Birlik başkanlığına adayım.

Değerli Meslektaşlarım;

79 yıllık Oda ve Birlik hayalimiz 17.03.2019 tarihinde gerçekleşecektir. Meslek ve meslektaşlarımıza ve camiamıza hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.

Değerli Meslektaşlarım, 38 yıllık Dernek Başkanlığım zamanı içerisinde verdiğimiz ve sonuçta birlik ve beraberlik içinde büyük mücadele sonucu zafer kazanmış bir ordu gibi 17.03.2019 tarihinde bir şenlik havası içinde kongremizi yapmak üzere bütün meslektaşlarımız o gün için imkanları el veren meslektaşlar davetlidir. Değerli delege meslektaşlarım salona alınacaklar misafir meslektaşlarımız salon dışında bekletilecektir.

Bilgilerinize,

Değerli Meslektaşlarım, mesleğin sorunlarını torunlarımıza bırakmamak için bu kongrede adayım. Bu kongrede bazı meslektaşlarımızın tavsiyesi üzerine bu açıklamayı yapmak zorunda kaldım. Siz değerli meslektaşlarımı aydınlatmak istedim.

Bilesiniz diye bu yazı ile adaylığımı deklare etmek zorunda kaldım. Yerlerde sürünen ve halk sağlığını ilgilendiren bu nezih mesleği layık olduğu yere oturtturmak amacıyla 38 sene şer çetelerinin karşısında mesleğe moda gözü ile bakan ve ticari amaçla bu mesleği gören zihniyete karşı mücadele veren hiç bıkmadan yılmadan usanmadan hiçbir zaman pes etmeden bütün engellere rağmen mücadele veren bir kardeşiniz olarak 38 yıl zarfında yaptıklarım yapacaklarımın teminatı altında birlik başkanlığına adayım.

Kanun ve mevzuat çerçevesi dahilinde çalışan helaliyle çoluk çocuğunun iyaşesini temin eden meslektaşlarımın başımın üstünde yeri var. Kanun ve mevzuat dışı çalışanlara asla ve asla fırsat vermeyeceğime sizlere namusum ve şerefim üzerine söz veriyorum.

Hiçbir çıkar beklemeden mücadeleme devam edeceğim. Ve sizlere söz veriyorum bu arada bazılarının canı yanacak ama kusura bakmasınlar zamanı gelince onlarda bizden yana olacağına inanıyorum. Bunu yapmadığımız taktirde bu mesleğin kurtuluşundan bahsetmek mümkün değildir. Bu herkes tarafından bilinmeli ve ona göre kendilerine çeki düzen vermeleri gerekir. Aksini düşünen mesleğe ihanet etmiş olur. Mesleğini ve meslektaşını yabancı sermayeye peşkeş çekmiş olan bu tutumları mesleğe ihanettir. Cam ve çerçeve sat ama mesleğinin başkalarına asla satma. Rantçıların çıkarcıların yabancı sermayenin maşalarının senin ekmeğinden ve emeğinden çalmasına izin verme. İleride güzel günler geleceğine inanarak bekleyin görün. Ve asla bu azmi elinizden bırakmayın sabırlı olun sabırla bekleyin. İyi günler gelecek meslek hak ettiği yere oturacaktır. Bu mesleği yamyamların elinden kurtarıp gerçek sahiplerine teslim etmekte siz değerli delegelerin insiyatifine kalmıştır.

Canınız kadar sevdiğiniz mesleğinizi bazılarına kızıp meydanı kötü niyetli yabancı sermayeye bırakmayınız onlara bu fırsatı asla vermeyiniz. Son pişmanlık fayda etmez. Bunların karşısında dimdik durunuz zafer bizim olacaktır.

Değerli Meslektaşlarım bu meslek için bir hayalim vardı. Koltuk değil mesleği nasıl güzel bir seviyeye getireceğim hayali 1980 yılında hatıra binaen aldım yerimiz yurdumuz yok telefonumuz yok ilk işim yer ve yurdumu temin etmek ilk etapta bunu sağladım. İkinci hedefim Türkiye de Kanun 1940 yılında çıkmış 1941 yılında yürürlüğe girmiş ne acı ama gerçek Türkiye genelinde hiçbir meslektaşım sağlık müdürlüğüne kayıtlarını yaptırmamış ilk olarak bu kayıt işlemini sağladım. İkinci işim 1983 yılına kadar bütün camia kaçakçılık korkusu içinde çalışan meslektaşlar ne zaman dükkanım basılır korkusu içinde olan meslektaşlarımı bu korkudan ve baskıdan kurtarırım mücadelesi verdim.

1983 yılında çerçeve ithalatını serbest bıraktırdım. Üçüncü işim bu mesleğin okulu yoktu. Okulun açılması mücadelesini verdim. İlk olarak Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ikinci olarak Muğla üçüncü olarak İzmir dördüncü olarak Samsun da Zamanın Sağlık Bakanı Sayın Halil Şıvgın’ın katkıları ve desteği ile hayata geçirdim. Dördüncü işim 1990 da bir yönetmenlik çıkarıp 1992-1993 yıllarında iki sınav Sağlık Bakanlığı nezdinde iki sınav yaptık. Beşinci işim 1995 Oda ve Birlik Yasası ile Gözlükçülük yasası çıkarmak için mücadele vermeye başladım. Çünkü Optisyenlik Okulundan mezun olan optisyenlere gözlükçülük müessesesi açma izni verilmiyordu. Bu nedenle kanun ve mevzuatın değişmesi gerekiyordu. Bunu da yaptım.

O zaman bu hain ve şer çeteleri ayaklanarak devreye girerek 2004 yılında mesleğimizin yasasını T.C ye varıncaya kadar kaldırılan bu yasayı ve yabancı sermayeye peşkeş çekmekle bu hale getiren meslek düşmanları bir bayram havası içinde kutladılar.

Olmadı daha ne yapalım diye düşünüp durdular bazı aldığımız hakları nasıl meslektaşlardan alırız da yabancılara teslim ederiz diye çaba sarf ettiler. Bu arada dişinizden tırnağınızdan sizlere kazandırdığımız hakları Mahmut Yetim devlete kazık atıyor diye Rekabet Kurumuna müracaat ederek, bu fiyat listelerini elimizden aldılar. Bakın her sene yukarıdaki tablolarda görüldüğü gibi cam ve çerçeve fiyatlarını dikkatle bakın artış oranlarını meslektaşlarımızın emeğinin karşılığını alabilmeleri adına mücadele ettik. Bu hain çetelerin son getirdiği duruma bakın ona göre karar verin ve son olarak oynadıkları oyunu gördünüz.

Bu Oda ve Birlik yasasının çıkması esnasında oynadıkları bizans oyununu bozduk. Oda ve Birliği sağlam zeminlere oturtmak için Oda ve Birlik Başkanlığına adayım. Neden derseniz sağlam zeminlere oturtturup mesleği gerçek varislerine teslim etmek istiyorum. Onun için diyorum ki sorunlarımızı torunlarımıza bırakmayalım felsefesi ile adayım diyorum.

Hepimize hayırlı işler diler selam ve saygılarımı sunarım.

Mahmut YETİM