Üniversite sınavına hazırlanan yüzbinlerce genç için tercih dönemi kapıda. Ancak bazı bölümler var ki, kağıt üzerinde parlak görünse de mezuniyet sonrası büyük bir çıkmazla karşı karşıya bırakıyor. Onlardan biri de optisyenlik.
İki yıllık sağlık eğitimi, laboratuvar dersleri, göz sağlığı üzerine donanımlı bir müfredat... Fakat mezuniyet sonrası karşılaşılan tablo bu emeğin karşılığı değil. Gençler, umutla başladıkları eğitimlerinin ardından asgari ücretli tezgahtarlıkla, işsizlikle veya meslek dışı sektörlerde çalışmak zorunda kalıyor.
Eğitim Var, İş Yok
Optisyenlik meslek yüksekokulları son yıllarda hızla çoğaldı. Neredeyse her şehirde bu bölümü sunan bir üniversite var. Ancak plansızca açılan bu okullar, sektör ihtiyacının çok üzerinde mezun vermeye başladı.
Her yıl yaklaşık 3.900 genç optisyenlik diploması alıyor. Ama bu mezunları istihdam edecek alanlar sınırlı. Kamuda atama neredeyse hiç yok. Özel sektördeki gözlükçü dükkânları ise mevcut elemanlarıyla yetiniyor.
Diploma Var, Meslek Yok
Optisyenlik mezunlarının yaşadığı ortak duygu: Boşa geçen iki yıl.
İşte bir mezunun sözleri: “Laboratuvarda cam kesimi, çerçeve uyumu, müşteri iletişimi gibi birçok beceri kazandık. Ama iş görüşmelerinde ‘tezgahtar arıyoruz’ deniyor. Yani eğitimimizin karşılığı yok.”
Mezunların bir kısmı kendi alanında iş bulamadığı için bambaşka işlerde çalışıyor. Kimi kasiyerlik yapıyor, kimi kuryelik. Kimi ise tekrar sınava girip farklı bir bölüm okumaya çalışıyor.
Sistemli Değil, Sadece Dolu
Bu tablonun arkasındaki asıl sorun, planlamasız bir eğitim politikası. Üniversiteler bölüm açarken sektörün ihtiyaçlarını değil, kontenjanları doldurmayı önceliyor. Nitelikli eğitim yerine, nicelik ön planda tutuluyor.
Bir akademisyen durumu şöyle özetliyor:
“Bu kadar optisyenlik okulu açmak, mezunları işsizliğe itmekten başka bir şey değil. Üstelik eğitim nitelikli olsa bile karşılığında bir istihdam politikası olmayınca gençler hayal kırıklığına uğruyor.”
Psikolojik Çöküş: Mezun Olup İşsiz Kalmak
Bu bölümde okuyan pek çok genç, mezuniyet sonrası yaşadıkları işsizlikle birlikte psikolojik yıpranma yaşıyor.
Emeğin karşılığını görememek, toplumda değer görmemek ve gelecek kaygısı... Bu duygular gençlerin yaşam motivasyonunu kırıyor.
Tercih Yapmadan Önce Bir Daha Düşünün
Optisyenlik bölümü kulağa hoş gelebilir. Sağlık sektörü içinde sayılır, kısa sürede meslek sahibi olma umudu verir. Ama gerçekler farklı. Bu alanda mezun olanların büyük çoğunluğu ya alanı dışında çalışıyor ya da işsiz.
Son Söz: Sadece Bölüm Değil, Gelecek Tercihi Yapıyorsunuz
Üniversite tercihinde bulunacak gençler için önemli bir uyarı: Optisyenlik artık bir meslek garantisi sunmuyor. İki yıl süren eğitim, sektörel doygunluk, düşük ücretler ve sınırlı iş imkanı yüzünden çoğu mezun için bir hayal kırıklığına dönüşmüş durumda.
Diplomanız cebinizde olabilir, ama bir mesleğiniz olmayabilir.
