOPRAĞIN sürecini başlatmıştır.

Birbirleriyle hiçbir fikri mutabakat sağlayamayanlar gücü kaybettiklerinde GÜÇ BİRLİĞİ yaparak kendi iradeleriyle şekillendirip yayınlattıkları Oda – Birlik yönetmeliğini YOK ETME mücadelesine girişip mesleğin itibarını iki paralık etme pahasına Oda ve Birliği akamete uğratmayı başarmıştır.

1982 – 2002 arası 20 yıl yasa taslağı çalışmalarında bilfiil görev aldım ne yazık ki Meslek Odası ile Esnaf Odası arasındaki farkı meslektaşlarımıza bir türlü anlatamadık. 40 yılı tamamladık ve maalesef hala Meslek Odası’nın ne olduğunun anlaşılamamış olmasının şaşkınlığını yaşamaktayım.

Şaşkınlığım; Oda yönetimlerine seçilen temsilcilerin bile Meslek Odası’nın asli görevlerinin ne olduğu konusunda net bilgiye sahip olmadıklarıdır.

Oda’dan herkesin farklı beklentileri mevcut olup, Oda yöneticilerinin tüm beklentilere cevap verme çabası üzerine kurgulanmış bir çalışma modeli, tüm tarafların hayal kırıklığı yaşamasına neden olmakta.

Yapılan en büyük hata Eczacılık Kanunu ve uzantısı Eczacılar Birliği Kanununun referans alınmasıdır.

Bu bakış açısı Optisyenlik mesleğinin kurgulanmasında kafa karışıklığına yol açmakta dolayısıyla sermayedar ile meslek adamını birbirine karşı kutuplaştırmaktadır.

Eczacı yerine Mimarı referans alıp meslek odasını bu bakış açısıyla yapılandırdığınızda, mimar olarak yapsatçı müteahhittin faaliyetine yönelik bir müdahale yetkisi üstlenmenin saçmalığını hemen fark edersiniz.

Optisyen bir meslek adamıdır ve çalışandır.

Optisyenlik müessesesi Optisyenin çalıştığı bir işyeridir.

Optisyenlik Müessesesi bir Optisyenin Mesul Müdür olarak görevlendirilmesiyle açılabilir.

Optisyenlik Müessesesinin sahibinin Optisyen olması şart değildir.

Çok ortaklı şirketler optisyenlik müessesesi işletebilir.

Optisyen, şahsi optisyenlik müessesesini açabilir.

Optisyenler yatırımcıyla birlikte ortak şirket kurarak optisyenlik müessesesi açabilir.

Optisyenlik müessesesi sahibi optisyenin, optisyen odasına kaydolması yeterlidir.

Şirket kurarak optisyenlik müessesi işleten optisyenler, hem optisyenler odasına hem de Ticaret Odasına kaydolmak mecburiyetindedir.

Optisyenlik müesseseleri, meslek kanunu dışında Medeni kanun, Ticaret kanunu, Rekabet kanunu, iş kanunu vb birçok kanuna ve bu kanunların yönetmeliklerine tabidir.

Optisyenin sorunları ve sorumlulukları ile optisyenlik müessese sahibinin sorunları ve sorumlulukları farklıdır dolayısıyla sorunları çözüme kavuşturacak muhatapları da değişkendir.

Meslek Odasından Ticaret Odasının yetki ve sorumluluğundaki konular hakkında çözüm beklemek ya da görev yüklemeye çalışmak yanlıştır.

Bu konulara kafa yoranları;
Meslek Odası,
Ticaret Odası
Esnaf Odası,
Meslek Derneği
İşçi Sendikası
İşveren Sendikası
Nedir? Ne işe yararlar araştırmalarını tavsiye ederim.

Örnek olarak çok güçlü bir örgütlenmeye sahip eczacıların Eczacılar Birliği dışında neden Eczacı İşverenleri Sendikası kurup neyin mücadelesini verdiklerini incelemelerini öneririm.

Mesleğin hukuki kazanımlarını zafiyete uğratmayı başarı olarak pazarlayanların kişisel ego tatmininin yol açtığı hasarın etkisi önümüzdeki süreçte yaşanarak görülecektir.

Özetlersek; Ağaca balta vurmuşlar sapı bendendir demiş.

 

Hakan Ertunk
Gözlükçü

Yazarın diğer yazılarını okumak için tıklayınız