
İthalattan kaynaklanan haksız rekabete karşı yerli imalatçıları korumak için önlenen ithalatın değeri, 2015 sonu itibarıyla yaklaşık 900 milyon dolar oldu.
Ekonomi Bakanlığınca, ithalatın bir yerli imalat dalında neden olduğu zararı ya da zarar tehdidini bertaraf etmek amacıyla yerli imalatçıların başvurusu üzerine ticaret politikası savunma araçları olan dampinge karşı önlem ve korunma önlemi etkin bir şekilde uygulanıyor. Bugüne kadar dampinge ve sübvansiyona karşı 123 kesin önlem uygulandı. Haksız rekabetin önlenmesine ilişkin mevzuat kapsamında da geçen yıl 34 soruşturma tamamlanırken, 41 yeni soruşturma başlatıldı.
7 ÜRÜN İLK KEZ LİSTEDE
Bu çerçevede geçen yıl Çin menşeli “çapa makineleri”, İsrail menşeli “renksiz düz cam”, ABD menşeli “beyazlatılmamış kraftlayner kağıtlar”, Almanya menşeli “laminat parkeler”, Çin menşeli “kaynak makineleri” ve Çin ile İsrail menşeli “emniyet camları”na yönelik olmak üzere toplamda 7 üründe ilk defa dampinge karşı önlem yürürlüğe konuldu. Halen 3 ürün grubunda (paslanmaz çelik boru, kontrplaklar, kesik elyaf ipliği) 5 önlemin etkisiz kılınmasına karşı soruşturması da sürüyor.
DTÖ MEVZUATINA UYGUN
Ani ithalat artışının yerli üretimde neden olduğu ciddi zararın veya ciddi zarar tehdidinin önlenmesi amacıyla Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Korunma Önlemleri Anlaşması ve İthalatta Korunma Önlemlerine İlişkin Mevzuat kapsamında yürütülen soruşturmalar kapsamında da 2015 sonu itibarıyla 5 ürün grubunun ithalatında korunma önlemi yürürlükte bulunuyordu.
Bu ürünler, gözlük çerçeveleri, seyahat çantaları, el çantaları ve benzeri mahfazalar; polietilen tereftalat (PET); tereftalik asit (PTA) ve duvar kağıdı ve benzeri duvar kaplamalarından oluşuyor.
İLK KEZ LİSTEYE GİRENLER
FÇin malı kaynak makineleri
Fİsrail menşeli emniyet camı
FAlman ürünü laminat parke
FABD üretimi kraftlayner kağıt
13 yılda 32 milyar $ hizmet ihracatı
Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin, Türkiye'nin 2002 yılında 14 milyar dolar olan hizmet ihracatının 2015 yılında 46,3 milyar dolara yükseldiğini, bu rakamın daha fazla artacağını söyledi.
Hizmetler sektörünün, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülke ekonomilerinin GSYH'nin yüzde 60'ından fazlasını oluşturduğunu belirten Metin, “Türkiye'de 2015'in ilk 9 aylık dönemi için hizmetler sektörünün toplam milli gelirdeki payı yüzde 57,1 seviyesinde” dedi.