Bu bir inancın zaferidir. Sayın Yetim yıllardır kendi kişisel çabalarıyla bu zaferi gerçekleştirmiştir. Kendisine sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.
Son günlerde sosyal medyada yazılanları okuduğumda ise mesleğim adına utanç duydum.
Kafa aynı kafa değişen hiç bir şey olmamış, hemen koltuk kavgası başlamış bile tek ortak noktaları hepsinin birden "odacı" olması.
Hiç lafı uzatmaya gerek yok bizler 1994 sonrasında "Odalaşma Hareketi" olarak ortaya çıktığımızda "YÜKSEL TOKSOY, HAKAN ERTUNK siz olsa olsa fırıncılar odası yada yemek odası olursunuz." Demişlerdi.
Devamlı karşımızda oldular ve hareketimizi baltaladılar.
Bugün de değişen bir şey yok. Gerçekte istemedikleri halde Optometri' yi savunanlar bizde odalaşma istiyoruz. Diyebiliyorlar.
Gerçek anlamda meslek odasının çıkmasını isteyenler Optometriye karşı çıkanlardır.
Dün öyleydi bugün de öyle...
Bunlardan bazıları Ankara'daki derneğin başındaki yaşlı kişinin gitmesini, yerine genç birisinin gelmesi gerekir bile diyebilmişti. Şimdi çıkmışlar konuşuyorlar. Biz oda olmak istiyorduk. Bu konuda çok uğraş verdik diyebiliyorlar.
Bu gibi söylemlerde neyin nesi? Kimi kandırabileceklerini zannediyorlar. 23 yıl önce başlayan bu konuları eski meslektaşlarımız çok iyi hatırlayacaklardır. Kimin ne için çabaladığını da herkes biliyor.
Lütfen gözlükçü meslektaşlarımızı aptal yerine koymayın.
İbrahim Özkan/ Gözlükçü
Benim hazırlığıma önce davranıp tercüman oldun İbrahim kardeşim. Eline ağzına, kalemine sağlık. Bu mesleğe hep liboşlar zarar verdi.