ŞOK... ŞOK... ŞOK...
En doğru ve dosdoğru haberin adresi CR39 TV, Fransa’da haberin izinde.
Fransa’da dünyaca ünlü Louvre Müzesi soyuldu! Napolyon’un karısının tacı da aralarında olmak üzere 88 milyon euro tutarında mücevher çalındı.
Fransa ve dünya şokta. Dünyanın en iyi korunan müzesinin bir parmak izi ve ipucu bırakılmadan soyulmasına ilişkin soruşturmalar sürerken, bugün aynı soygunun bir benzeri daha Paris’in 3. bölgesinde gerçekleştirildi.
Arka arkaya bu soygunlar sürerken CR39 TV’nin cesur muhabirleri, soygun öncesi önemli belgelere ve kasetlere ulaştı.
Sorumlu habercilik gereği, yorumu siz seyircilere bırakarak haberin detaylarına ve elde ettiğimiz görüntülerle 10 gün öncesine gidelim.
Görüntülerden de anlayacağınız gibi, güneyde bir şatoda bir soygun planı üzerinde çalışılıyor. Görüntüdeki kişi Fransa’nın en zengin ve soylu isimlerinden Marki Henry Clauvert. Karşısındaki de yardımcısı Pierre le Quke. Gelin konuşmalara kulak misafiri olalım:
— Planları eksiksiz bir şekilde hazırladım Piyer. Ama adamlar konusunda tereddütlüyüm. Bir iz bırakırsak yakalanmamak işten bile değil. Bunun ziyan olmasına izin veremem Piyer, anlıyor musun? İzin veremem.
— Ne yapmayı düşünüyorsunuz efendim?
— Paris’teki profesyonellere, Amerikalılara ve göçmenlere güvenmiyorum. Daha başka bir şey bulmalıyız… Başka? Başka? Derken, bak geçenlerde bir yerde Kastamonulu bir gözlükçü gördüm. Adı… şey… şuraya bir yere yazmıştım. Ver bakayım şu gözlüğü… Hah! İsmailmiş. Mösyö İsmail Kargılı. Uzun süre cam kestiği için parmak izi tespit edilememiş. İşte bize böyle adamlar lazım. Şimdi Türkiye’de yakın zamana kadar ilkel usulde cam kesen gözlükçü var mı, bir araştır bakalım. Mösyö İsmail dâhil, yakaladığını tut getir. Nasıl olsa Fransızca bilmezler, muhtemelen pasaportları da yoktur. Parmak izi de olmayınca yakalanma riski de kalmaz.
— Sayın Marki, biraz pahalı bir yol değil mi?
— Ne pahalısı Piyer! Geçen Şanzelize’de bir çift eldiven sordum, 400 euro dediler. Hiç insaf kalmamış şerefsizlerde. Getirdiklerine de çok isterlerse bir çeyrek altın veririz. Türkiye’de bayağı değerliymiş. Bize yine de ucuza patlar.
— Viy mösyö.
— Haa Piyer, hazır gitmişken Kastamonu’nun da Daday etli ekmeğini getiriver. Bayağı meşhur diyorlar.
— Viy mösyö.
Evet sayın seyirciler, bu görüntüler üzerine Türk optik, optometri ve gözlükçü derneklerinin yetkilileri ortak bir açıklama yaparak:
“Meslektaşımıza atılan bu iftirayı şiddetle kınıyoruz. Biz hâlâ 130 liraya SGK gözlükleri yapıyoruz, onu artırmanın peşindeyiz. Öjeni’nin imparatorluk tacı da neymiş? Hiçbir meslektaşımız böyle bir planın parçası olamaz. Bu olsa olsa Fransa optik dünyasının bizi kıskanmasındandır,” demişlerdir.
