Oda ve Birlik Kanununun Gerçeği

Kıymetli meslektaşlarım,

Bildiğim ve takip ettiğim kadarıyla, doksanlı yılların başından bugüne kadar tüm sıkıntılarımızın başında Kanunun yetersiz olduğu, Oda ve birliğimizin olmamış olası gösterilmektedir.

Tanıdığım günden beri Sn Mahmut Yetim bu kanunu kovalıyor. Doksanların İstanbul’daki dernek muhalefeti bu kanunu temel alarak muhalefet ediyordu. Bir dernek başkanı yazılarında bu konuya oldukça fazla değindi. İstanbul Gözlükçüler ve Optisyenler derneği ve Konfederasyon Oda ve birlik için kuruldu. Mademki bu kanunu herkes önemsiyor ne oldu da biz bugün bayram yapmıyoruz.Her zaman her konuda olduğu gibi herkesi memnun edemezsin.

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyerek devam edeyim.

Hiç kimsenin mağazası kapatılmayacak. Bu kanunun çıkması için yıllarını veren ve bugüne kadar en çok uğraşan kişi olarak size söz veriyorum sizin mağazalarınız benim namusumdur.Ben yıllardır maddi ve manevi tüm gücümü bu kanun için harcadım. Siyasi ve sosyal çevremi bu işin olması için seferber ettim. Dostlarım arkadaşlarımla tartıştım. Bütün bunları insanların ekmeği ile oynamak, mağazalarını kapattırmak için yapmadım, Bunlara karşılık ne kazanç nede madalyada beklemedim “Allah razı olsun” yetti artı.

Son birkaç gündür sanki yangından mal kaçırmışız gibi TOOMAD yöneticileri ve bazı üyeleri tarafından bir sürü şey konuşulup, yazılıp ve söylenmeye başlandı. Bu kanunla ilgili olarak yapılan çalışmaların yıllarca boşa gitmesine rağmen yılmadık. Memleketteki siyasi gelişmeleri takip ederek defalarca denedik. Son bir yıldır Anayasa değişikliği ve siyasi gelişmeleri takip ederek Sn. Cumhurbaşkanı ve Sn. Başbakanı gittiği her yerde takip ettik.

Mitinglerinde oda kanunumuzu istiyoruz diye pankartlar hazırlayıp astık. Şimdi bu iş gerçekleşti. Aylarca süren komisyon çalışmasından sonra kanun komisyondan çıktı ve meclis gündemine geldi. Sayın Bakanımız mecliste bu kanunu anlattı ve milyonlar onu izledi. Artık günleri sayıyoruz derken birden dilekçe örnekleri yazılıp siyasilere gönderilmeye, Ankara’da kamp kurup siyasilerin kafalarının karıştırılmasına ve kanunu vebalı gibi gösterip çıkmasını engellemeye çalışıldı.

• Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakana odalarla yaşadıkları sonları hatırlatarak. Oda değil siyasi hareketmişiz gibi göstermeye çalıştınız.

• Tamamen yanlış beyanlarla bu kanun çıkarsa Bakanlığın görevini ve kamu gelirlerini alacağımızı söyleyerek olayı manipüle etmeye çalıştınız.

• 5193 SOHK varken ve devam ediyorken sanki mesul müdürle çalışan tüm mağazaları kapatacağız yalanını söyleyerek hem kamuoyunu hem de siyasilerin yanlış düşünmelerini sağlamaya çalıştınız.

• Daha önceden rahat reklam yapmak için gözlüğü sağlık gereci olmaktan çıkarmaya çalıştığınız gibi, bugün de mesleği sağlık mesleği değil de, turizm şirketleri, modacılar veya konfeksiyoncular gibi ticaret mesleği gibi göstermeye çalıştınız.

• Dünyadaki tüm iktidarların beklentisi olan yabancı sermaye düşmanı gibi göstermeye çalıştınız.
Bu kanunun çıkmaması için gerekli her türlü oyunu ve eylemi hayata geçirdiniz.

Yazdığınız yazılarda ve görüşmelerde sizin görüşünüzü almadığımızı söyleyerek başka bir yanlışın içine insanları itmeye çalışıyorsunuz.

Ben bu yola çıktığımda birçok kişinin kahkaha ile güldüğünü duydum. Bana inanan ve güvenen başta Sn Mahmut Yetim, Ankara yönetimi ve birkaç dostumdan başka kimse destek olmadı. Olaylar gelişince bazı dernek yöneticileri gelerek hareketin güçlenmesine ve şekil almasına yardımcı oldular. Bu dönemde TOOMAD tarafından hiçbir destek ve katkı talebi gelmedi. Eğer öyle bir talebiniz gelseydi ve biz sizi kovmuş olsaydık haklıydınız. Son olarak tüm bu olaylardan sonra iletmiş oldukları görüşme talebi tarafımızdan derhal kabul edilmiş ve 11 Kasım günü bu görüşme gerçekleşmiştir. (Keşke bunu daha önce yapsaydınız.) Herkesin umudunu yitirdiği bir zamanda ben ve Sn. Mahmut Yetim bu kanunu kovaladık.

Bazılarının amacı üzüm yemek değil bağcı dövmektir.

Bizim amacımız;

• Meslekte düzen ve disiplin kurulsun.

• Herkes her zaman kanunlar karşısında eşit hak ve sorumluluklara sahip olsun

• Çok seslilik bitsin. Kamunun karşısında tek ses olunsun. (Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonrada kamu ile anlaşılarak sorunlar çözülsün.)

• Kredi, vize veya emeklilik işlemleri gibi birçok işlemde olduğu gibi bizi temsil eden bir Oda ve Birliğe sahip olunsun (KOSGEB kredi dönemlerini unutmayın.)

Ben yıllardır bunun için mücadele ettim. Bu yasa çıkmasın diye uğraşanlar. Dürüst olun. Şimdi sıra sizde. Ne için mücadele ettiğinizi dürüstçe açıklayın.

 

Hacı Mustafa UMA