a balloon
Optisyenin Sesi
Optisyenin Sesi
Optisyenin Sesi Reklam
Optisyenin Sesi Reklam
Reklamı kapat
Optisyenin Sesi Reklam
Optisyenin Sesi Reklam
Reklamı kapat

Nüfus Yapısındaki Değişim ve Yaşlılık Ekonomisi

Ülkemizin de aralarında yer aldığı gelişmekte olan ekonomilerin karşı karşıya oldukları sorunlardan biri de nüfus artış oranlarındaki azalış ve yaşlanma oranındaki artıştır.

07 Eylül 2016 - 19:03 'de eklendi ve 4970 kez görüntülendi. A+A-

Nüfus Yapısındaki Değişim ve Yaşlılık Ekonomisi

Her iki durum da belli bir seviyeden sonra ülkelerin sosyal güvenlik sistemlerinin sürdürülebilirliğini tehdit edebilir.

Ülkemiz için henüz böyle bir tehdit söz konusu değildir, ancak nüfusumuz eskisi kadar da hızlı artmamaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)[1] verilerine göre, yıllar içinde nüfus artış hızımızın giderek azaldığı ve 2013 yılında yüzde 2 seviyelerine kadar gerilediği görülmektedir. Diğer taraftan, yaşlı nüfus olarak tanımlanan 65 yaş ve üstü nüfusun genel nüfusa oranı artma eğilimindedir. TÜİK’in nüfusla ilgili istatistiklerine göre yaşlı nüfusun oranı 2012 yılında yüzde 7,5 seviyesinde olup 5,7 milyon kişiye tekabül ederken, 2023 yılında bu oranın yüzde 10,2’ye, sayısal olarak da 10,6 milyon kişiye yükselmesi beklenmektedir. Çocuk nüfusunu temsil eden 0-14 yaş grubundaki azalma eğilimi devam ederken, 15-64 yaş arasındaki çoğunluğu çalışma yaşı içindeki grubun oranı da yıllar içinde artmaktadır.

TÜİK verilerine bakılırsa, 2023 yılında ülkemiz nüfusunun yarısı 34 yaşın üstünde olacaktır. Bu dönüşümü değişik açılardan ele almak ve nedenler sıralamak mümkündür. Bununla birlikte nüfus yapısındaki bu değişimi ülke bazlı değil de küresel bazlı değerlendirdiğimizde nedenlerinin daha çok ekonomik temelli olduğunu söyleyebiliriz. Günümüzde gerek gelişmiş gerekse gelişen ekonomilerde iş alanları geçmişe göre daha sofistikedir. Küreselleşme olgusu çok yeni ve çok çeşitli iş alanları ve iş imkânlarını ortaya çıkarmıştır. Bu gelişme iş gücü talebini de artırmış ve bu imkânları daha çok bir arada bulunduran kentleri yeni iş fırsatları ve daha kaliteli yaşam olanakları sunan cazip merkezler hâline getirmiştir. Bu rekabet ortamında kadınlar da oldukça etkili bir konum kazanmışlardır. Kadınların da yetişmiş ve nitelikli iş gücü olarak iş dünyasında kendilerine daha fazla yer edinebildikleri bir ekonomik ve sosyal düzende evlenme yaş ortalamasının yükseldiği, çocuk sahibi olma planlarının ötelenebildiği veya çiftlerin az sayıda çocuk edinme eğiliminde oldukları görülmektedir.

Ancak, nüfusun yaşlanması gerçeğini sadece bu ekonomik ve sosyal dönüşümle açıklayamayız. Yaşlı nüfus oranının artması bu yaş grubundakilerin daha uzun yaşamalarıyla da ilgilidir. Yaşlanma olgusunu değerlendirirken, sağlık sistemindeki gelişmelere ve tıptaki ilerlemelere bağlı olarak hastalıkların tanı ve tedavisinde sağlanan başarıları, kamu tarafından finanse edilen sağlık teminat paketinin genişliğini ve koruyucu sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması yönünde izlenen politikaların birey ve toplum sağlığı üzerinde olumlu neticelerini gözden kaçırmamak gerekir.

Yaşlılık ekonomisi dediğimizde, yaşlanmanın sosyal güvenlik sistemi üzerindeki finansal etkilerini değerlendirme konusu yapmış oluyoruz. Yaşlanan nüfusun zamanla bağımlı nüfus kapsamına gireceği hesaba katılırsa, sayıları artma eğilimindeki bu kesimin emekli aylıklarının ve sağlık harcamalarının genç ve çalışan nüfus tarafından bugün karşılanabiliyor olsa da uzak olmayan bir gelecekte sistem üzerindeki yükü kaldıramayabileceği tehlikesini de göz ardı etmemek gerekiyor. Günümüzde Avrupa Birliği ülkelerinin çoğu bu tehditle karşı karşıyadır. Almanya, Fransa, İngiltere, İsveç gibi ülkeler ekonomik gelişmelerini geçen yüzyılda tamamlamış, zengin ve refah düzeyi yüksek ülkeler olsalar da hızla yaşlanan nüfuslarının giderek kabaran sosyal güvenlik ve sağlık faturaları politika belirleyicileri ve uygulayıcıları kara kara düşündürmektedir. Örneğin; Almanya’nın nüfusu giderek azalmaktadır. Rusya gelişen bir ekonomi olarak nüfus azalması tehdidi ile karşı karşıyadır. Yakın gelecekte Almanya büyük ve güçlü ekonomisini ayakta tutmak için ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücüne kapılarını aralamak zorunda kalabilir. Rusya doğum oranlarını artırıcı teşvik politikaları uygulamaktadır.

Dünya ortalamaları bu yaşlanma eğilimini ortaya koymaktadır ve yaşlıların sağlık ve sosyal güvenlik giderlerini finanse edecek sağlıklı ve nitelikli iş gücüne her zaman ihtiyaç olacaktır. Bu gidişi tersine çeviremezlerse işlerin yolunda gitmeyeceğini Avrupa Birliği ülkeleri bugün görmüş durumda ve yaşlı nüfusu bağımlı kılmak yerine onları daha uzun süre üretim sürecinde tutabilmenin arayışı içindeler. Bu yöndeki girişimler belli ölçüde yaşlıların ekonomik sistem içinde üretken kalmalarını sağlarken sosyal güvenliğin sırtındaki mali yükü de hafifletme imkânını sağlayabilir.

Ancak bu mali yükü kalıcı olarak hafifletmenin yolu üretim sürecini ve büyümeyi canlı tutacak iş gücünü nüfus artışı ile desteklemektir. Nüfus artışı, büyüyen iş gücü potansiyeli ve üretime katılma oranının artması ülkemizin de aralarında bulunduğu gelişen ekonomiler için kaçınılmaz bir koşuldur. Bu nedenle çocuk doğumunu teşvik edecek politikalar geliştirilmelidir. Örneğin; doğumdan itibaren anneye sağlanabilecek ücretli izin veya çocuk yardımı miktarlarının daha cazip hâle getirilmesi gibi. Ancak, artan nüfusun geleceğin nitelikli ve üretken iş gücü hâline getirilmesi de aynı ölçüde kaliteli bir eğitim ve sağlık sistemiyle mümkün görünüyor.

 

Murat Uğurlu 

Etiketler :
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
Türkiye Göz Sağlığı Araştırması Türkiye Göz Sağlığı Araştırması

Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı bir konumdadır. Gözlük kullanma oranı gelişmiş ülkelerde % 55 civarında olu...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayra...

“Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır...

Tek gözü görmeyenler ehliyet alabiliyor Tek gözü görmeyenler ehliyet alabiliyor...

Renk körleri herhangi bir şart aranmadan, tek gözüyle görenler de belirli koşulları taşımaları halinde sürücü belgesi sahibi olabilir.....

Vefat ve başsağlığı Vefat ve başsağlığı

Merhumeye Allah’tan Rahmet, Kederli Ailesine, Sevenlerine, Camiamıza Sabır ve Başsağlığı Dileriz....

HABER HAKKINDA GÖRÜŞLERİNİZİ BELİRTMEK İSTERMİSİNİZ?(Yorum Yok)
Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Hocaoğlu Optik
SON EKLENEN HABERLER
Türkiye Göz Sağlığı Araştırması Türkiye Göz Sağlığı Araşt...

Türkiye’de Optik Sektörü AB ülkelerine göre çok daha farklı ...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 Nisan Ulusal Egemenlik...

“Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin ...

Tek gözü görmeyenler ehliyet alabiliyor Tek gözü görmeyenler ehli...

Renk körleri herhangi bir şart aranmadan, tek gözüyle görenl...

Vefat ve başsağlığı Vefat ve başsağlığı

Merhumeye Allah’tan Rahmet, Kederli Ailesine, Sevenlerine, C...

Yakın gözlüğüne alternatif damla eczane raflarında yerini aldı Yakın gözlüğüne alternati...

Damlanın 40 yaş üstü bireylerde daha etkili olduğu ve 6 ile ...

Dikkat, konjonktivit mevsimi başladı! Dikkat, konjonktivit mevs...

İçimizi ısıtan bahar aylarına geçiş döneminde uyanan doğa, m...

2024 yılı stajyer maaşı ne kadar? 2024 yılı stajyer maaşı n...

İş dünyasına adım atmak, öğrenmek ve deneyim kazanmak isteye...

Mesul Müdürlerin İzin Hakkı Mesul Müdürlerin İzin Hak...

Ve yaz geldi. Optisyenler izini hakketti. Şimdi izinler nası...

Sivas’ ta Bayramlaşma Sivas’ ta Bayramlaş...

Valimiz Sn. Yılmaz Şimşek'in ev sahipliğinde, düzenlenen bay...

‘Gözlük’lere dikkat! ‘Gözlük’lere dikkat!...

Ülkemizde gözlük sektörü milyonlarca dolarlık önemli bir sek...

Magazin HABERLERİ
Web TV