İcraatın içinden

Sevgili meslektaşlarım;

Göreve gelen her siyasinin yapmak istediği, vadettiği bir takım icraatları, bir veya bir kaç planı (a planı, b planı, c planı, … z planı) vardır. 1980 li yıllara döndüğümüzde o dönemlerin önemli siyasetçisi daha sonraki günlerde sırası ile başbakanımız ve Cumhur Reisimiz olan Sayın Turgut Özal’ın her ay düzenli olarak yaptığı “İcraatın İçinden ” isimli isteseniz de, istemeseniz de izlemek zorunda olduğunuz (S&S kanunu-tek kanallı yıllar) bir sunumu olurdu. Ay boyunca yapılanların hesabını verir, halkın merakını giderir, reklamını yapardı. İzleyen izler, izlemeyenler televizyonlarını kapatır hane sakinleri ile hasbihal ederdi.

Kısa bir süre önce sektörümüz için seçilen oy verenin de, vermeyenin de başkanı olan Sayın Ayhan Demircan uzun zamandır başsız kalan gözlükçülerin ve optisyenlerin 1.bölge İstanbul odasının başkanı oldu. Hayırlı uğurlu olsun.

Sayın başkanımız, ilk icraat olarak yıllardır Doğubank işhanı içinde faaliyet gösteren dernek ve sonradan oda ikametgahı olan yerimizi değiştirdi. Kirası ne kadardır? Sanki meslek için yapacak başka masraflık yer yokmuş gibi mesleğimizi bir plazaya taşıdı. Tabi ki konu sadece kira değil. Yenilenen mefruşat ve koltuk takımları da bu giderin bir parçası oldu. Taşıdı da alan o kadar büyük geldi ki fazla gelen bir katı Makinacılara ayırıp genç optisyenlere staj alanı yapacağını duyduk.

Oysaki bu gençleri odamız değil mezun oldukları okullar stajlamalıydı. Görev onlarındı. Büyük bir özveri ile onların işini de üzerine aldı. Diğer açıdan bakınca sayın başkan makinacının, makinalarını ön safa taşıdı, desteğin borcunu ödedi.

Başkanın İcraatları bununla da bitmedi. Durmak yok yola devam dedi bu seferde ülkemizde saat 19.00 da kapanan eczanelerle boy ölçüştü onlar 19.00 da dükkan kapatırsa ben 18.00 de kapatır ve daha uzağa fırlatırım dedi. Bizleri düşündü. Bunun resmi talebini de İstanbul il sağlık müdürlüğüne yaptı. Tabi tok açın halinden anlamazdı.

Başkanda anlamadı. (Saat 16.30 da kapanan bir devlet hastanesinin önünde dükkanım olsa bende öğle yaparım. Tabi oda öğle yaptı.) Kendi uzun istirahatinden tüm meslektaşlarım faydalansın deyip bununla ile ilgili açma, kapama saatlerini geriye çekti. İşte en büyük icraatı da buydu. Oysaki biz mahalle esnafları işten çıkan genç cebinde parası, kredi kartı ve harcama potansiyeli olan, kaliteli, markalı, para bırakan, günü kurtaran kitleyi tamda o saatlerde bekliyor oluyorduk. Fakat sayın başkan bundan bihaber icraatlarını yapmaya devam ediyordu. Yine Sayın Başkan başa geleli kaç ay oldu hesaplamak lazım, halen hiç bir esnafa selamın aleyküm teşekkür ederim beni seçtiniz veya seçmediniz nasılsınız, iyi misiniz, mesleğimizi nerelere nasıl taşırız fikriniz nedir diye sormadı. Aslında yapması gereken en büyük icraat buydu. “İcraatın İçine” en öne bunu koymalıydı. Esnafın derdini talebini dinleyip programını ona göre yapmalıydı. Fakat gerek bile görmedi. Koltuğundan kalkmadı.

Sevgili Meslektaşlarım;

Aylardır kuruldu kurulacak diye beklediğimiz odamız nihayet kuruldu. Fakat Yasa da yapılan hatalar maalesef odalarımızı zor bir sürece soktu. Yargıtayın Oda hareketimize yönelik iptal kararı Anayasa mahkemesine sunuldu ve oradan gelecek kararı bekleniyor. Birlik ve odalarımızın kasamızda tahmini 5.000.000 tl paramız olduğunu düşünüyorum. Paraya ihtiyacı olmayan oda birliğimiz işsizliğin tavan yaptığı şu günlerde meslektaşlarından gelecek olan 2020 yılının aidatı olan 7.000.000 tl nin peşine düşmüş. Halbuki yasamızdan kaynaklı bir iptal olursa toplamda 12.000.000 tl sektör parası hazineye devir olacak.  Hükumet bile alacaklarını ötelemeye çalışırken, bizim olan bu birlik niye meslektaşı mesajla, aramayla kullanamayacağı parayı tahsil etmeye uğraşır, taciz eder anlamış değilim.

Alın teri ile kazandığımız paralarımız nerelere gidecek ah! ah! vede ah!

Kalın sağlıcakla.

Levent Akagündüz