a balloon
Optisyenin Sesi
Optisyenin Sesi
Optisyenin Sesi Reklam
Optisyenin Sesi Reklam
Reklamı kapat
Optisyenin Sesi Reklam
Optisyenin Sesi Reklam
Reklamı kapat

Kaynakçı

Barış Manço, Cem Karaca, Ersen’in sahne kıyafetlerini al, Salim abi’ye giydir. Aynı onlar gibi!

28 Ocak 2017 - 0:41 'de eklendi ve 2373 kez görüntülendi. A+A-

Kaynakçı

Orta boylu, topuklu ayakkabı giyen Salim abi, modası geçtiği halde İspanyol paça pantolon, üzeri sürekli madalyonunu ve göğüs kıllarını gösterecek renkli gömleklerle gezerdi.

Uzun saçı ve favorileri ile 70’li yıllarda statik kalmış bir kaynakçımızdı. Cuma namazı saatlerinde denk geldiğim bazı günler, abdest almaya gitmeden parmağında ki yüzükleri ve boynunda ki madalyonu özenle çıkarıp çekmecesine koyar, bana da başı ile ” gözlükleri sonra alırsın ” işareti çekerdi.

Ben biraz daha oyalanmaya çalışır, dirseğine dek uzanan üzerinde işlemeleri olan deri bilekliğini çıkarıp çıkarmadığını görmek isterdim.

Salim abi’ye bu takıntım nedendi ben de bilemezdim. Sanıyorum sessiz ve konuşkan biri olmamasıydı onu esrarengiz kılan. O konuşmadığı için de elbiseleri, takıları, tavırları onun adına konuşurdu. Altay’lardan çıkıp gelen Tarkan misali bu tarihi abimizi çalıştırdığı gümüş atölyesi dışında kendi gibi giyinen, sürekli tesbih sallayan 2 kişiyle gezerken görürdüm. Sinemaya gidersem kapı da bu üçlü, kafe de oturduğumda ikisi tavla oynayıp, biri seyreden bu üçlü. Gecenin bir vakti hiç ummadığım sokaklarda karşıma çıkan da bu üçlüydü.

Herhangi bir taşkınlıkları olmayan, sürekli ağır takılan Salim abi ve arkadaşlarını onca yıl boyunca sarhoş ya da dedikodularını yapacak bir vaziyette görmek kısmet olmadı. İlginç olan Salim abi’nin dükkanında bu iki arkadaşını hiç görmememdi. Aralarında gizli bir anlaşmamı vardı ne? ”Dükkana gelmeyin diye ” tembih etmiş olamazdı herhalde. Onlar sokak arkadaşlarıydılar.

Salim abiyle aramızda sessiz bir oyun geliştirdiğimi zannediyordum ki, sonradan onun bu oyunu herkesle oynadığını gördüm. Atölyesine kimsenin girmesine izin vermiyor, gelen kaynakları neredeyse hiç konuşmadan alıyor, kaynağını yapıp gönderiyordu.

Biri getir-götür işlerine bakan, diğeri tezgahta konuşlanmış iki elemanı bulunan Salim abi’nin 2 metrekarelik atölyeyi (ilk göze çarpan Fenerbahçeli Cemil’in posteri, yanında ”Şampiyon Fenerbahçe ”yazısı, arkadaşlarının fotoğrafları, askerlik resimleri, sıra sıra dizili rengarenk tespihler ile sürekli Ümit Besen, Cengiz Kurtoğlu gibi kasetlerin çalındığı yanıp sönen türlü ışık ve elektronik aygıtlarla donatılmış oto teybi..) onlara da yasakladığının farkındaydım. Benim gibi tezgaha bakmayı sevmeyen Salim abi’nin mecbur kalınca müşterisine karşı fiyat söylemekten ve evet-hayır’dan ibaret muhabbetini izlemek çok keyifliydi.

İçe kapanıklığın doruklarında ki bu abimizin tahta bir paravanla dükkandan ayırdığı mabedinde kimseyle paylaşmadığı renkli ve fırtınalarla dolu bir hayal dünyası olduğunun farkındaydım. Ateşi gözlüğe tuttuğu an da alevin o kırmızılığı karşısında demin kolye satamadığı genç kıza söyleyemediği sözleri, ateşin kıvılcımları ile söylüyor; yüzüne gelen gülümseme ile onu kendine hayran bıraktığını görebiliyordum.

Dükkanımızda yeni işe başlayan gözlük kalfamızın kaynak ve tamir işlerinin çokluğunu görünce tamirat işini üzerine almasıyla bir süre, Salim abi’nin dükkanından uzak kaldım. Ancak kalfamızın, iyi-kötü çıkardığı kaynak işleri asıl işinin önüne geçip, cam kesmeyi aksatmasına sebep olunca, daha önemlisi Salim abi’ye verilen ücretten daha az ödeme yapılınca; o da sinirlendi ve kaynak yapmayı bırakıverdi.

İtiraf edeyim buna en sevinen de ben oldum. Çünkü kalfamızı seyretmek, Salim abi’yi seyretmek kadar keyifli değildi. Ayrıca iyi de parlatmıyordu kaynak izlerini.

Salim abi, öyle mi ya? Kaynağa harcadığı zamanın fazlasını parlatmada geçirirdi. Önce tel fırça ile gözlüğü yıkar, sonra keçe motorunda parlatır, daha sonra da rengi kararmış güderi bir bezle ovardı.

Her cumartesi akşamı arkadaşlarımla sinemalara gitmeden önce karnımızı doyurduğumuz bir büfe de yine bu üçlü ile karşılaştım. Bu sefer onlardan ayrıymış gibi oturan hamile bir kadına Salim Abi tarafından sandviç uzatılırken gördüm. Karısı olduğunu tahmin ettiğim kadını, o ayrılmaz üçlü ile görünce bir tuhaf oldum. Mogollar ya da Dadaşlar gibi Anadolu Folk grubuna bir kemancı katılmış gibi, bu grubun özgünlüğünü kaybettiğini anladım.

Sonrasın da ilk gençliğimin bu sessiz ve aykırı kahramanını pazar günleri hipermarketlerde koluna giren karısı ile çocuk arabası sürerken denk geliyordum. Saçlar yine uzun. Bıyıklar aşağıya doğru daha sarkık ve gür. Yine İspanyol paça. Yüzükler azalmış olsa da yine yerinde. Ama madalyon ve bileklik yok.

Biraz cesaretim olsa diğer iki arkadaşını sormak isterdim. Ama sessiz adamların tepkisi ile ilgili kötü duyumlarım var.

Ayrıca bizim kaynak diye bir sorunumuz da büyük ölçüde kalmadı zaten.

 

Metin Turanlı

Etiketler :
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
Şubat Ayı Katılım Payı Ödemesi Şubat Ayı Katılım Payı Ödemesi

Şubat ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalıştığınız banka hesaplarınıza gönderilmesi planlanmaktadır....

Yöneticilerin kafası neden karışık? Yöneticilerin kafası neden karışık?

Dijital çağa ayak uyduramayan “analog” kalmış yöneticiler görevlerini sürdürmekte ısrarcı olacaksa acilen “dijital zihniyet kartı” edin...

Dijitalleşme gözlük pazarını nasıl etkileyecek? Dijitalleşme gözlük pazarını nasıl etkil...

Hastalara, gözlükçüler tarafından on beş yıl önce gözlük kullanmaları gerektiği söylendiğinde bundan pek memnun olmadılar....

‘Sarı nokta’ 30 milyon kişiyi etkiliyor ‘Sarı nokta’ 30 milyon kişiy...

Türkiye’de giderek artan sarı nokta hastalığı havuzuna her sene birey katılıyor....

HABER HAKKINDA GÖRÜŞLERİNİZİ BELİRTMEK İSTERMİSİNİZ?(Yorum Yok)
Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Hocaoğlu Optik
SON EKLENEN HABERLER
Şubat Ayı Katılım Payı Ödemesi Şubat Ayı Katılım Payı Öd...

Şubat ayına ait optik katılım payı fatura bedelleri çalıştığ...

Yöneticilerin kafası neden karışık? Yöneticilerin kafası nede...

Dijital çağa ayak uyduramayan “analog” kalmış yöneticiler gö...

Dijitalleşme gözlük pazarını nasıl etkileyecek? Dijitalleşme gözlük pazar...

Hastalara, gözlükçüler tarafından on beş yıl önce gözlük kul...

‘Sarı nokta’ 30 milyon kişiyi etkiliyor ‘Sarı nokta’ ...

Türkiye’de giderek artan sarı nokta hastalığı havuzuna her s...

SGK Sözleşme toplantısı SGK Sözleşme toplantısı...

Yeni dönem SGK sözleşmesi masaya yatırıldı. Yıl içinde Optis...

Prizmatik düzeltmenin önemi Prizmatik düzeltmenin öne...

Binoküler çift görme, etkilenen kişileri günlük yaşamda cidd...

Kering Eyewear gelir rekoru kırdı Kering Eyewear gelir reko...

Kering'in gözlük bölümü 12 aylık dönemde pozitif gelir artış...

Zenith markası kimde kalacak? Zenith markası kimde kala...

Anılan hükümsüzlük kararının kesinleşmesini takiben ceza dos...

Gözlük Pazarı 2028’e kadar 172,42 milyar ABD dolarına ulaşacak Gözlük Pazarı 2028’e kada...

Dünya çapında gözlük pazarı pazarı 2020’de 105,56 milyar ABD...

Dünya, Optometri haftasını kutluyor Dünya, Optometri haftasın...

Dünya Optometri Konseyi (WCO) farkındalık haftası 17-23 Mart...

Magazin HABERLERİ
Web TV