16:55 - Bu çerçeveyle çok şey görmeyin!
09:08 - Optisyenlik bölümüne ilgi sürüyor ama iş bulmak kolay değil!...
11:56 - 7.500 Çocuk üzerinde yapılan çalışma!
11:09 - Optik sektörü denetimlerden payını alıyor
09:25 - Robotun Gözlüklüsü
17:50 - Fielmann, 2030’a Kadar 4 Milyar Euro Ciro Hedefliyor
15:35 - Elektronik Evrak Dönemi Başladı! (Tarama yok)
11:18 - Mezunlar Çok, Kadrolar Yok!
14:57 - Birlik ve Dayanışma İçin Halı Saha Turnuvası
11:32 - META, EssilorLuxottica’ ya 3.5 milyar dolarlık yatırım yaptı...
Bugün birliğin başında olanlar şunu bilmeli: Siz sektörü temsil etmiyorsunuz, sektör sizin ayaklarınız altında eziliyor. Siz o makamlarda “temsil” değil, sadece “meşguliyet” içerisindesiniz.
07 Nisan 2025 - 14:08 'de eklendi.
“Körlük, gözün görmemesi değil; kalbin, aklın ve vicdanın körelmesidir.”
Halil Cibran
Yıllardır beklenen, uğruna mücadele edilen, sektörün önünü açacak olan Meslek Yasası hâlâ raflarda çürümeye terk edilmiş durumda. Optisyenler ve Gözlükçüler Birliği, bu konuda ne bir başarıya imza atabilmiş ne de güven verebilecek bir irade ortaya koyabilmiştir. Ne yazık ki bugün bu kurumun adını andığımızda aklımıza gelenler; başarısızlık, statükoculuk ve sorumluluktan kaçan bir yönetim anlayışı oluyor.
Oysa ki bir meslek birliğinin en temel görevi, üyelerinin haklarını korumak, onların sesi olmak ve sektörün geleceğine yön vermektir. Bugün ne yazık ki bu birlik, bir meslek kuruluşundan çok, kişisel hırsların, komplekslerin ve küçük hesapların oyuncağı hâline gelmiştir. Birlikte görev alan bazı isimler, liyakatten yoksun; bilgiden, tecrübeden bihaber. Makamın, unvanın sarhoşluğuna kapılıp kendi küçük iktidar alanlarını yaratmışlar. Güç zehirlenmesi yaşanıyor. Bu zehir öyle sinsice yayılıyor ki, sektörün damarlarında dolaşan dinamizmi bile felç ediyor.
Yıllardır süregelen başarısızlığın adı bile konulmuş: Rahmetli Abdullah Aydın ve Mahmut Yetim! Hayatta olmayan insanlar üzerinden bahane üretmek hem insani hem de ahlaki açıdan çöküşün ilanıdır. Bu şahısların sağlığında dahi ortaya konamamış bir iradeyi, vefatlarından sonra da onlara fatura etmek; çaresizliğin, kifayetsizliğin ve sorumluluk korkusunun bir başka adıdır.
“Ölüler konuşamaz ama yaşayanların maskesini düşürür.”
Sözde “hizmet” adı altında yürütülen faaliyetler, aslında yalnızca koltuk koruma operasyonlarıdır. Koltuklar makam değil, emanettir. Ve emanete ihanet, sadece beceriksizlik değil; ahlaki bir suçtur.
Bugün birliğin başında olanlar şunu bilmeli: Siz sektörü temsil etmiyorsunuz, sektör sizin ayaklarınız altında eziliyor. Siz o makamlarda “temsil” değil, sadece “meşguliyet” içerisindesiniz. Liyakatsizliğinizle, suskunluğunuzla, günü kurtarmaya çalışarak, mesleği karanlığa mahkûm ettiniz. Sessiz Kalan Herkes Bu Suçun Ortağıdır!
Sektördeki sessizlik, bir kabullenme değil; bir tükenmişlik halidir. Ancak bilinmelidir ki;
“Zulüm sadece zalimin değil, seyircinin de günahıdır.” Bugün koltuğunu korumak için mücadele eden yöneticiler, yarın o koltuğun altında ezildiklerinde, en çok sustukları için pişman olacaklar. Çünkü sustukları her gün, meslek onurunun bir damlası daha toprağa aktı.
Artık isimler değil, nitelikler konuşmalı.
Kimin kimle dost olduğu değil, kimin sektör için ne yaptığı önemli olmalı.
Kimin nerede konuştuğu değil, kimin neyi savunduğu kıymetli olmalı.
“Bir yönetici, bir mesleği temsil etmiyorsa; o meslek değil, o koltuk yetim kalmıştır.”
Optisyenlik ve gözlükçülük mesleği; torpilin, suskunluğun, vizyonsuzluğun kurbanı olamaz!
Bu meslek, gözlüğü satmakla değil; görüş kazandırmakla anlam kazanır.
Ancak siz ne yazık ki sadece çerçeve değiştirdiniz, cam hâlâ bulanık!
“Bir meslek, kendi mensuplarına hizmet edemez hale gelmişse; orada sadece görev değil, onur da istifa etmelidir.”
Ey yöneticiler!
Gözünüz var, görmüyorsunuz.
Vicdanınız var, konuşmuyor.
Yetkiniz var, kullanmıyorsunuz.
Öyleyse kalkın o koltuklardan!
Ve bırakın, o makamlar emanetin hakkını verecek ellere geçsin!
Sektörün sessizliğine bir çığlık, liyakatsizliğe ise bir tokat niteliğinde belirtmek isterim ki; “Bir mesleğin en büyük düşmanı, ehliyetin değil; makamın peşinden koşanlardır.”
Atilla Karip/ Ankara, 07.04.2025
Bir gözlük çerçevesine 118.80 TL, camına da (numarasına göre!) yaklaşık 40 TL veren SGK, “Bak işte gözlüğü verdik ya, daha ne istiyorsu...
Optisyenlik, sağlık sektöründe cazip bir meslek olarak öne çıkıyor. Ancak artan mezun sayısı, iş bulmayı her geçen yıl biraz daha zorla...
Fransa’da binlerce çocuk üzerinde yürütülen kapsamlı bir araştırma, çocuklarda hızla artan miyopi sorununa karşı geliştirilen yeni nesi...
Bakanlık kaynakları, kayıt dışı ekonomiye karşı sıkı denetimlerin devam edeceğini ve 2025 yılı sonunda hedeflenen tahsilat rakamlarına ...
Bir gözlük çerçevesine 118.80 TL, camına da (numarasına göre...
Optisyenlik, sağlık sektöründe cazip bir meslek olarak öne ç...
Fransa’da binlerce çocuk üzerinde yürütülen kapsamlı bir ara...
Bakanlık kaynakları, kayıt dışı ekonomiye karşı sıkı denetim...
Mesleğimizde her müşteri bir hikâye getirir. O gün kapıdan g...
Fielmann, orta vadede hedeflerini de yükseltti. Şirket, yıll...
SGK, MEDULA Optik’te evrakların yalnızca elektronik ortamda ...
Türkiye’de her yıl binlerce optisyen mezun olurken, kamu kur...
Gaziantep Optikçiler Derneği, sektördeki dayanışmayı pekişti...
Meta kesenin ağzını bir açtı, kapatmak nedir bilmiyor. Mühen...
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.